Bodrum Belediyesi Basın Ofisinden gelen 24 Ağustos 2023 tarihli “Bodrum Halk Meclisi” başlıyor başlıklı e-postasının içeriğini anlamak için hızlıca okudum.
İlk paragrafı;
“Halkın, kayıtsız şartsız sahibi olduğu Belediye Kurumu ile ilgili dileklerini, düşüncelerini ve şikayetlerini, muhataplarına doğrudan iletebilmesi amacıyla hazırlanan “Bodrum Halk Meclisi” oturumunun birincisi 29 Ağustos Salı günü başlıyor. Her ayın son haftası düzenli olarak gerçekleştirilecek olan Bodrum Halk Meclisi’ne Belediye Başkanı Ahmet Aras başkanlık edecek.“ şeklinde olan duyuruda yaşadığım ilk şaşkınlık sonrasında, arkasından gelen paragrafta yer alan “İlk meclis gündemi ise kentimizdeki su sorunu, altyapı çalışmaları, yol yapım çalışmaları, kaçak yapılaşma ve inşaat yasakları, temizlik çalışmaları ile zabıta hizmetleri olarak belirlendi.” cümlesiyle de abandone oldum.
Derin bir nefes aldım 3. paragrafı da bir cesaretle okudum..
“Halk Meclislerine, nüfus kaydı Bodrum’da olan her vatandaşımız katılabilecek. Halk Meclislerine giriş yapabilmesi için cep telefonlarında Bodrum Belediyesi’nin App uygulaması yüklü, “Bodrumluyum” sayfası aktif olmalıdır. Girişlerde, kimlik belgesi ve “Bodrumluyum” sayfasının kontrolü yapılacaktır” durumunu öğrenince rahatladım.
Benim nüfus kaydım burada değil, bu durum beni ilgilendirmiyor derken, basın mensubu olduğumu hatırladım yine bir ter bastı beni..
Sildim terimi, attım ilk şaşkınlığımı ve tekrar okudum konu başlıklarını..
“su sorunu, altyapı çalışmaları, yol yapım çalışmaları, kaçak yapılaşma ve inşaat yasakları, temizlik”
Toplantının saat 19:30’da başlayacağını da içeriğin ilerleyen bölümünde okuyunca; döndüm Handan’a (eşim olur kendisi) hayatım bana bir yolluk yap, ben akşam “Bodrum Halk Meclisi” toplantısına gidiyorum gündem uzun.. Beni de bu akşam bekleme dedim.
***
Seçim dönemleri; siyasetin, siyasetçinin en zor zamanlarıdır.
Yetki kullanan veya yetki kullanmaya aday herkes; elinden gelini, geleninin fazlasını yapar, yapmaya çalışır bu dönemlerde..
Bazen bu isteğin gerçekleşmesini sağlamak için körlemesine her şeyi dener. Yani tüm tuşlara başar..
“Bodrum Halk Meclisi” fikride bana tüm tuşlara basılan bir seçim projesi gibi geldi.
İlk toplantısı 6 başlık altında olan Bodrum Halk Meclisi’nin her başlığı ayrı bir çalıştay konusu..
İçeriği bir yana usul açısından da sıkıntılı bir proje..
Seçilmiş bir belediye başkanı ve belediye meclis üyelerinin yanında başkan yardımcılıkları, birim müdürlükleri ve konulara hakim olan memurları varken, bu neyin meclisi.
Bodrum Halkının Meclisi, Bodrum’un seçilmiş meclis üyeleridir ve görevdedir.
Başkan Aras, meclisinden memnun değil midir ki, böyle bir yöntemi hayata sokmaya çalışıyor.
Mahalle toplantılarının bir gideri vardı da, bu çok zorlama olmuş sayın başkan..
***
Toplantı başladı.. Vatandaşın konuya hakim olanı, sorunu olanı, sorusu olanı, 444 48 01’den Muğla Büyükşehir’e, MUSKİ’ye ulaşamayanı, siyaseten muhalefet etmeye geleni, siyaseten yapacağı muhalefeti çevre üzerinden gizleyerek yapanı, kısacası herkes söz alıp, konuştu.
Büyükşehir ve MUSKİ adına konuya muhatap olan Oğuz Kaan Bardakçı, o cepheden bu cepheye koştu, mücadelesini verdi.
750 Kişi kapasiteli salonun yaklaşık 250-300 koltuğunun dolduğu toplantının ilk başlığı olan su konusuyla ilgili soru ve sorunların değerlendirilmesi, yaklaşık 2 saat sürdü.
Bodrum Yarımadası’nın yıllar itibarıyla tırmanan su sorununun muhatabının Bodrum Belediyesi’nin olmadığı üzerine kurulu bir stratejinin tercih edildiği ilk bölümde, Bodrumluyla MUSKİ karşı karşıya kaldı.
Ağır eleştirilere maruz kalan MUSKİ yaşanan sorunun sorumluluğun DSİ’de olduğunu kronolojik olarak izah etse de, vatandaş faturayı MUSKİ’ye kestiğini yaptığı eleştirilerle net bir şekilde ifade etti.
Başkan Aras’ın toplantının en önemli başlığı olan su konusunda “zaten olmayan bir şeyi konuşuyoruz” ironisiyle salon ağlanacak haline güldü geçti.
2 Saat süren ‘olmayan su’ konusunda serzeniş ve şikayetlerinin sonrasında, MUSKİ’nin diğer bir sorumluluk alanı olan atıksu, kanalizasyon ve arıtma tesislerinin durumu tartışmaya açıldı. Bu konu başlığı da yaklaşık 1.5 saat sürdü..
Bodrumlu sorduğu sorular, yaptığı değerlendirmelerle konuyu neresinden yakalamaya çalışırsa çalışsın, MUSKİ’nin; öyle oldu, böyle oldu, şöyle oldu, yerim dar, yenim dar gerekçelerini aşamadı..
Toplantıya sorunlarla ve sorularla gelen Bodrumlu, öğretilmeye çalışılan çaresizlik ve kızgınlıkla ayrıldı.
Sanıyorum yaşadığı bu çaresizliğinin hesabını güzel günlerin ‘esas oğlanı’, sorunlu anların ‘arazi başkanı’ Osman Gürün’e sandıkta soracaktır.
***
Toplantıda; Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın sorunun merkezinden kaçarak, subliminal mesajlarla hedefe Büyükşehir Belediyesi’ni, MUSKİ’yi ve Osman Gürün’ü koyması, sürmeside gözlerden kaçmadı.
Bodrum’un sanki tek sorunu su..
Aklıma “Uçurtmayı Vurmasınlar” filmi geldi..
Cezaevinde geçen hikayede; uyuşturucu suçundan cezaevinde yatan kadının beş yaşındaki oğlu Barış, siyasi mahkum İnci Abla‘sının ve tüm koğuşun yaşam kaynağı olur.
Bir sabah Barış kalktığında altına kaçırdığını görür. İnci ablasının bakışını yakalayınca da, donunun üzerindeki “Mickey Mouse” resmini göstererek “ben yapmadım o yaptı” der.
Siz hiç merak etmeyin..
Bodrumlu; kimin neyi ne kadar yaptığını, kimin neyi ne kadar yapamadığı görüyor ve biliyor..