arena haber arena bodrum haber arena bodrum gazetesi bodrum haber bodrum haberleri bodrum gazeteleri bodrum yerel haber bodrum güncel haber bodrum gündemi bodrum haber siteleri bodrum kent haberleri bodrum sağlık bodrum eğitim bodrum asayiş bodrumspor bodrum güncel bodrum yerel gazeteleri bodrum belediyesi bodrum kaymakamlık bodrum devlet hastanesi bodrum kültür sanat haberleri bodrum ekonomi bodrum turizm bodrum gazeteleri
DOLAR
34,5387
EURO
36,0046
ALTIN
2.994,87
BIST
9.539,91
Bodrum Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bodrum
Yağmurlu
15°C
Bodrum
15°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
6°C
Pazar Parçalı Bulutlu
9°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
12°C
Salı Açık
14°C

SEVR DAYATMASININ 96. YILINDA LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ SİYASAL ZAFERİ…

SEVR DAYATMASININ 96. YILINDA LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ SİYASAL ZAFERİ…
9 Ağustos 2016 14:49
A+
A-

Bodrum Kent Konseyi Cumhuriyet Atölyesi Çalışma Grubu’nun Sevr Antlaşması’nın 96.yılı nedeniyle hazırlamış olduğu çalışma yayınlandı

SEVR DAYATMASININ 96. YILINDA LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ SİYASAL ZAFERİ

 

  1. Dünya Savaşı’nda yanında yer aldığımız Almanya’nın yenilgisiyle Osmanlı Devleti’nin de yenik düştüğü durumu fırsat bilerek, Osmanlı’nın parçalanması üzerine kurgulanmış bir yıkım antlaşmasıdır Sevr. 10 Ağustos 1920’de Osmanlı heyetini oluşturan Rıza Tevfik, Damat Ferit Paşa, Hadi Paşa ve Reşid Halis tarafından büyük dayatmalar ve baskılar sonucu imzalanmıştır. Ancak, 1. Dünya Savaşı’nı kazanan İtilaf Devletleri yenilgiye uğrattıkları Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan’la derhal barış antlaşması imzaladıkları halde, Osmanlı Devleti’ni nasıl paylaşacaklarına dair aralarında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle Sevr’i uygulamayı geciktirmişlerdir. Bunun yanı sıra, Misak-ı Milli’ye yemin etmiş Meclis-i Mebusan ( TBMM) üyeleri de bu antlaşmayı onaylamadıkları için hukuken de geçerliliği söz konusu değildir. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra uygulanmayan ve Osmanlı Devleti’ni sona erdiren antlaşma olarak tarihteki yerini almıştır. Bilindiği üzere, bir yıkım antlaşması olan Sevr, 24 Temmuz 1923’te Lozan’da Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin dünyaya örnek zaferiyle tamamen hükmünü ve anlamını yitirmiştir. Bu durumu Mustafa KEMAL şu sözlerle ifade eder; ‘’ SAYGIDEĞER EFENDİLER, LOZAN BARIŞ ANDLAŞMASI, TÜRK  ULUSUNA YÜZYILLARDAN BERİ HAZIRLANMIŞ VE SEVR ANDLAŞMASIYLA TAMAMLANDIĞI SANILMIŞ BÜYÜK BİR SUİKASTIN YIKILIŞINI ANLATAN BİR BELGEDİR. OSMANLI TARİHİNDE BENZERİ BULUNMAYAN BİR SİYASAL ZAFER ESERİDİR! ‘’

Sevr Antlaşması’nın yıkıcılığını ve Lozan Antlaşması’yla olan olağanüstü farkını yine Mustafa KEMAL’in ağzından aktaralım:

‘’Efendiler, Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra, düşman  devletler Türkiye’ye dört kez barış önermişlerdir. Bunların birincisi Sevr tasarısıdır.  İkincisi, Birinci İnönü Savaşı’ndan sonra yapılmıştır ve  büyük ölçüde Sevr tasarısını  olduğu gibi  yineleyen öneridir. Üçüncü  öneri, Sakarya Zaferi ve Türk – Fransız Ankara Anlaşması’ndan sonra yapılmıştır. Sevr’den yola çıkma ilkesinden vazgeçmekle birlikte, ulusal amacımızı gerçekleştirecek nitelikten uzaktı. Dördüncü barış önerisi ise Lozan Andlaşması’nın imzasıyla sonuçlanmıştır. İtilaf devletlerinin Türkiye’ye uygulamak istedikleri koşullarla,  ulusal eylem sonunda elde ettiğimiz sonuç arasındaki farkı açıkça belirtmek için Sevr ile Lozan arasında bir karşılaştırma yapmak yararlı olacaktır:

Ülke sınırları açısından, Sevr Trakya sınırımızı Çatalca yakınından geçiriyorken, Lozan’da Meriç nehri sınır oldu.   

Sevr’e göre İzmir Bölgesi’nde Türkiye egemenlik  hakkının kullanılmasını Yunanistan’a bırakacak, Bölge Meclisi de beş yıl sonunda İzmir Bölgesi’ni Yunanistan’a katabilecekti.  Lozan’da böyle bir şeyin sözü bile edilmemiştir.

Suriye sınırı, Sevr’e göre Karataş Burnu’ndan başlayarak Osmaniye, Gaziantep, Urfa ve Mardin’in epey kuzeyinden geçiyordu. Lozan’da, 20 Ekim 1921 günlü Ankara Anlaşması’ndaki gibi kaldı.

Sevr, Kafkasya’da Türk Ermeni sınırının saptanmasını Amerikan Cumhurbaşkanı Willson’a bırakmış, O da Giresun’un doğusundan, Erzincan’ın batı ve güneyinden Bitlis ve Van Gölü güneyine giden çizgiyi sınır olarak göstermişti. Lozan’da bu sorun ortadan kalkmıştır.

Sevr, Boğazlarda asker bulundurma ve askeri hareketler yapma yetkisini yalnız İtilaf Devletleri’ne tanıyordu. Lozan’a göre hiçbir yerde İtilaf Devletleri’nin işgal kuvveti kalmadı.

Sevr, Fırat’ın doğusunda ve Ermenistan, Suriye ve Irak arasında bir özerk Kürt bölgesi öngörüyordu. Lozan’da elbette söz konusu ettirilmemiştir.

Sevr, Fransa  ve  İtalya’ya sömürü bölgeleri tanımaktaydı. Lozan’da söz konusu bile edilmemiştir.

Sevr, antlaşma doğru uygulanmazsa İstanbul’un bile bizden alınmasını kabul ediyordu. Lozan’da böyle bir  şey söz konusu değildir.

Sevr, İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, hatta Ermenistan ve Yunanistan’a yargısal, ekonomik ve mali ayrıcalıklar tanıyorken, Lozan bu gibi bağlayıcı hükümlerin tümünü kaldırmıştır.’’

Yukarıda belirtilenlerden de anlaşılacağı gibi bir ulus ve bir devlet üzerinde parçalama ve yok etme planı olan Sevr’in, modern zamanlarda da tekrarlanmasını engellemek ve bu yolda mücadele etmek her vatansever Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının asli görevi olmalıdır.

Bodrum Kent Konseyi Cumhuriyet Atölyesi Çalışma Grubu olarak yeni Sevr’lerin canlanmaması dileklerimizle bu ‘’yok edici’’ antlaşmayı hükümsüz kılan başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ne inanmış tüm önderlerimizi saygıyla bir kez daha anıyoruz.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.