Gündoğ’un sebep-sonuç bağlantıları ve “Degidi Halil Karahan de…” başlığıyla ele aldığı makalesinde, CHP Bodrum İlçe Başkanı Halil Karahan’ın önceki dönem Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’la olan ilişkilerini de irdelemiş.
Karahan’ın, ürettiği ve kullandığı siyasetin sağ propaganda yöntemlerinden esinlendiği saptamalarının da bulunduğu Mustafa Gündoğ’un makalesi şöyle;
Siyasi propaganda yapmak ve kitleleri buna inandırmak, iktidar olma yolunda en önemli unsurlardan bir tanesidir. Sözlerinize başlamadan önce ifade edeceklerinize kendiniz inanmalısınız ki, kitlelerde size inanabilsin.
Mevcut iktidar bunu layıkıyla yapıyor.
Sağ anlayışın propaganda temelinde, doğruyu çarpıtarak ifade etme her zaman vardı. Yaklaşık son yirmi yılda, siyasi propaganda yapılırken yalanı, doğru söylemek kurumsallaştı.
Önce kendinize düşman yaratacaksınız ve bu düşman, her an sizi yok edebilecek konumda olmalı ki, size inanlar kendi aralarında kenetlenebilsin. Korku salacaksınız ki insanlar sizin ne söylediğinizi sorgulamak yerine, size karşı olanlara düşman olsunlar.
Sonra; geçmişte yaptığınız ve toplumun size sitem ettiği konularda hiçbir hatayı üstlenmeyeceksiniz, buna etken olan unsurların hep başkası tarafından kurgulandığını ve sizi yok etmek üzere yapılan senaryoların kurbanı olduğunuzu anlatacaksınız ki mağduru oynayabilesiniz.
Her zaman vaat’de bulunacaksınız ve yapmayacaksınız. Lakin geleceğin sizinle güzel olacağını her zaman söyleyeceksiniz ve kendi yoldaşlarınızı zaman zaman tırpanlayacaksınız ki “Bak bana biat etmezsen senin de siyasi olarak kelleni alabilirim.” diyeceksiniz.
Her zaman, ne kadar güçlü olduğunuzu ortaya koymanız gerekir. Hafızalarına inanmadığınız kitlelere, her zaman yalanı doğru olarak söyleyebilirsiniz.
Bizde yedik…
Biz yemesek de birileri ne yazık ki yiyor.
Bu hafta sonu Bodrum CHP’nin Kongresi var, yeni bir yönetim ve ilçe başkanı seçilecek. Birkaç gün önce Halil Karahan aday olduğunu açıkladı.
Musmutluy du…
“Herkesle yüzleşmeye hazırım.” dedi. Sayın Karahan, herkesi bırakıp önce kendinizle yüzleşseniz daha doğru olmaz mı?
“Seçim öncesi üç sözüm vardı gerçekleştirdim.” diyorsunuz. “Sekiz aday adayı arkadaşlarımdan birisi belediye başkan adayı olacak dedim oldu, Muğla ve Bodrum’da CHP kazanacak dedim kazandı, Bu seçimin sonucunda iktidar düşüşe geçecek dedim geçti.”
Destur ya Halil! Bu şekilde kendini pazarlarsan, bir sonraki seçimlerde CHP Genel Merkezi “Halil Karahan sen bu işleri iyi biliyorsun, gel bir el ver de AKP yi iktidardan indirelim.” derse nice olur halin.
Yanlış nerede siz karar verin… Yanlışı doğru nasıl söyledi…
Halil Karahan, görevi aldığı dönemde Kent TV’de Ayhan Ongun’un programında 31 Mart Seçimlerini yüzde 56 oy alarak, CHP’nin kazanacağını iddia ediyor. Oldu mu? Hayır ,sonuç yüzde 46, bir önceki seçimde yüzde 51 olan oy düştü mü yüzde 46 ya, başarı bunun neresinde?
“Sekiz aday adayı arasından çıkacak başkan adayı.” dedi. Kendisi, Kocadon’dan eksik evraklarını istediği saatlerde, genel merkez Mustafa Saruhan’ın adaylığını açıkladı. Aday açıklanana kadar, adayın kim olacağından, kimsenin haberi yoktu.
Halil Karahan, Kocadon’la meclis liste çatısını oluşturmuş, Kocadon’un adaylığından o kadar emindi ki, yanından ayrılmaz olmuştu.
Sonra ne oldu…
“Kocadon’cu” dedikleri herkes tırpanlanıp, yoldaşlık askıya alındı ve “onun adamına, bunun adamına” karşı iken açıklasın bakalım, şimdiki liste kimin adamlarından oluşuyor.
“Belediye başkan adayı ve meclis üyelerinin belirlenmesinde sandık konulacak” dedi, oldu mu? Hayır. “Her ne pahasına olursa olsun, bu sandığı örgütün karşısına getireceğiz…” bu söz sizce kime ait? Evet, CHP İlçe Başkanı Halil Karahan’a ait.
