Özmen, PET/BT yönteminin kanseri evreleme de tedavi yanıtının değerlendirilmesinde, nükslerin tespitinde, akciğer nödüllerinin kanser mi yoksa iyi huylu nodüller mi olduğunun tespitinde oldukça önemli olduğunu söyledi.
Türkiye’de tüberküloz (verem hastalığı) hastalığıyla sıklıkla karşılaştıklarını da ifade eden Özmen, “Bu hastalık zaman zaman bizim görüntülemelerimizde de diğer kanser türlerinde izlediğimiz bulgularla benzer bulgular verebiliyor. Bunun hekimler açısından iyi değerlendirilmesi ve bu konuda daha farklı bir değerlendirme yapılması gerekiyor.” diye konuştu.
– “Erken tanı ve uygun tedavi sağ kalımı artırıyor”
Akciğer kanserinin Türkiye’de en çok görülen kanser türleri arasında yer aldığını anlatan Özmen, şöyle konuştu:
“En sık gördüğümüz kanser türü özellikle erkeklerde akciğer kanserleri. Bunun farklı türleri olabiliyor. Her kanser türünde de alt gruplarda farklı tedavi seçenekleri var. Erken tanınması ve uygun tedavi yöntemlerinin uygulanması, hastalar için sağ kalımı artıran parametreler. Kanseri tedavi ediyoruz, ancak her gün tedavide yeni ajanlar ortaya çıkıyor. Biyolojik ajanlarımız var. Kanser alt türlerinin belirlenmesiyle daha sağlıklı, hastalara daha az zarar veren doğru tedaviler yapılabiliyor. Dünyanın her bölgesinde artık bilimsel gelişmeler internet ortamında çok kolay ulaşılabilir bir şekilde. Hekimlerimizde bütün bu gelişmeleri yakından takip ediyorlar, bilimsel aktivitelere katılıyorlar. Bu sayede de tedavide dünyadaki diğer ülkelerden daha geri olmadığımızı düşünüyorum.”
Özmen, zamanla teknolojideki eksiklerin de giderildiğini ifade ederek, “Her gün yeni teknolojileri, özellikle nükleer tıptaki dünyada uygulanan son teknolojileri ülkemizde uygulayabiliyoruz, son tedavileri uygulayabiliyoruz. Yaptığımız yayınlarla da hem Avrupa, hem de diğer ülkelerde yarışır vaziyette sonuçlar elde ediyoruz.” değerlendirmesini yaptı