Bodrum Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Saruhan, “Daha Mutlu Daha Umutlu Bir Bodrum” Sloganıyla 2019 yerel seçimlerinde Bodrum Belediye Başkanlığı’na aday olmak için Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Başkanlığı’na başvurusunu yaptı.
Daha önce 10 yılı aşkın bir süre Yalıkavak Belediye Başkanlığı görevini başarıyla sürdüren Mustafa Saruhan, kendisine destek olmaya gelen parti üyeleri, çarşı esnafı ve vatandaşlardan oluşan yüzlerce kişilik bir topluluğa hitaben aday adaylığına ilişkin bir konuşma yaptı.
CHP İlçe Başkanlık Binası önünde yaptığı aday adaylığı konuşmasını; “Bodrum için, CHP için şu an benim yanımda bulunan Bodrum Belediye Başkanımız Mehmet Kocadon, Bodrum Belediyesi Meclis Üyelerimiz, geçmiş dönem görev yapan belediye başkanlarından İbrahim Çömez, Mehmet Ülkün, Mazlum Ağan, Celal Yıldızhan, CHP Kadın ve Gençlik kolları ile Bodrum Belediyesi CHP Aday Adaylarımızın tamamıyla beraber çalışmanın sözünü veriyorum. CHP ve Bodrum’un gelişmesine sizlerle birlikte katkıda bulunacağız.” diyerek sözlerini tamamlayan Mustafa Saruhan, konuşmasının ardından yanında olan herkesi bir araya getirerek fotoğraf çektirdi.
Cumhuriyet Halk Partisi Yönetimine ve parti binası önünde toplanan yaklaşık 1000 kişilik kalabalığa teşekkür ederek başladığı konuşmada Bodrum Belediyesi CHP Aday Adayı Mustafa Saruhan şunları söyledi;
“Değerli Bodrum Halkı, Basın mensupları, hoşgeldiniz. Öncelikle diğer aday adayı arkadaşlarıma başarılar diler, teşekkür ederim.
Kesintisiz 25 yıllık belediyecilik ve siyaset tecrübesi…Geçmişi Bodrum’da 200 yıla dayanan bir ailenin ferdi olarak, gençlik yıllarından bu yana Yalıkavak Belediyesinde önce zabıta memuru, daha sonra zabıta amiri olarak görev aldım. İşin mutfağında uzun yıllar hizmet ettikten sonra, doğup büyüdüğüm, atalarımın toprağında, Yalıkavak’ta, 10 yılı aşkın bir süre belediye başkanlığı yaptım. Geçtiğimiz 5 yıldır da tüm Bodrum’a ve Bodrumlular için Belediye Meclis Üyesi olarak çalışmalarıma devam etmekteyim.
Bodrum’un sorunlarını bizzat yakından görmüş, çözümler üretme şansına da erişmiş bir Bodrum’lu olarak Bodrum’a ve Bodrumlulara her zaman olduğu gibi CHP çatısı altında, CHP ilkeleri doğrultusunda, yine Belediye Başkanı olarak hizmet etmeye talip olduğumu söylemek için bugün burada karşınızdayım.
Daha mutlu, daha umutlu bir Bodrum için adayım...Sadece belediyecilik bile başlı başına mücadele gerektiren bir hizmetler bütünüyken, özellikle son 16 yılda merkezi idare tarafından demokratik ve laik yaşam tarzımıza karşı yürütülen sistemli taarruz ve müdahaleler, belediyelerin hizmet vermelerini neredeyse imkansız bir görev haline dönüşmüştür.
Yetki açmazları, ekonomik kısıtlamalar bunun en basit örnekleri. Sosyal demokrasinin son kalelerinden olan bu coğrafyada yaşam tarzımızı korumak için verdiğimiz mücadelelerden kaynaklı yorgunluğumuzu, bıkkınlığımızı sileceğimiz, daha mutlu daha umutlu bir Bodrum için aday olmak istiyorum. Herkesin kendi Bodrum’unu yaşayacağı özgür bir Bodrum vaat ediyorum.
İyi ki Bodrum’a gelmişim iyi ki Bodrum’da yaşıyorum dedirtmek istiyorum.
Kararlı olacağım…Bu süreçte sizlere vereceğim tek söz var: Kararlı olacağım!
Mazeret üretmeyen,
Çözüm odaklı,
Kolektif, katılımcı ve uyumlu,
Şeffaf ve hesap veren,
Öz kaynaklarını verimli ve etkin kullanan,
Bodrum’un marka değerini belli zümrelere değil, yine Bodrum’a ve Bodrumlulara katan,
Öncü projeler üreten, bir yönetim bir anlayışla tüm halkımı, tüm Bodrumluları kucaklayıp eşit hizmet edeceğim.
