“Muğla kazanacak!” sloganıyla 2019 yerel seçim çalışmalarını başlatan Mehmet Kocadon, Cumhuriyet Halk Partisi Muğla İl Başkanlığına giderek Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı başvurusunu yaptı.
Muğla ve ilçelerinden yüzlerce partili ve vatandaş da Mehmet Kocadon’a destek olmak için parti binası önünde toplandı.
İki dönem Ortakent Yahşi beldesi belediye başkanlığı, bir dönem Bodrum ilçe ve bir dönem de Bodrum yarımadası olmak üzere yaklaşık 20 yıldır belediye başkanlığı görevini yürüten Mehmet Kocadon, 2019 seçimleri için CHP’den Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığına talip oldu. Mehmet Kocadon, eşi Hülya Kocadon ile birlikte 18 Ekim 2018 Perşembe günü saat 13.30’da CHP Muğla İl Başkanlığına giderek Muğla il genelinden yüzlerce partili ve vatandaşın desteği arasında aday adaylığı başvurusunda bulundu.
CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu ve parti yöneticileri de başvuru sırasında hazır bulundu. Kocadon, adaylık başvuru dosyasını imzalayıp teslim etmesinin ardından il başkanlığında yaptığı açıklamada; “Öncelikle başkanımıza bu güzel ev sahipliği için teşekkür ediyorum. Gerçekten güzel bir mutluluk ve coşku yaşıyorum. Biliyorsunuz ben basamaklara tek tek çıkarak ve mücadele ederek geldim. Bu sefer de mücadelem Muğla için, Muğla’mızda bütün vatandaşlarımızın oyuna talibim. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine talip oluyorum. Kısmetse nasipse de olur. Allah tamamını erdirsin. Çok teşekkür ederim” dedi.
CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu da, “Mehmet Kocadon, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adaylığı başvurusunda bulundu. Kendisine bu yolda başarılar diliyorum.” şeklinde konuştu.
Başvurunun ardından Mehmet Kocadon, il başkanlığı önünde yaptığı aday adaylığı açıklamasında ise tüm Muğla halkına seslendi. Kocadon, “Sayın başkanım, değerli belediye başkanı arkadaşlarım, meclis üyeleri ve demokrasimin olmazsa olmaz olmazdı muhtarlarımız. Bugün Muğla’nın her ilçesinden her köyünden buraya gelip beni destekleyen, gönül veren yolu sevgiden geçen Muğla’mızın güzel, medeni, aydınlık yüzlü insanları, merhaba arkadaşlar. Değerli basın sizlere de merhaba. Siz bana alışık olduğunuz için bir şey demedim size çünkü 20 yıldır birlikteyiz, artık beni tanıyorsunuz. Belediye başkanlığında 20. yılıma giriyorum. Ben bu başkanlık sürecinde basamaklara hep tek tek çıkarak geldim, mücadele ederek tırnaklarımla kazıyarak geldim. Ve dünya markası olan bir Bodrum’da %50’nin üzerinde oy alan Muğla’nın en fazla oy almış belediye başkanıyım arkadaşlar. Bana oy veren bu değerli Bodrum halkına bir kez daha teşekkür ediyorum. Hepiniz biliyorsunuz ki Muğla Büyükşehir görevine talip olduğumu 2016 yılında söylemiştim. Yani bugün değil. Bugün sadece bir formaliteyi gerçekleştirdik ve başvurumuzu yaptık. Ben bu göreve talibim arkadaşlar. Niye talibim? Bodrum gibi bir yer bırakılıp da niye Muğla Büyükşehre talibim, onu merak ediyorsunuz değil mi? Bunun altında yatan tek şey; paylaşımcı ruh maalesef bu dönemde biraz eksik kaldı yani yerelin gücü mülkü yerelin araçları maalesef bir bütün olarak paylaşılamadı.
