Ülkemizin sahip olduğu çok sayıda tarihi ve doğal güzelliğin yanı sıra, yaşadığımız coğrafyanın dünyanın 7 harikasına ev sahipliği yapmış dört ülkeden biri olduğunu bilmek güzel. Bir doğal güzellikler hazinesidir. Bodrum’da turizmin sürekliliğini, kalitesini ancak içini bunlarla doldurduğunuz oranda artırabilir, devam ettirebiliriz”…
Sadece tarihi eserler konusunda değil, aynı zamanda kendi kültür değerlerimizin farkına varmak ve sahip çıkmak ve bu bilinci bu şuuru bütün insanlara yeni nesillere aktarılmasını sağlamaktır. Bu şekliyle turizm süreklilik kazanacaktır. Dünyanın harikası ‘Mausoleum’ İngilizler tarafından 1856 yılında Türkiye’den götürülen Mausoleum dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul ediliyor.
Bodrum’daki Mauseleum’un kalıntılarının bulunduğu bölgeyi öğrencilerle birlikte dolaşan öğretmenler Bodrum’un bir tarih, kültür şehri ve doğal güzellikler hazinesi olduğuna işaret ederek, ”Bodrum gerçekten bir tarih şehridir. Bodrum bir kültür ve doğal güzellikler hazinesidir. Bodrum’da turizmin içerisini kültürle dolduramadığımız zaman turizmin sürekliliğini ve kalitesini kaybederiz. Turizmde sürekliliği sağlamak, turizmde kaliteyi artırmak amacıyla tarihin kültürün ve doğanın önemini özellikle öğrencilerimize anlatıyoruz ve vurguluyoruz” dediler.
Bodrum’da yaşayıp da kentte bulunan tarihi mekanları hiç ziyaret etmeyenlerin bulunduğunu işaret eden öğretmenler, ”Hayatın günlük telaşı içinde unutanlarımız var. Ama biz biliyoruz ki kendi değerlerimize değer vermezsek o değerlerin yerinde burada gördüğünüz gibi yeller eser. Bir başkası gelir bizim değerlerimize sahip çıkar, ortak çıkar, alır götürür ve bu böyle olmuştur ” diye konuştular
MAUSOLEUM
Dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen Mausoleum’un yapımına Karya Satrabı Mavsolos zamanında başlanmış. Ölümünden sonra kız kardeşi ve aynı zamanda karısı olan Artemissia yapımına devam etmiş.
Mausoleum, 24 basamaklı bir piramidin taçlandırdığı dev bir anıt mezar. İon düzeninde yapılmış eseri 36 sütün süslüyor ve orijinali 50 metre yüksekliğinde. Tepesinde ise 4 atın çektiği bir zafer arabası bulunuyor.
M.S. 13 yüzyıla kadar korunan antik mezar önce bir depremle yıkılmış daha sonrada taşları Bodrum Kalesi’nin yapımında kullanılmış. Ayrıca bu mezara ait birçok kabartma ve heykeller 1857 yılında İngilizler tarafından British Museum’a götürülmüş.
Bu yüzden bu anıta ait eserlerin çoğu British Museum’da bulunuyor. Çok az bir kısmı ve bir maketi ise Bodrum’da sergileniyor.
