Mazı, Bodrum’un dinginliği ve doğasıyla büyüleyen köylerinden biri. Zeytin ve çam ağaçlarıyla çevrili, denizin masmavi ışıltısıyla buluşan bu eşsiz köy, huzuru arayanların vazgeçilmez adresi haline gelmiş durumda. Ancak bu hafta sonu Mazı’da doğanın güzelliğiyle birlikte bambaşka bir heyecan vardı: Mehmet Çil’in düzenlediği üçüncü tavla turnuvası.
Mehmet Çil, tavla camiasında bilinen bir isim. Kendisi, yalnızca iyi bir tavla oyuncusu olmakla beraber, aynı zamanda geçmişte bir tavla derneği başkanlığı yapmış, bu oyuna gönül vermiş bir isim. Eşi Yeliz Hanım ile birlikte işlettiği turistik tesis, sadece doğanın kollarında bir dinlenme fırsatı sunmakla kalmıyor, aynı zamanda misafirlerine en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş bir konukseverlik sunuyor. Yeliz Hanım’ın güler yüzü, sıcak sohbeti ve misafirperverliği, burayı ziyaret eden herkesi etkisi altına alıyor.
Bu atmosferde gerçekleştirilen tavla turnuvası, Türkiye’nin dört bir yanından gelen usta oyuncuları ağırladı. Marmaris’ten, Ankara’dan ve İstanbul’dan katılan oyuncular, Mazı’nın huzurlu ortamında kıyasıya bir mücadeleye giriştiler. Katılımcılar arasında dikkat çeken isimler arasında Bodrum’dan Amirov, Bülent Erciyas, İbrahim Budakoğlu ve tavlaya yıllarını vermiş Erdoğan Kılıç da yer aldı. Hepsi, tavla dünyasında isim yapmış ve oyunun ustalık gerektiren inceliklerini bilen kişilerdi.
Turnuva, cumartesi sabahı saat 11’de başladı. 11 sayı üzerinden oynanan maçlar, katılımcıları zorlayacak bir maratonun habercisiydi. İlk gün, güçlü rakiplerime rağmen 5’te 5 galibiyet alarak şampiyonluk yolunda iddialı olduğumu gösterdim. Ancak bu zorlu yarışta yalnızca galibiyetler değil, zaman zaman yaşanan gerilimli anlar da turnuvanın heyecanını artırdı. Ankaralı bir oyuncuyla üst üste iki defa yaşadığımız stresli anlar, oyunun ruhuna uygun bir rekabetin göstergesiydi.
İkinci gün geldiğinde, galibiyet serimi sürdürerek finalde şampiyonluğu göğüsledim. Bu iki günlük turnuva, yalnızca bir yarışma olmanın ötesinde, tavla dünyasına gönül vermiş dostlarla buluşma ve unutulmaz anılar biriktirme fırsatı sundu. Mehmet Çil ve Yeliz Hanım’ın özenle hazırladığı kahvaltılar, öğle ve akşam yemekleri, turnuvanın tadına tat kattı. Doğanın kucağında, denizin ve rüzgarın fısıltıları eşliğinde oynanan bu oyunlar, herkesin hafızasında yer edecek güzellikteydi.
Mazı’nın bu büyüleyici atmosferinde geçen turnuva, sadece bir oyun mücadelesi değildi; aynı zamanda doğa, dostluk ve tavla tutkusunun bir araya geldiği eşsiz bir deneyimdi. Yeliz Hanım ve Mehmet Çil’in misafirperverliği, bu turnuvayı unutulmaz kılan en önemli unsurlardan biriydi. İster tavlanın tutkunu olun, ister sadece Mazı’nın huzurunu arayan bir yolcu, bu eşsiz köy ve içindeki sıcak atmosfer, size her zaman geri dönmek isteyeceğiniz bir anı bırakacak.