Katı atık tesisinin yapılacağı alanda toplanan Sazköy ve Pınarlıbelen halkına, Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk’ten destek geldi. Bugün Sazköy’de köylülerle buluşan Ak Partili Öztürk, Türkiye’deki tüm çevrecileri, STK’ları bölgeye davet ediyorum. Burada 4 bin ağaç kesiliyor ve tek bir STK’lı bile tek laf etmiyor. Ben bu işin peşini bırakmayacağım. Yanınızdayım” diye konuştu.
Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, beraberinde Ak Parti Bodrum İlçe Başkanı Çiğdem Demiralp ve ilçe yöneticileri ile Bodrum’un yeni katı atık depolama tesisinin kurulacağı Sazköy’e gitti. Çevrede tek bir STK temsilcisinin bile bulunmamasını eleştiren Öztürk, “Mumcular’a TOKİ’yi reva görmeyenlerin, çöp tesisine ses çıkarmıyor olması beni rahatsız ediyor” dedi.
KENT KONSEYİ BAŞKANI İLE GÖRÜŞTÜ…
Sazköy’de toplanan köylülere Kent Konseyi’nden bir destek alıp almadıklarını soran Öztürk, bölgede herhangi bir çevre kuruluşunun ya da STK temsilcisinin bulunmamasına şaşırdığını ifade ederek, Bodrum Kent Konseyi Başkanı Hamdi Topçuoğlu’nu telefonla aradı. Telefonda bir süre Topçuoğlu ile görüşen Öztürk, Kent Konseyi Başkanı’na, “Sizin bu konuyla ilgili görüşlerinizi merak ediyorum. Benim gördüğüm kadarıyla Kent Konseyi Bodrum’un her konusuyla ilgili anında toplanıp, anında görüş bildiren bir kuruluş. Bana göre Karaova’da çöp depolama tesisinin yapılması, Bodrum’a TOKİ yapılmasından daha önemli bir konu. Her konuda görüş bildiren STK’ların, buradaki bu insanların mağduriyetini görmemesi, TOKİ’yi buraya reva görmeyenlerin, Çöp tesisini reva görüyor olması beni rahatsız ediyor. İhale yapılmış. İhalenin üzerinden 20-25 gün geçmiş. Buraya makineler geldikten sonra mı görüş bildirecek Kent Konseyi? Çevrecilerin ve özellikle STK’ların belli konularda hassasiyet göstermesine rağmen, buradaki vatandaşların sağlığı konusunda sessiz kalmak bize ve size yakışmaz” dedi.
Daha sonra köylüleri ve avukatlarını dinleyen Ak Parti Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, “Şu an ihale edilen vahşi çöp depolama tesisi. Burada geri dönüşüm yok. Burada halkın köylünün talepleri göz ardı ediliyor. Biz çevreye duyarlıyız diyen tüm STK’ları yanımızda görmek istiyoruz. Şu an halk burada, muhtarlar burada, milletvekili gelmiş, basın burada ve bir tane çevreci dernek yok” diye konuştu.
Karaova’ya yapılacak çöp depolama tesisinde ayrıştırma ya da geri dönüşüm olmayacağını ve 12 trilyon harcanarak, Torba’daki gibi katı atık depolama merkezi kurulacağını söyleyen Öztürk, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz ne burada yapılacak olan tesise, ne başka yerde yapılacak tesislere karşı değiliz. Biz başkaları gibi olayı anlmaadan dinlemeden yorum yapma peşinde değiliz. Burada ne yapıldığını anlamak için geldik. Burada vahşi çöp depolama tesisi yapılmak isteniyor. Burası bin dönümlük bir alan. 4 bin tane ağaç kesilecek burada. Bir tane ağaç kesildi diye Artvin’de ortalığı velveleye verenler köylü de buradaki köylü köylü değil mi? Artvin’deki halkın doğal ortamda yaşam hakkı hak da, Mumcular’daki vatandaşımızın hakkı yok mu? Tüm STK’lara söylüyorum. Bir aydır tek kelime etmeyen çevreci dernekleri buraya davet ediyorum. Lütfen gelsinler, bu arkadaşların çilesini, mağduriyetini tespit etsinler. Ben vatandaşlarımın sonuna kadar arkasında duracağım. Kırsalda, kıraç, ağaçların kesilmeyeceği bir sürü alan var. Buradan Büyükşehir Belediyesi’ne de sesleniyorum. Mumcular’da iki üç katlı TOKİ’ye tahammül edemeyenler konut ihtiyacını karşılayacağımız için ayağa kalkan milletvekillerini de buraya bekliyorum. Mumcular’a konutu layık görmeyenler, Mumcular’a çöplüğü layık görüyorlar. Benim tepkim buna. Ne Bodrum, ne Mumcular, çöplük alanı değildir.”
Öztürk’ün konuşmalarını alkışlarla karşılayan Karaova halkı da “Burada Kuvay-ı Milliye ruhu var. Biz Karaova’da çöplük istemiyoruz” diyerek yetkililere mesaj gönderdi.
Karaova halkının avukatı Birşan Çirkin de “Büyük bir gizlilikle yürütülmüş. Hiçbir şekilde köylülerin karşı çıkışları gözönüne alınmamış. 2009’dan beri bu çalışmalar sürüyor. 18 Nisan’da ihale yapıldıktan sonra 28 Nisan’da halka duyuru yapıldı ve bilgi verildi. Burası yapılırken, ÇED’e gerek yok demişler. Ayrıca yönetmeliğe göre uyulması gereken mesafe kurallarına da uyulmamış. Burada evler var 250 metre uzaklıkta insanlar yaşıyor” diye konuştu. Ulaşım kolaylığı olduğu gerekçesiyle bölgenin seçildiğini söyleyen Avukat Çirkin, “Böyle bir tesis yapılırken sadece ulaşım değil, çevre ve insan sağlığı da göz önüne alınmalıdır. Burası tarım ve turizm bölgesi ve ÇED yapılması şart olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Sazköy Muhtarı Erdal Yapıcı ise 2009 yılından bu yana itirazlarını yaptıklarını ve resmi yollardan takip ettiklerini belirterek, “Şu anda bütün işlemlerimiz avukatta. Ama bize hiç bilgi verilmedi. Olay bitti sanıyorduk ki ihale olmuş. İhaleden bizi kimse bilgilendirmedi” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Sazköylü kadınlar asırlık ağaçlara sarılarak “Çöplük istemiyoruz”, “Ağaçlarımızı kestirmeyin” diyerek tepkilerini dile getirdiler.