Şartları zorladık, siyasi erkeklere gittik. Yardım edin arkadaşlar dedik ama maalesef olmadı. Muğla’mız maalesef biraz bürokrasiye ve bürokratlara takılı kaldı. 10’un için biz bu göreve talip olduk. 2016 yılında açıkladık. Hatta şöyle bir ifade kullandık: Bodrum aşkımız Muğla aşkına döndü. Muğla kazanacak dedik ve Muğla’ya aday olduğumuzu sizlerle beraber açıklıyoruz. Benim bir özelliğim vardır, hepiniz biliyorsunuz; ruhu sevgiden geçen insanların buluştuğu isimdir Mehmet Kocadon. Ben onun için sadece Cumhuriyet Halk Partimizin değil bütün Muğla’da yaşayan halkımızın oylarına talibim arkadaşlar. Ve onların oylarını da alacağıma inanıyorum. Muğla’mız çok büyük ve bu büyüklüğünden kaynaklanan zaman zaman sıkıntıları yaşıyoruz. Merkezi yönetimle İşbirliği yaparak Muğla’mızın merkezi yönetimle gelecek kaynaklarını aktarmak, daha fazla gelir getirmek için her türlü mücadeleyi yapmaya söz veriyorum. Çalışacağım çalışacağım çalışacağım! Ve bizim bir dayımız vardı arkadaşlar biliyorsunuz. Damdan düşenin halini damdan düşen anlar. Ben bu damdan düştüm. Onun için burada söz veriyorum: 2019 yerel seçimlerinde seçilen her belediye başkanıma, meclis üyelerime ve muhtarlarıma elimden geldiği kadar destek olacağıma gelirlerini geri vereceğime yasaların bana verdiği yetkiye kadar söz veriyorum. Muğla’mızı seçilmişler ile yöneteceğiz. Bir daha söylüyorum; seçilmişlerle muhtarlarımızdan belediye başkanlarımıza, üyelerimize, sivil toplum örgütleri başkanlarına kadar beraber yöneteceğiz.
Bakın bugün ben bu göreve halkımın huzurunda, üyelerimin huzurunda talip oldum. Kapalı kapılar ardında hiçbir hesabım yok, kapalı kapılar ardında hiç kimseyle de bir imza atmışlığım yok. Açık ve net söylüyorum meydanlardan sokaklardan gelerek kazanacağım! Yıllar önce Muğla’ya yalnız gelmiştim kalabalık gitmiştik. Bu sefer kalabalık geldim ve burada kalacağım. Ve o gün Muğla sokaklarında balkonlarda bana el sallayan vatandaşlara, Kocadon diye sokakta bağıran arkadaşlarıma, Muğla halkına bir defa daha teşekkür ediyorum 2012 yılında bana gösterdikleri sevgi ve saygıdan dolayı. Çok güzel bir hava bugün ve biraz da size kendimden bahsetmek istiyorum. Sizler hani bazen diyorlar ya kendini beğenmiş artist narsist başkan diye! Yok böyle bir şey arkadaşlar. Yeter ki beni biraz tanıyın, yeter ki biraz yaklaşın bana. Bir daha söylüyorum: yolu sevgiden geçen insanlarla gönül birliği yapmaya her zaman açığım. Biz ellerimizi uzattık, tutanlar bazen oldu bazen ise olmadı şimdi Muğla halkına kucağımı açıyorum. Gelin arkadaşlar gönül birliği için barış için huzur için. Halk ve seçilmişlerle paylaşım için doğru adres Cumhuriyet Halk Partisi ve Mehmet Kocadon’dur, arkadaşlar. Tabi bazı arkadaşlarımızın kafasında soru işaretleri olabilir… Bu başkan kıyıdan geliyor, kırsalda ne yapacak diye. Kırsal da kıyı da; bizim için hepsi birdir. Biz bir zincirin halkaları gibi birbirimizle iç içe girmiş bir Muğla’yız ve biz birbirimizin ekonomisine müthiş katkı sağlıyoruz.
Ben biliyorsunuz ki Bodrum’a tek başına arkadaşlarımla birlikte tanıttım, bir marka yaptım ve Muğla’mızı da öyle bir marka yapacağım ki dünyada ilçeleriyle beraber. Kırsalımız da kıyımız da ekonomik güce sahip olacak ve ekonomik gücün getirdiği huzur birlik beraberlik ve dostluk gelecek Muğla’mıza. Tabi bu süreçte bir şeyleri de söylemek istiyorum size: ben aslımı asla inkar etmedim, nereden geldiğimi biliyorum. Zaman geldi çift sürdüm, mandalina gibi çapaladım; zaman geldi zeytin silktim çobanlık yaptım. Tabi bu süreçlerden geçerken 1983 yılındaki değişim ile turizm başladı. Turizm aslında 1960’lı yıllarda başlamıştı, 1980’li yıllardan itibaren zirveye ulaştı. Biz de aile olarak turizm ile uğraşmaya başladık. Yani açık ve net söylüyorum; köyümün halini de anlarım Bodrum gibi Fethiye gibi Marmaris gibi kıyılarımızın halinden de anlarım. Bir defa daha söylüyorum, ben sizin içinizden biriyim. Bizim yolumuz Ata’mızın yoludur, Ata’mızın gözündeki ışığın yoludur. Bunu hiçbir zaman unutmayın. Bu güzel partim beni bu göreve uygun görürse sizlerle beraber en yüksek oy oranıyla garanti veriyorum birlik ve beraberlikle tüm Muğla’yı kucaklayacağım. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sağ olun var olun.” dedi.
