Arena Bodrum Haber – Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, dün saat 15.00’de CHP Bodrum İlçe Başkanlığı’na gelerek Mart 2024 tarihinde gerçekleşecek seçimler için aday adaylığı başvuru dosyasını teslim etti.

Başkan Aras’ın hitabından önce kısa bir konuşma yapan CHP Bodrum İlçe Başkanı Tuna Işın, tüm adaylara eşit mesafede olduklarına dikkat çekerek “Aday sayısı çokluğumuz CHP’nin demokrasi anlayışından kaynaklanıyor. CHP; delegesini ilçe, il ve genel başkanını seçimle seçer. Bizde örgüt olarak belediye başkanımızı ve meclis üyesi adaylarımızı ‘üye bazlı ön seçim’ ile yapmak istediğimizi genel merkeze bildirdik” diyerek sözü Başkan Aras’ devretti.

Başkan Aras’ın konuşmasını yaptığı kürsünün arkasında yazan “Yapılamayanları yapmaya devam edeceğiz” seçim sloganının öne çıktığı konuşmasında ilk teşekkürü kendisine destek veren ailesine oldu.

Başkan Aras, “Bu koltukta bu görevde olmama neden olan herkese teşekkür ediyorum. Partimize emek veren tüm yöneticilere teşekkür ediyorum. 2019 Yılında yola çıktığım noktadayım. Bu çatının altında olmak onurdur. Bugün her zamankinden daha fazla motiveyim” diyerek aday adaylığı açıklamasında şu ifadeler yer verdi.

“Devrimin 100. yılında öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti’nin eşit bir yurttaşı, Cumhuriyeti kuran asırlık partimizin bir neferi ve bir belediye başkanı olarak sizleri selamlamaktan onur duyarım.

Yüzyılın değişimine şahit olduğumuz bu tarihi günlerde, bizler de kendi devrimimizi gerçekleştirme sorumluluğunu duyduk ve yerine getirdik.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin devrimci damarı, gerçeklerle yüzleşerek ve değişimin adımlarını atmayı kabul ederek, geçtiğimiz haftalarda sorumluluğunu yerine getirdi.

Değişimin yüzyılında, yüzyılın değişimini Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel liderliğinde gerçekleştirdik.

Ben de bir demokrasi şöleniyle, örgütümün desteği, Bodrum halkının sıcacık güvenini alarak, 1 Nisan 2019 tarihinde Bodrum’u cesur, kararlı, adaletle yönetmek için göreve başladım.

İşin gerçeği sadece 25 günlük bir süreçte Belediye Başkanı olsam da halkıma, parti teşkilatıma, çalışma arkadaşlarıma ve kendime olan güvenle bu görevi yürüttüm.

İnsan ve doğa öncelikli bakış, şeffaflık, hesap verilebilirlilik, karar alma süreçlerinde çoğulcu ve demokratik katılım, kenti yaşayanları ile birlikte yönetmek, hizmetlerin yerindeliği ve kalitesi, Bodrum’un sürdürülebilir geleceğinin planlanması ve kültürel değerlere sahip çıkarak geleceğe taşınması amacım ve size verilmiş sözüm oldu.

Görev sürem boyunca tüm dünyayı evlere kapatan pandemiyi, nefesimizi kesen orman yangınlarını, güvenli kentler inşa etmemenin vebalini hatırlatan 6 Şubat depremini ve ülke tarihimizin gördüğü en büyük ekonomik krizi sizlerle ve değerli çalışma arkadaşlarımla birlikte el ele aştık, aşıyoruz.

Yaşadığımız günlerde genel manzaranın hiçbirimiz için iç açıcı olmadığı ortada.

Ancak vatandaşın her geçen gün daha zor bir hayata uyandığı bu zamanda, biz sosyal demokratların yaşamı örgütlemek gibi tarihsel bir görevi var.

Geride bıraktığımız dört buçuk yılda, başımıza gelen felakeleri, örgütlenerek ve dayanışma içerisinde nasıl aştığımızı en iyi sizler biliyorsunuz.

Her yaşadığımız felakette yüzümüzü kime döneceğimizi hep birlikte yaşayarak öğrendik.

Bodrum’a hizmet ettiğim süre boyunca halkımızla bütünleştik ve halkımızla omuz omuza olduk.

Memleketimizdeki ayrımcılık, ötekileştirme ve kutuplaştırma atmosferini delen, demokrasinin gereği tarafları yakınlaştıran, uzlaşmacı, birleştirici siyaseti bu topraklarda yürüten daima Cumhuriyet Halk Partisi oldu.

Bizler de Bodrum halkının refahı ve güvenliğini gözeterek, toplumsal barışı kentimizde sürdürerek, kimseyi geride bırakmayan bir yönetim tarzı ile sizlere hizmet ediyoruz.

Kentimizi söz verdiğimiz gibi tüm unsurlarıyla birlikte şeffaf, adil ve özgürlükçü bir ruhla yönetmeye, aramızdaki dayanışmayı ve ortak bir anlayışı geliştirmeye, derinleştirmeye ve Bodrum kültürünü sürdürülebilir kılmaya çalışıyoruz..

