Bodrum Kalesi’nde arkeologları kızdıran projeUNESCO’nun ‘Korunması Gerekli Kültür Varlıkları’ aday listesinde yer alan, 1995 yılında ‘Avrupa’da Yılın Müzesi’ yarışmasında özel ödül alan Bodrum Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde camiye çevirilen tarihi şapel bu yıl ibadete açılacak.
UNESCO’nun ‘Korunması Gerekli Kültür Varlıkları’ aday listesinde yer alan, 1995 yılında ‘ Avrupa’da Yılın Müzesi’ yarışmasında özel ödül alan Bodrum Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde camiye çevirilen tarihi şapel bu yıl ibadete açılacak. Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın talimatıyla, kale içindeki restore edilen yapıların yıkılacak olması arkeologların tepkisine neden oldu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca hazırlanan Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları’nca onaylanan proje ile Bodrum Kalesi ve Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi, 2017 yılında dini inancını yerine getirmek isteyenlere ev sahipliği yapacak. Bodrum Kalesi’ndeki şapelin 1523 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından camiye dönüştürüldüğünü söyleyen Antalya Rölöve ve Anıtlar Müdürü Cemil Karabayram, Bodrum Kale Camisi’nin 2017 yılında ibadete açılacağını belirtti. Caminin 1915 yılında Fransızlar tarafından bombardımana tutulduğunu anımsatan Karabayram, “1915 yılından sonra yıllarca cami harabe halinde kalmış. 1960’lı yıllarda camiye minare yapılmaması ve müze olması yönünde görüşler ortaya çıkıyor. 1962-1964 yıllarında eser deposu, 1964-1979 yıllarında Miken Eserleri Salonu, 1979-1995 yılları arasında da Tunç Çağı Sergi Salonu olarak hizmet vermiştir. Cami 1990’lı yıllarda tamamen ibadete kapatılıyor. TBMM Başkanı ve o dönemin Kültür Bakanı İsmail Kahraman 1996 yılında camiye minare yaptırıyor” dedi. İsmail Kahraman’ın o dönemki çabalarına rağmen caminin ibadete açılamadığını dile getiren Karabayram, “Kanuni Sultan Süleyman’ın camiye çevirerek ibadete açtığı şapel, fethedilmeden önce St. Jean Şövalyeleri Tarikatı’na hizmet veriyordu. Buranın şapel olarak kalması Katolik dünyası için çok önemli. Bu nedenle cami ibadete açılacağı 1990’lı yıllarda müze işlevi verdirilerek ibadetten yoksun kılınıyor ve kapattırılıyor” diye konuştu. Caminin yeniden ibadete açılması için son dönemde önemli çalışmalar yapıldığına dikkati çeken Karabayram, “Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın talimatlarıyla caminin ibadete açılması yönünde gerekli kararlar alındı. Camiyi ibadete açacak şekilde hazırlanan proje Koruma Kurulu’nda onaylandı. 2017 yılında isteyen dini inancını yerine getirmek, isteyen de ziyaret amaçlı camiye girebilecek” dedi.
Proje inşaatı önümüzdeki ekim ayında başlarken yıl sonuna kadar caminin ibadete açılacağı, ancak çalışmaların devam edeceği bildirildi. Projenin 18 ay sonra tamamlanması hedefleniyor. Proje kapsamında yıkılacak yerler arasında Kuzey Hendeği Gösteri Alanı, kafeterya, satış dükkanı, İç Kale’de cam batığı salonu, laboratuvar, müdür odası, sikke ve mücevher deposu, yönetime ait yapılar, ihtisas elemanlarının odaları, Amfora Sergi Salonu, Bronz Çağı Batıkları Salonu, Karyalı Prenses Salonu, Komutan Kulesi gibi mekanlar bulunduğunu belirten arkeolog Aykut Özet, kalede 25 yıl görev yaptığını söyleyerek, “Ben Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nin eski bir çalışanı ve yöneticisi olarak, Türk müzeciliğinin yüz akı olan bu kalenin tahribatına karşıyım. Sağduyu sahiplerini de bu yıkıma karşı çıkmaya çağırıyorum” dedi.
Arkeolog ve profesyonel rehber Canan Küçükeren ise Bodrum Kalesi’nin içindeki müze ve diğer yapıların yıkılıp yeniden restoresi için ayrılan ihale bedelinin 30 milyon TL olduğunu açıkladı. Küçükeren, “Dünyanın övgüsüne mazhar olmuş ve Türkiye’ye binlerce dolar gelir getiren bir tarihi mekanı yıkmak niye? Bodrum’a Karya Müzesi, Sandalet, Sünger, Etnoğrafya Müzesi gibi yeni müzeler inşa etmek varken bu yıkımın artniyetli olmadığını düşünmek bile istemiyorum. Kale sadece Bodrum’un değil Türkiye’nin gururudur ve her gezenin hayranlık duyduğu bir yerdir. Kale SİT alanıdır, yıkım mutlaka fiziki zarar verecektir. Ayrıca kalenin aylarca kapalı kalması zaten kötü olan turizme bir darbe daha değil midir” diye konuştu.
“YAŞAYAN MÜZEYİ ÖLDÜRMEK İÇİN PARA HARCIYORLAR”
Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde 30 yıl müdürlük yapan Türkiye’nin ilk sualtı arkeoloğu Oğuz Alpözen yaptığı açıklamada kaledeki tüm tarihi mekanların yok edileceğini iddia etti. Bu kaleyi canlı müze haline getirerek onlarca uluslararası ödül kazandıklarını hatırlatan Alpözen şöyle konuştu:
“Bodrum Kalesi’ni sıfırdan yapmak, yaşayan müzeyi öldürmek için bir de para harcıyorlar. Burada Uluburun Batığı; dünyanın en eski gemisi sergileniyor. Ziyaretçiler hem gemiyi hem içindeki eserleri birebir görebiliyor böyle bir sergileme dünyada yok. ‘Biz binayı aynen korumak için yapıyoruz’ diyorlar ama zaten bina korunuyor. İçindeki gemiden ne istiyorsunuz, onu da söküp atacaklar. Bunlar kolay yapılmadı bunda bir alınteri Bodrum halkının bütünleşmesi vardı. Şimdi bu değerler 30 milyon liralık bir ihale ile sıfırlanacak.”