Avukat Müşir Deliduman’ın İstanbul Adalet Sarayı’na giderek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere verdiği suç duyurusu dilekçesini, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sundu.
Dilekçede, Akın Öztürk ve İdris Naim Şahin’in, “Anayasa’yı ihlal etmek suretiyle TBMM ve hükümete karşı darbeye teşebbüs, terör örgütü faaliyeti çerçevesinde cumhurbaşkanına suikast, terör örgütü faaliyeti kapsamında birden fazla nitelikli öldürme” ile araştırılarak ortaya çıkarılacak diğer suçlardan yargılanması istendi.
FETÖ/PDY’nin 17-25 Aralık’ta hükümete karşı jüristokratik darbe girişiminde bulunması üzerine, bu örgütün faaliyetlerinin aleniyet kazandığı, hedefleri ile organlarının belirlendiği aktarılan dilekçede, örgütün silahlı kanadını oluşturan polislerin Temmuz 2014’te gözaltına alınması sonrasında, bazı medya kurumlarının örgütsel dayanışma güdüsüyle algı oluşturduğu öne sürüldü.
“ŞAHİN’İN BAKANLIĞI DÖNEMİNDE 34 KİŞİ SAVAŞ UÇAKLARIYLA ÖLDÜRÜLDÜ”
Gözaltı işlemleri sırasında örgütsel dayanışma şüphesi uyandıran eski İçişleri Bakanı İdris Şahin’in adliye önüne gelerek iftar açtığı ve dayanışma mesajları verdiği belirtilen dilekçede, “Şahin, ulusal basına yansıyan beyanıyla paralelle mücadeleyi algı yaratıp engellemeye çalışmıştır, paralelin yanında yer aldığını açıkça ifade etmiştir. Şahin, 6 Haziran 2011-24 Ocak 2013 arası İçişleri Bakanlığı yapmıştır. Bakanlığı döneminde, Şırnak’ın Uludere ilçesindeki Ortasu/Roboski ve Gülyazı/Bujeh köylerinden, 28’i aynı aileden 34 kişi savaş uçaklarının bombardımanıyla 28 Aralık 2011’de öldürüldü.” ifadeleri kullanıldı.