Bazı insanlar vardır ki, verdikleri mücadelelerle yalnızca kendi hayatlarını değil, toplumlarını da ileri taşır; kök saldıkları topraklarda kalıcı izler bırakır.
Zeki Köylü de, bu özel insanlardan biri olarak, özverisi, duruşu ve değerleriyle bir döneme ve birçok insanın hayatına dokunmuş kıymetli bir liderdir. “Yaşarken Değerlerini Ortaya Koyduğum Kıymetli İnsanlar Serisi” kapsamında, bu yazıda Zeki Köylü’nün yaşamı, mücadelesi ve Bodrum’a kattıkları ele alınacaktır.
Zeki Köylü: Mücadele ve Liderliğin Öncü Simgesi
Zeki Köylü, sadece güçlü hitabetiyle değil, ödünsüz siyasi duruşu ve topluma olan katkılarıyla unutulmaz bir liderdir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağını gururla taşıyan bu onurlu insan, karşılaştığı tüm engellere rağmen inandığı değerlerden asla taviz vermemiştir. Parti içi demokrasiyi savunurken, CHP’nin anti-demokratik tüzük çalışmalarına karşı dik duruş sergileyerek, daha katılımcı, demokratik ve liyakate dayalı bir sistemin önemini savunmuştur. Bu duruşu, onu siyasi arenada her zaman net ve tavizsiz bir çizgide tutmuştur.
1950’ler, 60’lar ve 70’lerde Zeki Köylü gibi isimler, Bodrum’u Cumhuriyet Halk Partisi’nin kalesi haline getiren mücadelenin ön saflarında yer almıştır. Bugün Bodrum, CHP’nin bayrağını gururla dalgalandırıyorsa, o dönemin emeklerinin eseridir. Zeki Köylü, siyasetteki net duruşu ve cesur hitabetiyle Muğla’da yapılan toplantılarda dahi büyük etki yaratmış, sadece beş dakikalık konuşmalarıyla dinleyicileri, milletvekillerini, belediye başkanlarını ve partinin ilçe başkanlarını derinden etkilemiştir. Bu konuşmalardan biri, dönemin Genel Başkanı Deniz Baykal’ın Muğla’ya geldiği gün gerçekleşmiş, efsane bir konuşma olarak akıllarda kalmıştır. Bu anı, benim de unutulmaz anılarım arasındadır.
Misafirperverliği ve Vefa Duygusu
Zeki Köylü’nün hayatımda bıraktığı derin izlerden biri de misafirperverliğidir. Zor bir dönemimde beni bahçesindeki evinde misafir etmiş, her sabah sıcak bir kahvaltı eşliğinde beni aileden biri gibi ağırlamıştır. O zor zamanımda sunduğu içten desteği, bana duyduğu vefayı asla unutmayacağım. Onun bu insani yönü, samimiyeti ve içtenliği, kendisini tanıyan herkes için örnek teşkil etmiştir.
Partiye Sadakat ve Onurlu Duruş
Zeki Köylü, kendisine yapılan haksızlıklar karşısında bile asla partisinden vazgeçmemiştir. Ona yapılan yanlışlar ve haksızlıklar karşısında dahi CHP’nin değerlerini kendi menfaatinden önde tutmuş, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ileriye taşınabilmesi için her türlü fedakarlığı göstermiştir.
İlçe başkanlığı, milletvekilliği adaylığı ve il genel meclis başkanlığı gibi önemli görevler üstlenmiş, bu görevlerde gösterdiği ilkeli duruş ve partiye olan bağlılığı ile saygı kazanmıştır.
Zeki Köylü, tüm bu görevlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağını en yükseklerde tutmak için elinden geleni yapmış, toplumun menfaatini her şeyin üzerinde tutmuştur.
Bodrum Ticaret Hayatına ve Turizmine Katkıları
Siyasi alandaki başarılarının yanı sıra Zeki Köylü, ticaret hayatında da şeffaf, dürüst ve ilkeli bir duruş sergileyerek toplumun güvenini kazanmıştır. Bir iş insanı ve turizmci olarak, Bodrum’da turizmin gelişimine önemli katkılar sağlamıştır. Bodrum Ticaret Odası’nın değişiminde öncü rol üstlenmiş, Ticaret Odası Meclis Başkanlığı görevinde kente örnek olacak çalışmalar yürütmüştür. Bu çalışmalar sayesinde Bodrum’un ekonomik yapısına katkıda bulunmuş, ticaret erbabının takdirini kazanmıştır.
Bir Liderin Geride Bıraktığı İzler
Zeki Köylü, Bodrum’un sosyal ve siyasi hayatında unutulmaz izler bırakan bir figürdür. Ödünsüz mücadelesi, hitabet gücü ve topluma kattığı değerlerle her zaman hatırlanacaktır. Onunla geçirdiğim anılar ve dostluğu, hayatımın en önemli köşelerinde yer bulmuştur. Hem siyasi hem de ticari arenada sergilediği örnek duruşuyla Bodrum’a ve topluma olan katkıları, gelecek nesillere bir ilham kaynağı olmaya devam edecektir.
Zeki Köylü gibi insanların değerini yaşarken anlamak ve onların mücadelesine saygı göstermek, toplum olarak bizleri ileriye taşıyacak adımların en önemli parçasıdır. Onun gibi değerli insanların hayatımıza kattığı anlamı, her zaman saygıyla anacağız.