Bunların sözde olmadığını, sözde kalmayacağını; kanıtının Yalıkavak Belediye Başkanlığımdaki yönetim anlayışım ve gerçekleştirdiğim projeler ile son 6 yıldır bodrum merkezden rol çalan Yalıkavak’ın kendisi olduğu malumunuz.
Bu süreçte hepimizin gördüğü gibi partimizin Cumhuriyet Halk Partisinin siyasi ve ekonomik söylemleri çerçevesinde, tüm aday adayı arkadaşlarımızla, Bodrum’a ilişkin projelerimiz, hayallerimiz aynı. Sizlere anlatılan tüm bu projeler; partimizin ilkeleri çerçevesinde sosyal demokrat belediyecilik anlayışıyla, Bodrum Yarımadası’na yapacağımız hizmetlerin bütününü oluşturacaktır.
Ama akıl ile, bilgi ile, bilim ile, halk ile hep birlikte; olağanüstü hızla değişen Bodrum’u marka yapan tüm sektörlerinde ekonomik dengeleri ve uzlaşmayı sağlamanın mümkün olduğunu biliyorum, bunun için verebileceğim en önemli söz dirayetli olacağımdır; ekibimle birlikte elimizdeki her imkânı, her gücü bu amaçla kullanacağımızdır.
O nedenle, CHP çatısı altında, idarecisinden seçmenine, delegesinden üyesine hepinizin, hepimizin desteğiyle bu projeleri hep birlikte hayata geçirmek için sabırsızlanıyoruz. İnanıyoruz ki aynı hedef doğrultusunda hep birlikte daha ferah, ekonomik olarak refahı seviyesi yüksek bir Bodrum’da yaşamak, kısa sürede mümkün.
Geçmiş dönemde Bodrum’u başarıyla yönetmiş, Bodrum’u tanıyan değerli ağabeylerimizin deneyim ve önerilerini almak bizim için her zaman önemli olacaktır.
Bodrum Belediyesi’nin yetkileri gerçekten kısıtlı. Kanunlar değişmediği sürece bu durum bugün de böyle, yarın da böyle olacak. Burada önemli olan, yetkileri paylaştığımız, Bakanlıklar ve Muğla Büyükşehir Belediyesi ile eşgüdüm ve işbirliği içerisinde çalışmak. İsimler değişir, kim seçilirse, kim atanırsa onlarla kolektif bir çalışma yürüteceğiz. Yetkimiz yok diye seyirci kalmayacağız.
Bu yolda, muhtarlarımızın, ticaret, esnaf ve meslek odalarımızın, sivil toplum kuruluşlarımızın, derneklerimizin, kent konseyimizin ve en önemlisi halkımızın doğrudan katkısını alarak, Bodrum’un geleceğini hep birlikte şekillendireceğiz. Bilimsel ve katılımcı bir anlayışla Bodrum Yarımadası’nı hep birlikte yöneteceğiz.
Gerek parti yönetiminde gerek belediye yönetiminde ekip ruhunu çok önemsiyorum. Her kim diyorsa ki “Bodrum’u BEN yönetirim.” hata yapıyordur. Bodrum’u ancak biz, ekip olarak yönetebiliriz. Burada tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki, organizasyon yapısı güçlü, birimleri birbirleriyle koordineli çalışan ve meclis üyeleri etkin görev alan bir belediyenin üstesinden gelemeyeceği hiçbir sorun olamaz. Bu yüzden bugün burada ekip olarak karşınızdayız.
Yöntem belli. Fakat hedeflerimize ulaşmak için, Bodrum’u coğrafi, sosyal ve ekonomik olarak çok iyi analiz etmek gerekiyor. Sorabilirsiniz, “her yönetim bunu yapmadı mı?” Evet. Yaptık. Yaptılar.
Coğrafi eşiklerin nispeten stabil olması beklenir değil mi? Meteorolojik faktörler, azalan su kaynakları, ara ara değiştirilen sit sınırları, yapılaşma ile değişen morfolojik yapıyı dikkate alırsak galiba Bodrum Yarımadasında stabil kalabilen bir coğrafi eşik yok. Çünkü son on yılda, Bodrum’un sosyal yapısı, çok hızlı ve öngörülerin dışında değişti. Sosyal yapıdaki bu değişim, ekonomik ve kentsel yapıdaki beklentileri ve gelinen durum da coğrafi eşikleri dahi etkiledi.
Dolayısıyla, bu analizlerin sadece seçim dönemlerinde değil, sürekli yapılmasının önemi de ortaya çıktı. Bu sebeple ekibimiz farklı meslek gruplarından oluşuyor, farklı deneyimlere ve öngörülere sahip; böylece analitik verileri, gelişmeleri doğru değerlendirme olanağımız olacak.