Demokrasinin vazgeçilmez öğesi olan yerel yönetimler geleceğin dünyasının temel taşları olarak görülmektedir

Bodrum’da toplumcu belediyecilik ve katılım kültürünü öne çıkararak, kent sorunlarına doğrudan müdahale ederek, gelişmeyi, büyümeyi ve sürdürülebilirliği öngören stratejik planlarımızla geleceğin dünyasını hep birlikte yarattık.

Yerelde halkın yararına yapılan planlama ve kalkınmanın ulusal ölçekte yapılan planlama ve kalkınma ile mümkün olabileceğini biliyoruz.

Bodrum’a en iyi hizmeti sağlamak için gerek merkezi yönetim gerek Muğla Büyükşehir Belediyesi ile diyalog halinde ve eşgüdümlü çalışmaya özen gösterdik.

Gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, görev sürem boyunca ben ve çalışma arkadaşlarım diyaloğa açık bir biçimde, hiçbir ayrım gözetmeksizin kapsayıcı, fırsat eşitliğine dayalı ve sürdürülebilir politikalar üreterek kentimize gece-gündüz hizmet ettik.

Göreve geldiğimizde ilk işimiz, dünyanın gözünün üzerinde olduğu kentimizin onlarca yıldır süren altyapı sorunlarını çözmek için yatırım yapmak oldu.

Bodrum’un kronik altyapı sorununa kalıcı çözüm getirmek için gereken o ilk adımı cesaretle attık. Arıtma Tesisleri, Atık Su ve Kanalizasyon Hatları için büyük yatırımları Turizm Bakanlığı, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve ilgili kurum ve kuruluşlarla birlikte gerçekleştirdik.

Su sorunu temel insan hakkı sorunu olduğu için inisiyatif alarak gerek bütçe yaratma gerek kalıcı çözüm politikaları üretme konusunda çalışmalar yapıyoruz.

Üreten Bodrum kendi geleceğinde söz sahibi olabilir. Bunun için üretici ve paylaşımcı belediye olduk.

Derin yoksulluk ülkemizin bir gerçeğidir. CHP yoksulluğu yönetmeye değil; yoksulluğu ortadan kaldırmaya taliptir. Yerelden genele iktidar yürüyüşümüzde yoksulun olmadığı Bodrum yaratmak için politikalar ürettik. Toplumsal eşitlik ilkemiz oldu.

Bodrum Belediyesi olarak kadınların toplumsal statülerini korumak ve sürdürmek için verdikleri mücadelede yanlarındayız.  Eşitlikçi ve Şiddetsiz bir kent yaratmak için kadın örgütleri ile birlikte çalışıyoruz.

Ortak yaşam kültürü ve kentlilik bilinci, kent hakkını savunan bir yönetim anlayışını uygulamaya devam edeceğiz.

Tüm bunlar üreten emek ile mümkündür. Biz sosyal demokratlar için emek en yüce değerdir. İmzacısı olduğumuz toplu sözleşmeler ve politika metinleri ile Bodrum’a beraber hizmet ettiğimiz çalışma arkadaşlarımın haklarını korumak ve teslim etmek benim öncelikli vazifelerimden biridir.

Genç, dinamik ve güler yüzlü bir kadro ile Bodrum’a dokundum ve dokunmaya devam edeceğim.

Daha yaşanabilir bir Bodrum’u tasarlama konusunda ortak aklı rehber edinmeye devam edeceğim

Bodrum’da halkın iktidarını sürdürdük.

Günümüzde popülizmin, iş bitiriciliğin, cemaatçiliğin yozlaştırdığı belediyecilik anlayışı yerine, toplumcu belediyecilik anlayışını Bodrum’da hayata geçirdik.

Şimdi kendimi yeniden Bodrumlulara emanet ederek, Bodrum Belediye Başkanlığına bir kez daha aday olmak istediğimi sizlerle paylaşmak isterim.

Deneysel, özgür, düşünme ve üretme ortamı sunmaya; Bodrum’un geleceğinin düzenlenmesinde ve planlanmasında kentimin tüm bileşenlerinin aktif söz sahibi olmasını sağlamaya devam edeceğim.

Kolay ulaşılır, şeffaf ve ilkeli bir Belediye Başkanı oldum ve olacağım.

Yürünecek yolumuz, bizden sonra geleceklere bu temiz, yeşil cenneti bırakmak için yapılacak işlerimiz var.

Önümüzdeki Mart ayında bir seçim yaşayacağız.

Onuruyla geçinebileceği iş bulmakta zorlanan gencin; deresini, tarlasını kaybetme korkusu karşısında yaşam mücadelesi veren köylünün; torunu ile karşılaşmaktan çekinen emeklinin; toplumsal statüsünü kaybetmeye zorlanan kadınların; geleceği ipotek altına alınan çocukların çıkış yolu sosyal demokrasinin yerelde iktidarını sürdürmesidir.

Ülkemizin ve kentimizin dar boğazdan geçtiği bu günlerde, yerel demokrasi örneği Bodrum Belediyesini, bilgi ve deneyimimiz ile onurlu bir geleceğe hep birlikte taşıyalım.”