CHP Bodrum İlçe Kadın Kolları tarafından TBMM’de Anayasa görüşmeleri sırasında kadın milletvekillerine yönelik yaşanan şiddet nedeniyle basın açıklaması yapıldı.
CHP Bodrum İlçe binasında yapılan basın açıklamasına CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, Yönetim Kurulu Üyeleri, Kadın Kolları üyeleri ve çok sayıda partili katıldı.
Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanlığı ve ülke genelindeki tüm il ve ilçe kadın kolları tarafından TBMM’de kadın milletvekillerine yönelik şiddet nedeniyle eş zamanlı yapılan basın açıklamasında “Mecliste yaşanan şiddet görüntüleri Başkanlık sisteminin ayak sesleridir” denildi.
CHP Bodrum İlçe Kadın Kolları adına Gülçin Kadıköy tarafından okunan açıklamada şunlara yer verildi;
“Cumhuriyet rejimini yok edip başkanlık çıkmazına giden yolda, gözünü hiçbir şeyden sakınmayan biatçı anlayışın, farklı düşünenlere karşı her türlü şiddeti uygulamayı da göze aldığını, Meclis görüşmeleri sırasında, günlerdir üzüntüyle, kaygıyla izlemekteyiz. Ne yazık ki 19 Ocak Perşembe günü, mecliste yapılan Anayasa görüşmeleri sırasında, iktidara mensup bir kadın milletvekili, bu konuda partisinin erkek milletvekillerinden geri kalmadığını açıkça göstermiştir. İktidarın yıllardır siyaset yapma biçimi olarak tercih ettiği kin ve nefret dilinin, toplumun her kesimde yarattığı derin ayrıştırma ve ötekileştirme, şu anda dayatmaya çalıştığı rejim değişikliğinde, Meclis çatısı altında sürdürdüğü farklı düşüncelere tahammülsüzlüğü, demokrasiden, adaletten uzak anlayışı, maalesef ülkeyi doludizgin geri dönülmez bir yıkıma doğru sürüklemektedir. Bu yangına körükle gidenler siyasi varlık nedenlerini Atatürk’e Cumhuriyet’imize ve parlamenter rejime borçlu olduklarını unutacak kadar gaflet ve ihanet içindedirler. Bizim anlayışımıza göre biz kadınlar; barışı, sevgiyi, hoşgörüyü, adalet duygusunu doğamızdan, yaradılışımızdan alırız. Buradan sesleniyoruz: Anayasa değişiklik paketini destekleyen kadın milletvekilleri! Bu uğurda kadına şiddet uygulayacak kadar gözü dönmüş bir kadın vekil, bu şiddete seyirci kalıp sesini çıkarmayan kadın vekiller, “kadınlık bilincinden” nasıl bu kadar uzaklaşabildiniz? Hele hele, kendi çocuklarınızın, torunlarınızın geleceğine neden böyle şuursuzca kıymaktasınız? Ne uğruna? Bizler bu durumu anlamakta zorlanıyoruz. Çünkü bu durumu akıl ve vicdanla açıklamak mümkün değil. Sizler ki… çağdaşlaşmanın ve yurttaş olmanın en üst seviyesi olan, temsil yetkisini Cumhuriyetle elde etmiş, Milli egemenliğin en üst çatısı olan mecliste milletvekili olma hakkını kazanmışsınız.. Cumhuriyetle birlikte kul olmaktan çıkıp, birey olan kadınlar, Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 1934 yılında pek çok Avrupa ülkesinden önce Türk kadına seçme seçilme hakkını vermesi ile milletvekili olabilmişsiniz. Atatürk size bu hakkı; kadın güçlensin, kadın özgür olsun dolayısıyla toplum güçlensin diye vermiştir. TBMM’ni, kadına seçme ve seçilme hakkının verilip özgürce kullanıldığı meclis olmaktan çıkarıp, kadın vekillere söz hakkı bile verilmeyen, kadın vekillere şiddet uygulayan, bir meclis olmaya doğru sürüklediniz. Unutmayın! Sadece kadın vekilleri değil, meclis çatısı altında bir kez daha DEMOKRASİYİ DARP ETTİNİZ.Sizleri izleyen milyonlarca insanın yüce Meclisimize, Gazi Meclisimize olan inancını, umudunu zedelediniz.Hangi siyasi partiden olursa olsun, kadınların ortak paydası barış, sevgi ve hoşgörü olmalıdır. Siyasi iktidarın kadın vekilleri biat etmeyi, kulluğu seçmeyi bırakın!… Erkek hegemonyasının talimatları ile değil, vicdanınızla, aklınızla, adalet duygularınızla hareket edin. Emeğinizi ve enerjinizi, çocuk tecavüzlerinin ve kadına şiddetin önlenmesi için harcayın. Kız çocuklarımız yurtlarda cayır cayır yanıyor, sesinizi çıkarın. Bu ülkede yaşayan kadınlar olarak, anneler olarak sizden beklentimiz budur.Unutmayın;İnsanın insanı sevmesi ile başlar bütün güzellikler,Toplumda barışın ve huzurun tohumu sevgidir.Sevgi tohumu ekerseniz huzuru, barışı biçersiniz,Şiddet ve kin tohumu ekerseniz savaşı, kaosu, kutuplaşmayı biçersiniz.Meclis çatısı altında izlediğimiz bu tablo, gelecek adına kaygılarımızı arttırıyor. Ancak şiddet görüntülerinin yanında gördüğümüz kadın dayanışması, bize umutların tükenmediğini bir kez daha gösteriyor.Gelin siz de umudun bir parçası olun, Barışın, sevginin, huzurun elinden siz de tutun.Birileri değil; TÜRKİYE KAZANSIN!”