Peki biz Bodrum’u nasıl görüyoruz? Nasıl görmek istiyoruz? Benim gibi Bodrum’un yerlisi olanlar, Bodrum’a gelip yerleşmiş olanlar, yazlık evleri olanlar, Bodrum’a tatil için gelen yerli misafirler, yabancı misafirler Bodrum’u nasıl görüyorlar, nasıl görmek istiyorlar? Siz değerli seçmenler, Bodrum’u nasıl görmek istiyorsunuz?
Antik dönemde bir başkent olan, sonra uzunca bir süre sıradan bir kasaba kimliğine bürünen, hatta o kadar sıradan bir kasaba ki sürgün yeri olan; 1970’lerde dünyaca ünlü bir turizm beldesi haline dönüşmeye başlayan güzide Bodrumumuzun önümüzdeki süreçte daha hangi rollere bürüneceğini belirlemek bizim elimizde…. mi acaba?
Bodrum tarihine baktığımızda, bu dönüşümlerin temelinde doğal afetler dışında sadece ekonomik nedenler olduğu aşikâr. Ekonomiyi de küresel, ülkesel ve bölgesel politikalar belirliyor. Yerleşmeleri ya ekonomileri yok ediyor ya da var ediyor, hatta marka yapıyor.
Bodrum’u sadece tarihi, denizi, kumu, güneşi marka yapmıyor. Guletleri, mandalinası gibi tarım ve sanayi mamulleri turizmle birlikte Bodrum’u marka haline getiren diğer lokomotifler.
Herkesin diline doladığı Coğrafi Marka Tescilli Bodrum Mandalinası. Sadece mandalinanın değil, bu coğrafyada yıllarca üreticisine gelir kaynağı olmuş, zeytininin, gambilya baklasının, üzümlerinin yetiştiği tarlaları ve bağları; plan kararları, sit ilanları ve yasaklarla korumaya çalışıyoruz. Niye? Sizlere soruyorum: mahsulü ekonomiye kazandırılamayan tarlayı, çiftçi niye ve nasıl ekip biçsin?
Bodrum’u marka yapan bir başka örnek; Mavi Tur! Bodrum’u turizm markası yapan en önemli unsur. Rotalarındaki koylara yapılaşma baskısı hep gündemimizde. Ama unutulan bir husus var: Mavi Tur, Bodrum Guleti ile bir bütün.
Bodrum Guleti coğrafi marka olarak tescil aşamasında. Bu guletleri üretenler onlarca yıldır bu kıyılarda, çoğunluğu babadan oğula bu zanaatı aktararak, yerel istihdam yaratarak üretimi sürdürmekte ve tüm gelirlerini bölge ekonomisine kazandırmaktalar. Böylesi önemli bir artı değer üreten sektör, yarımadada artık sadece İçmeler Bölgesinde, çok kısıtlı bir alanda, alt yapı eksiklikleri ve yapılaşma baskısına karşı mücadele vererek ayakta kalmaya gayret ediyor. Yani sadece Mavi Tur rotasındaki koylarımız değil, Mavi Tur’un binek aracı olan guletlerimiz de tehdit altında.
Geldiğimiz noktada, kendimizi sırf yamaçlardan bakınca yeşil görünsün, yeşil kalsın diye tarım arazilerini koruma noktasında buluyoruz… Sırf denize nazır uyanmak için, geleneksel ahşap yat imalat atölyelerimizi Bodrum’un dışına taşıma tartışmalarında buluyoruz..
Biz, Bodrum’u marka yapan, bu markaya katkı koyan sadece turizmde değil, tüm sektörlerde ekonomik dengeleri ve uzlaşmayı sağlamakla yükümlüyüz, bu dengeyi sağlamaya talibiz. Ekip olarak elimizdeki her imkânı, her gücü bu amaçla kullanacağız.
Mandalinasını muhafaza edecek soğuk hava deposu, sıkacak, işleyecek fabrikası olan; sadece mavi turu değil guletinin imalat prosesini dahi bir turizm faaliyetine dönüştürebilen; lokomotif sektörlerine kalifiye ara eleman yetiştiren fakültelerle dolu bir kampüsü olan; turizmcisinin, esnafının, üreticisinin, imalatçısının, Bodrum’a değer katan herkesin pastadaki dilimlerini büyüttükleri, coğrafi eşiklerini ve mimari ölçeğini koruyabilen, daha mutlu, daha umutlu bir Bodrum en önemli hedefimiz.
Ulaşım planlamasında yüksek lisans yapmakla ya da iktidar ve yandaşlarıyla aynı parti mensubu olmakla bu dengelerin sağlanamayacağı aşikar…
Değerli Bodrumlular! Artık sadece Bodrum’da yaşama değil, Bodrum için yaşama vakti. Dilerim ki, yerel seçimlerin gerçekleşeceği günün akşamında, yine burada bir kez daha hep birlikte daha mutlu, daha umutlu bir Bodrum için çalışacağımızın sözünü birbirimize veririz.”
