Kanber, bu gibi durumlarda hamaset ve polemiğin soruna çözüm üretmediğini dikkat çekerek şunları ifade etti;
“Bodrum İYİ Parti İlçe Başkanlığı olarak salgın nedeniyle vefat eden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, Ailelerine başsağlığı diliyor, şu an tedavileri süren tüm hastalarımıza da acil şifalar diliyoruz. Canını feda edercesine çalışan tüm sağlık çalışanlarımıza, asayişi sağlamakla görevli güvenlik güçlerimize ve temel sorunlarımızı çözmek için gece gündüz koşan belediye çalışanlarımıza teşekkür ederiz.
Son birkaç gündür CHP ile AKP ilçe Başkanları arasındaki polemiği üzülerek takip ediyoruz. Bodrum Hızlı nüfus artışı nedeniyle kamu hizmetlerini elde etmede çok geri kalmış bir ilçedir. Kamu hizmetleri bir zincir olup , bu hizmetlerin sunulamamasından iktidarından yerel yönetimine kadar herkes sorumludur. Devlette süreklilik esastır ve iktidar ve Yerel Yönetim hizmetler noktasında ortak akıl koordinasyonunda bulunmalıdır . Bunun sıkıntısını da bu kötü dönemde halk çekmemelidir. Bu koordinasyonu oluşturmak hepimizin sorumluluğundadır. Ancak daha önce de ısrarla beyan etmemize rağmen , zaman siyaset yapma vakti değildir!
Salgın nedeniyle vefat eden sayısı 1 de olsa 7 de olsa; bu süreçte siyaseti bir kenara bırakıp bu sayının artmaması ve salgının en hafif şekilde atlatılması için alınacak önlemlere ,en kötü senaryoya karşı yapılacak hazırlıklara ve yardıma muhtaç ailelere odaklanılması gerekmektedir.
Pandemi sürecinde siyaseti bir kenara bırakıp bütünlüğü sağlamalıyız. Zaman polemik ve kavga ederek süreci uzatma zamanı değildir. Ayrıca Sosyal medya da gördüğümüz bir konu var ki bunun bir an önce durdurulmasından yanayız. Bir şekilde yöremizde yaşayan halk ve yazlıkçı olarak evleri olan insanımız arasında bir düşmanlık oluşmaktadır. Bodrum’da yazlık evleri olup sadece yazları gelen tüm insanımız da başımızın tacıdır. Fakat bu dönem bir salgın söz konusu olup, herkesin bulunduğu yerde kalması daha doğrudur. Bizler ayrışma ve kamplaşma politikalarından uzak durmalı ve bu durumun önüne geçmeliyiz.
Bizim öncelikli dileğimiz ; İki parti arasındaki polemiğe ivedilikle son verilmesi, AKP ilçe başkanı Sn. Gökmen’in yarım kalmış Devlet Hastanesinin tamamlanması ve Alman Hastanesinin bu süreçte değerlendirilmesi için gerekli adımları atmaya öncülük etmesi, CHP ilçe başkanı Sn. Karahan’ın da ilçe bazında yapması gereken çalışmalara yoğunlaşması ve Halkımız da üzerine düşen görevi yaparak evlerinde kalmasıdır.
İlçemizde bulunan hastanelerimizin yeterli olamamasını kısa vadede çözüme ulaştırmalıyız. Geçmiş dönemde Alman Hastanesi olarak bilinen sağlık kuruluşu bildiğimiz kadarıyla bir Bankanın mülkü olmuştur ve atıl şekilde tüm alet ve ekipmanlarıyla durmaktadır. Devletimiz isterse banka ile anlaşma sağlayıp , bir hafta gibi kısa bir sürece bu hastaneyi 150 -200 yataklı bir Pandemi hastanesine de dönüştürebilir. En iyimser tahminle yeni yapılacak olan devlet hastanemiz bir yıldan önce bitemeyecektir. 200 yataklı olan yeni devlet hastanesi de ilerleyen dönemde ihtiyacı karşılamayacaktır. İleri ki dönemde iki devlet hastanemizin olması Bodrum’daki sıkıntıyı büyük oranda çözecektir. Bu sebeple tüm Kamu Kurum ve Kuruluşlarını ,Milletvekillerimizi ve Stk’ları birlik olup bir an önce, bu Pandemi döneminde , eski adıyla Alman Hastanesi olarak bilinen sağlık kurumunu bir an önce hizmete geçirmek için çaba göstermeye davet ediyorum. Bunu ancak birlik olursak başarabiliriz.
Ortak akıl ve sağduyu ile aşılamayacak hiçbir engel yoktur. Bu yolda yapılacak her türlü çalışmaya gereken tüm desteği İYİ Parti olarak vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”
