Önceki gün Sabah Gazetesinin Günaydın ekine verdiği geniş röportajda kullandığı ifadeleri yoğun tartışmalara neden olan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, basın bayramı nedeniyle biraraya geldiği Bodrum basınına yine çok tartışılacak açıklamalar yaptı.
Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 24 Temmuz Türk basınında sansürün kaldırılmasının yıl dönümünde Bodrum’da görev yapan basın mensupları ile biraraya geldi.
Burada önemli açıklamalar yapan Kocadon, CHP’den ayrılmak gibi bir düşüncesinin olmadığını söyledi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğunu yineleyen Başkan Kocadon, eğer büyükşehire aday gösterilmezse Bodrum Belediye Başkanlığına aday olmayı da düşünmediğini sözlerine ekledi.
Sabah saatlerinde TRAFO Kafe’de düzenlenen kahvaltılı toplantıda ilçede görev yapan basın mensupları ile buluşan Kocadon, gündemi belirleyecek açıklamalar yaptı. Dün Sabah gazetesinde yayınlanan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a övgü dolu sözleri, başkanlık sistemine desteği ve üyesi olduğu CHP’yi ise eleştiren sözlerinin yer aldığı röportaj hakkında konuşan Başkan Kocadon, “Gerçekleri söylemekten korkmayın arkadaşlar. Siz onun için varsınız. Biz yıllardır her seçimde ölmüyoruz. Bir kere öleceksek adam gibi ölürüz. Öyle yağma yok. Yenilmek de bir şereftir, kazanmak da mutluluktur. Ama yenilirken de niçin yenildiğinin hesabını iyi yapmak lazım. Felaketlerden medet ummak kadar zavallılık yoktur. Bodrum’da sel baskını, trafik kazası gibi olumsuzluklar olur, birileri ortaya çıkar yorum yapar. Hep bir şeyler beklerler. Kardeşim bekleme, çık adam gibi konuş, adaysan adaylığını açıkla. Neden korkuyorsun ki. Niye bir felaket yaşansın da onun arkasına sığınıp adaylığımı açıklayayım diyorsun ki. Bunlar zavallılıktır. Bugün Bodrum’da bir röportaj yaptık, kimileri tarafından kahraman, kimleri tarafından günah keçisi oluyoruz. Güzel bir şey. Demek ki söylediğim şeyler doğru. Yanlışımız da olabilir ama bu yanlışımızı bizi karalayarak eleştiri yaparak yazarsın, biz de teşekkür ederiz. İmkansızlıklardan imkan yaratan bir belediyeyiz. 160 bin kişiye göre ödenek alıp da 1 milyon 200 bin kişiye hizmet etmek marifettir. Bugün taşeron kadro ile, 250’den daha az işçi ile çöp topluyoruz. Bunun farkında mısınız? 10 tane belediye kapandı, bu belediyelerin borcunu üstüne aldı. 10 tane belediyenin bir tane personelini çıkarmadan hala düzenli maaş ödüyoruz. Bunları niye yazmıyorsunuz?” dedi.
SİYASİ YAŞANTIMI CHP’DE NOKTALAYACAĞIM…
CHP Anadolu’da yok dediği için eleştirildiğini ifade eden Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, “Var mı arkadaşlar? Kaç tane ilde milletvekilimiz yok biliyor musunuz? Türkiye’nin yüzde 30’unda milletvekili yok. Bunları neden yazmıyorsunuz? Ben bunları söylemeye devam edeceğim. Bunu da söyleyeyim içiniz rahat olsun, Mehmet Kocadon başka hiçbir siyasi partiye geçmeyecek. Siyasi yaşantımı CHP’de noktalayacağım. Ben CHP geleneğinden gelen bir ailenin çocuğuyum. Öyle de kalacağım. Mehmet Kocadon’un bir tek derdi var, Bodrum ve Muğla’yı ulusal gündeme taşımak. Şu anda kıyı bandına sıkışmış kalmış CHP, olmayan ekmeğin kavgasını ediyor. Kendi kendini bitiriyor. Siyasi hırslarını törpülemiş bir genel başkan kendisi aday olmuyor, başka birini aday gösteriyor. Türkiye’de demokrasiye inanmış bir genel başkan 15 milletvekilini İYİ Parti’ye geçiriyor. Hak hukuk adalet diyen bir genel başkan 450 kilometre yol yürüyor. Türkiye’de bir seçim oluyor, hala birçok gencimiz Muharrem İnce şarkısı söylüyor. Ama ne yapıyoruz, seçimin ertesi günü koltuk kavgası başlıyor. Türkiye’de yeni bir sistem kurulurken, dışarıdan bakanlar atanırken maalesef ana muhalefette bir tane eleştiri yok. Tek bir şey var; imza kampanyası. İYİ Parti seçimden bir ay sonra toplantı yaptı, genel başkan ben gidiyorum dedi. Bunlar kadar olgunluk, büyüklük gösteremedik. Ertesi gün koltuk kavgası. Koltuk kavgasını yapanlar kim? Aday gösterilmemiş milletvekili arkadaşlarımız. Gidin bakın. Bu işin başını kimler çekiyor, gidin bakın. Ülkeni seviyorsan, iktidara gelmek istiyorsan önce koltuk sevdanı bırakacaksın. Seçilmiş insanlara yardımcı olacaksın, beklemesini de bileceksin. Siyasette sabrın yoksa bu işlere bu yollara girmeyeceksin” diye konuştu.
