Bodrum Belediyesi ve Bodrum Ortadoğu Teknik Üniversitesi Mezunları Derneği (BODTÜM) işbirliğiyle düzenlenen “Bodrum Su Paneli”, Bodrum Ticaret Odası (BODTO) toplantı salonunda gerçekleştirildi. İki oturum halinde düzenlenen panele, Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz ve Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın yanı sıra konuya ilgili çok sayıda isim katıldı.
Panelde, ilçede yaşanan su taşkınları başta olmak üzere su sorunları ele alındı…
İkinci oturumunda; Bodrum’da kuvvetli yağış nedeniyle yaşanan su taşkınları, atık su arıtması, ilçenin içme, kullanma ve sulama suyu talebi, yüzey, yer altı ve desalinasyon su kaynakları ve bu ihtiyaca yönelik hayata geçirilmesi planlanan tesisler ile ilgili sunumlar yapılan panelin açılış konuşmasını Kaymakam Bekir Yılmaz yaptı. Yılmaz konuşmasında şunları söyledi:
“Suyun çok önemli olduğunu, kontrolünün çok önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Bodrum’da da fiili olarak suyla ilgili çeşitli sıkıntılar yaşadığımız malum. Bu sorunların çözümü burada ele alınacak. İnsanoğlu tabiatı bozdukça, olumsuzluklar geliştikçe suyun kontrolü daha da zorlaşıyor. 1 yılda yağacak yağış 2 saatte yağdığı zaman, altyapınız ne olursa olsun maalesef kontrolü çok zor. Onun için suyun yönetiminde doğamızı, çevremizi bozmamamız gerekiyor. Bodrum’da sel baskınlarını önlemede Gökçeler Deresi’nde bir sel kapanı çalışması var. İnşallah bu yılsonuna kadar ihale edilmesini hedefliyoruz. Onun dışında 2 tane daha sel kapanı yapılması gündemde. Vatandaşlarımız bu sel konusunda önemli mağduriyetler yaşıyor. En ufak yağışta yol trafiğe kapanıyor. Dolayısıyla bunlar Bodrum’a yakışmıyor. Böyle bir konu gündeme getirildiği için dernek başkanımıza samimiyetle teşekkür ediyorum.”
Kaymakamı Yılmaz’ın konuşması sonrası panelistlerin sunumlarına geçildi. İlk sunumu yapan DSİ 213. Şube Müdürü Mehmet İskender, Bodrum Yarımadası’nın içme suyu ihtiyacı ve DSİ’nin bu konudaki çalışmaları, bundan sonra içme suyu ile ilgili yapılacak çalışmalar, Bodrum’un su taşkınları ve dere yataklarında DSİ tarafından yapılan çalışmalar konusunda bilgiler aktardı.
Bodrum Yarımadası’nın gelecekte ihtiyaç duyacağı su miktarıyla ilgili planlama çalışmalarında, ilçenin 2065 yılında içme, kullanma ve endüstri su ihtiyacının 40.55 hektometreküp olacağının hesaplandığını ifade eden İskender, bu su ihtiyacını karşılamak için Bodrum Barajı, Bozalan Barajı ve Gökçeler Barajı yapılmasının planlandığını söyledi.
Menfezden çekyat, buzdolabı, koltuk çıktı…Aliyan Deresi’nin Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nin altından geçtiği Oasis yanındaki menfezde genişletme çalışması yapılacağının bilgisini veren Mehmet İskender, sözlerine şöyle devam etti:
“Karayolunun altındaki bir menfez. Karayolları ile de görüştük. Yetersiz kesite sahip. Şu anda karayollarımız çalışmaları yapıyor. Bu menfezin ebatları büyütülecek. İhtiyaca göre yol bir miktar yükselecek. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; bu sadece buraya has bir durum değil. Tüm ülke genelinde karşımıza çıkıyor. Halkımız bütün evsel atıklarını, çöpünü, molozunu dere yatağına atıyor. Maalesef bunun da bir türlü önüne geçemedik. Aliyan Deresi’ndeki bu menfezden suyu geçirmeyip bu şekilde taşkına sebep olan unsurlardan biri, içinde kocaman bir çekyat, buzdolabı, koltuk gibi evsel eşyalar çıkması. Bunların da tıkanmaya sebebiyet vererek taşkın etkisini arttırdığı da bir gerçektir.”