Evet Sayın Karahan, önce kendinizle yüzleşin. Sonra dedikodulara bakarsın…
“1600 kişiyi, 33 otobüsle Bodrum’dan yolladık.” derken, tekrarlanan İstanbul seçimlerindeki kendi başarısından söz ediyor. İyi bir organizasyon ve iyi bir çalışma, buna itiraz eden yok
Lakin…
Bunu söylerken, işin fikir babası genç partililere de keşke teşekkür etseydi. Asıl teşekkür edilmesi gerekenlerden birisi daha var.
Kim mi ?
Niyazi Atare
Neden dersiniz? 33 otobüsün parası nasıl toplanmış ve kimler bu paraları ödemiş, Niyazi Atare’nin katkısı ne olmuş ve katkı sağlamasını kim talep etmiş?
Hal böyleyken İstanbul yerel seçimine gidecek araçların hiçte azımsanmayacak rakamını sağlayan Niyazi Atare, seçim zamanı sosyal medyada paylaştığı bir konu yüzünden, partiden ihraç ediliyor. Disipline sevk eden kim ? Peki sosyal medya paylaşımını “beğendi” yapan kim?
Yüzleş Sayın Karahan, kendinle yüzleş…
CHP’yi zaafa uğratıp yıkmak istiyorlarmış, kendisi Barış ve Sevgi İklimi yaratmış, bunun devam etmesi gerekiyormuş. 22 Aralık’ta Demokrasi Şöleni yaşanacakmış. 2014 – 2019 yılı kavgayla geçmiş Bodrum’a yapılması gereken yatırımlar yapılmamış.
Degidi Halil Karahan de…
Kim miş bunlar, açıklasan da bilsek CHP’yi yıkmak isteyenleri. Yani; sen seçilmezsen CHP yıkılacak mı onu mu demek istiyorsun? Sen seçilmezsen demokrasi rafa mı kalkacak? “Bodrum’a yatırım yapılmadı” dediğine, Osman Gürün, İl Başkanın, Mürsel Alban abin kızmasın sonra.
Yoksa, son döneminde yanından ayrılmadığın Mehmet Kocadon’mu yatırımlara engel oldu?
Delege seçimlerinde; partinin yönetmeliklerini askıya aldın ve kendine delege ordusu yaratmaya çalıştın, bunu beceremeyince “kimsenin delegesi yoktur her delege CHP’nin delegesidir.” dedin ya, işte demokrasi anlayışın bu.
Zor, oyunu bozar Halil Karahan…
Belki seçimi kazanabilirsin ama muktedir olamazsın. Buradan, yandaşın tarafından delegelere çekilen mesajı paylaşayım ki, temsil ettiğiniz üyelere ve delegasyona bakış açınız ortaya çıksın.
Gönderilen mesaj
“1 ARALIK tarihi itibari ile delege seçimi takvimi sona ermiştir. 56 mahallemizde 4 binin üzerinde üyemizin oy kullanmasıyla farklı listelerin demokratik şekilde yarışması sonucu 400 delegemiz belirlenmiştir. % 70 oranında partimize emek veren, çalışmalarda aktif görev alan ekip arkadaşlarımız delege seçilmişlerdir. Genel merkezin tarafımıza gönderdiği program doğrultusunda belirttiği tarih aralıkları arasında ilçe seçim kurulunun onay vermesi ile birlikte ilçe kongre seçimi 22 ARALIK 2019 pazar günü saat 11:00 de başlaması planlanmaktadır. İktidara yürüdüğümüz bu süreçte her delegemizin oyunun çok önemli olduğunu belirterek, tüm delegelerimizin programlarını bu tarihte burada bulunacak şekilde yapmaları önemle rica ederim.”
Bu mesaj, seçilmiş delegasyonun yüzde yetmişine hitap ediyor. Yani geri kalan yüzde otuz, siz sandığa gelmezseniz parti ele geçirilecektir. Düşman belli oldu, delegelerin yüzde otuzu mevcut yönetime düşmanlar.
“İktidara yürüdüğümüz süreçte her delegenin oyu çok önemlidir “ demekle neyi kastetdiğinizi anlamak olası değil. Parti içi kendi iktidarınızı söylüyorsanız yanlış, genel iktidardan söz ediyorsanız siz seçilince CHP iktidar mı olacak dersiniz?
Bu mesaj, hem üyelere hem de delegasyona hakarettir.
22 Aralıkta CHP delegeleri neyin ne olacağına karar verecektir. Parti içi, kendini ağa ve bey olarak görenler mi kazanacak yoksa, tabandan gelen, partinin tüm çalışmalarına omuz vermiş, ben yaptım yerine CHP Örgütü yapmıştır, diyenler mi?
Suçladığın tüm süreçlerde CHP yönetim kurulu üyesi olduğunu unutma Sayın Karahan. Bodrum, bu süreçte hizmet alamadıysa, sizde kabahatlisiniz.
Vesselam.
23 Aralık 2019 sabahı yazacaklarınızı merakla bekliyorum 😀😀😀