Kocadon, “Ben bugün hala eleştiriliyorsam, hala tartışılıyorsam bilin ki Kocadon’un devri devam ediyor demektir. Konuşulduğunuz müddetçe hep varsınız demektir” dedi.
CHP BANA SAHİP ÇIKARSA, BODRUM’DAN BİR DEĞİL İKİ MİLLETVEKİLİ ÇIKAR…
Basın mensuplarından birinin sorduğu “Sizin CHP’ye sahip çıktığınız kadar, CHP size sahip çıkıyor mu?” sorusuna ise Mehmet Kocadon, “Ben CHP’ye sahip çıkıyorum. Elimden geldiği kadar da CHP için mücadele etmeye devam edeceğim. Geçenlerde bir restoran da oturuyorum. 30 yıldır tanıdığım bir balıkçı geldi, ‘Başkanım size de balık bırakayım mı’ dedi. Bırak dedim. Sonra döndü dedi ki ‘Başkanım bizim seçmen sayımız 2 bin 500. Bodrum’un 135 bin. Biz 2 bin 500 seçmenle bir milletvekili çıkardık. Siz bir milletvekili çıkaramadınız’ dedi. Ettiği lafı düşünebiliyor musunuz? CHP bana sahip çıkarsa Bodrum’dan bir değil, iki milletvekili çıkar. Ben hep şunu söylüyorum, siyasi erkle hizmet sektörünün ayrı olması lazım. Eğer siyasi erki, seçilmiş insanlar ele geçirirse, bunun güzel örneği Muğla Büyükşehir ile Muğla il başkanıdır, ilçeler hiçbir şey yaptıramaz. Biz büyükşehire gider bir şey rica ederiz, başkanımız ‘şimdi değil, başka zaman konuşalım’ dediğinde bizim gideceğimiz adres siyasi erkin güçlü olduğu yerdir. Siyasi erke gider derdini anlatırsın, o da sorunu çözmeye çalışır. Ama iki uç da aynı insan olunca maalesef bu işlerin hiçbiri olmuyor. Koltuklarını kaybetmek istemeyen arkadaşlarımız da o gücün arkasına takılıp hibe olup gidiyorlar. Bodrum gücü yanına alamamıştır, güç arkasında değildir ve telef olup gitmiştir. Yok hükmündedir” şeklinde konuştu.
BÜYÜKŞEHİRE ADAYIM, BODRUM ŞU AN İÇİN AKLIMDA YOK…
Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, büyükşehir yasası nedeniyle iki yıldır kendini çok paslanmış hissettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Ben hizmet vermeye alışmış bir belediye başkanıyım, yerimde duramam. Onun için de güç şu anda Büyükşehir’de. Ben kendimi son iki yıldır biraz paslanmış hissediyorum. Meydana karışamıyorsun, limana, otogara, ana arterlere karışamıyorsun. Altyapı büyükşehirde, izinler büyükşehirde. Onların programına uymuyor. İki yıldır Bodrum çarşı içine giremedik. Şundan, bundan izin. Bunun için de zamanla başarılı olamıyorsun. Yok şundan izin, yok bundan izin. Partiden mi olur, vatandaştan mı olur, sizden mi olur? Müthiş bir baskı oluşursa tekrar Bodrum belediye başkanı olur musun diye. Tekrar söylüyorum, düşünmüyorum arkadaşlar. Şu an sistemden kaynaklanan bir sıkıntı yaşıyorum. Bu sefer de kendimi kasıyorum, konuşmak istemiyorum. Bazılarınızla konuşunca da yanlış anlıyorlar. Kimisi genel merkeze bir dosya hazırlayıp götürüyor, küçük bir çocuğu şikayet eder gibi beni şikayet ediyorlar. Ne oluyor, istenmeyen asi çocuğa çıkıyor adımız. Esasında ben haklarımı istiyorum, hizmet etmek istiyorum. Biraz sesimizi yükseltince de asi ruhlu istenmeyen çocuk oluyorsunuz. Ondan sonra da vurun abalıya durumu. Halbuki biz adrenalinden beslenen bir belediye başkanıyız. Adrenalin seviyesi ne kadar yüksek olursa ben o kadar heyecan duyuyorum, o kadar çalışma arzum artıyor. O kadar kendimi verimli hissediyorum. Ben ne kadar güçlüyüm ki vurun Allah vurun yıkılmıyorum. Bir daha söylüyorum; yerel hariç hiçbir yere aday değilim. Ben yerel bir yöneticiyim arkadaşlar. Benim ne milletvekilliğinde gözüm var, ne de bakanlıkta. Yerel kalacağım. Ya olur ya da olmaz. “
ŞU AN SEÇİM OLSA CHP’NİN OYU %15’İ GEÇMEZ…
Cumhuriyet Halk Partisinde Kurultaya gitmek için toplanan imzalarla ilgili soruları da yanıtlayan başkan Kocadon “Çok erken alınmış bir karardır. Şu an seçim olsa CHP’nin oyu % 15’i geçmez. Daha önce söyledim ve söylediğimin de arkasında duruyorum. CHP kıyılara sıkışmış bir parti oldu. Anadolu’da % 32’ye yakın ilde bir vekil dahi çıkaramamış bir partimiz var. Anadolu halkı parti içindeki kavgalardan bıkmış vaziyette. Cumhuriyet Halk Partisi kendi içindeki kavgalardan bıktı. İnsanlar siyasetçilere güvenini yitirdi. Bu imzalarla ilgili her gün beni 3-4 kişi arıyor. Seçimlerden 3 ay sonra bir çalıştay yapılsaydı belki Genel Başkan Meral Akşener gibi belediye, il ve ilçe başkanlarına teşekkür edip kendisi çekilecekti. Çünkü siyasi hırslarını törpüleyecek bir insan.”