Menfezler içerisinden ve dere yataklarından geçirilen boruların ve hatların da tıkanmalara sebep olduğunu söyleyen İskender, Bodrum’da birçok dere yatağının yol olarak kullanıldığını da sözlerine ekledi.
DSİ tarafından Aliyan Deresi üzerinde 2 adet, Gazderesi ve Çukurdere’de birer adet tersip bentleri yapıldığını da belirten Mehmet İskender, yine bu derelerde sel kapanı planlandığını sözlerine ekledi.
İskender’in sunumunun ardından MUSKİ’den Çevre Yüksek Mühendisi Tansel Koralay, MUSKİ’nin su ile ilgili çalışmaları ve Bodrum’daki su taşkınları hakkında konuştu.
İlk oturumun son konuşmacısı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İnşaat Mühnedisliği Bölümü Su Kaynakları Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Ceyhun Özçelik idi. Özçelik, “Bodrum’da dere yataklarının üst tarafında hem mansabında sorun var. Önce zararın yüzde 80-90’ını azaltırsınız, geri kalan yüzde 10’u, 20’si de zamanla çözülür ama burada şehrin bütün ana arteri kapalı. Bu ne demek? Hayat felç. Üst yapı ile altyapı teker teker ele almadıkça bu işin çözülmesi mümkün değil” dedi.
“Eğimli bir arazide su taşkınına sebep olana ödül vermek lazım” sözü katılımcılar tarafından yoğun alkış alan Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, “Önemli olan entegre yaklaşım. Üstyapı, altyapı. Bodrum Belediyesi işe müdahil olmak zorunda. Yol planlaması ve gelecekte şehrin yapılanmasını Bodrum Belediyesi biliyor. Hangi mahalle gelecekte ne olacak. Hangi yol ne olacak. Bunları istişareli bir şekilde yapabilirsek o yollar üzerinde altyapısını MUSKİ, üst tarafını ilçe belediyesi gerçekleştirebilir” dedi.
Panelin moderatörlüğünü yapan ODTÜ Eski Rektörü ve BODTÜM Kurucu Üyesi Prof. Dr. Süha Sevük, su taşkınlarının ülkenin birçok yerinde yaşandığını fakat Bodrum’da yaşanan taşkınların ilçenin popülaritesinden dolayı çok gündeme geldiğini söyledi.
Birinci oturumun sonunda paneli izleyenler de konuşmacılara sorularını yönelttiler.
Karaova Bölgesi’ndeki köy sakinlerinin de katıldığı panelde söz alan Muğla Çevre Platformu’ndan Güney Şirin, “Karaova ve Çamköy’de kömür yatakları açılması gündemde. Bu kömür yataklarının açılması bu havzalara zarar vermeyecek mi? Bir de Geyik Barajı’ndan su alıyoruz. Geyik Barajı’na su sağlayan dereler Yatağan’da açılan kömür yataklarıyla önü kesilmekte ve suyun akışı engellenmekte. Bu durumda suyu nereden alacağız? Arıtma tesisleri ile ilgili MUSKİ’ye de bir sorum olacak. Neden sadece biyolojik arıtma yapılıyor, kimyasal arıtma yapılmıyor. İslamhaneleri, Yakaöy ve Akyarlar’da kokudan durmak mümkün değil. Çok acil arıtma yapılması gereken yerler. Orada yaşayanlar gerçekten bu ülkenin insanı değil konumunda” şeklinde konuştu.
Panel, yapılan ikinci oturumun ardından düzenlenen kokteyl ile sona erdi. Panelde konuşulanların bir kitap haline getirileceği bildirildi.