DELEGE DEĞİL, ÜYE BAZLI ÖN SEÇİME GİRMEYE HAZIRIM..
Parti tabanından adaylar için ön seçim talebini değerlendiren Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, üye bazlı olmak şartı ile gerekirse Türkiye genelinde ön seçime girmeye hazır olduğunu dile getirdi. Kocadon “Benim ayarımda ülkeye mal olmuş isimlerse ben ön seçime girerim. Ama sadece parti içinde seçimden seçime gelip oy kullanıyor ve partiye bir katkı koymamışsa, onunla da ön seçime girmem. Adam seçime kadar hiç ortalıkta yok, emek yok, çaba yok ama seçim atmosferine girdiğimizde gelip ön seçim istiyor. Böyle isimler de ne yazık ki ön seçimlerde çıkabiliyor. Çünkü bizim delegemiz 40 yıllık hesabı bugün görmeye çalışır. Ben Türkiye genelinde ön seçime girmeye hazırım. Ön seçim delege ile olmaz. Ön seçim üye bazlı olmalı. Artık CHP’nin gücüyle bir yere gelen değil, Cumhuriyet Halk Partisine güç katan insanlarla seçime girmek zorundasınız. Muğla’da çoğunluğu temsil eden tek belediye başkanı Mehmet Kocadon. Aldığı oy oranı %50 nin üstünde olan tek başkanım” dedi.
BEN DE SİZİN GİBİ LİSTEYE YAZILDIĞIMI TELEVİZYONDAN ÖĞRENDİM…
Fenerbahçe’nin başkanlık seçimlerinde Aziz Yıldırım’ın listesine girmesi ile ilgili de konuşan Mehmet Kocadon, “Bunlar Bodrum’un gücünü gösterir. Önce Ali Başkan ve ekibi ziyaret etti, Ege Bölgesi’nden beni yazmak istediklerini söylediler. Yasa gereği belediye başkanları profesyonel kulüplerde yer alamıyor dedim. Teşekkür ettiler. Seçimlere 2 gün kalan Aziz Yıldırım aradı ve beni listeye aldığını söyledi. Ama Aziz başkanı biliyorsunuz, takmış kafaya. Bana şöyle bir şey söyledi, ‘Biz Türkiye’de zoru başaran ender insanlardan biriyiz. Sen de ben de bedel ödedim. Türkiye’de 2 örneği var, bir Bodrum Belediye Başkanı hapse atıldığında Bodrum halkı sokağa çıktı, arkasında durdu, bir de Fenerbahçe Başkanı tutuklandığında Fenerbahçeliler sokağa çıktı. Biz senle kader arkadaşlığı yaptık, sen kader arkadaşını yolda mı bırakacaksın?’ dedi. Başkanım olmaz ama ben de seni yolda bırakmam dedim. Bütün konuşmamız bu. Ben de sizin gibi listeye yazıldığımı televizyondan öğrendim. Ondan sonra kızıl kıyamet koptu, seçilseydi belediye başkanlığını mı bırakacaktı diye. Ben bir daha söylüyorum; ben yerelim. Bodrum Belediye Başkanlığını, halkımı bırakıp bir yere gitmem. Fenerbahçe’yi de çok severim ama beni bugünlere taşıyan Bodrum halkıdır. Bodrum halkının bana sevgi ve saygısı olmasaydı bu listeye girebilir miydik? Önce benim halkım gelir, sonra Fenerbahçe kulübü gelir. Seçilemedik ama Türkiye’de çok büyük hava yaptık, çok konuşulduk. Televizyon kanallarında 2 gün beni tartıştılar. Ama dediğim gibi, böyle bir niyetin hiçbir zaman olmadı. Kendi talebim dışında gelişmiş bir olaydır” ifadelerini kullandı.