Arena Bodrum Haber – 11 Haziran 1868’de bir grup idealist doktor “Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti”ni kurdu. Cemiyet 1877 yılında “Osmanlı Hilali Ahmer Cemiyeti” adını aldı. 1923 yılında “Türkiye Hilali Ahmer Cemiyeti” adını alan kuruluşun adı, 1935 yılında ise “Türkiye Kızılay Cemiyeti” oldu. Kuruluşa “Kızılay” adını büyük önder Atatürk verdi. Kızılay, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı’dan miras olarak aldığı pek az kurumdan biriydi.
Bölgesinin en büyük, dünyanın ise sayılı insani yardım kuruluşlarından olan Türk Kızılay, Uluslararası Kızılhaç Kızılay Dernekleri Federasyonu’nun en aktif üyesi olmasının yanı sıra Federasyon Başkan Yardımcılığı görevini de yürütüyor.
Kızılay, Osmanlı-Rus Savaşı’ndan Kıbrıs Barış Harekâtı’na kadar geçen sürede, Türkiye’nin taraf olduğu tüm savaşlarda, cephe gerisinde kurduğu hastaneler, hasta taşıma servisleri, donattığı hastane gemileri, yetiştirdiği hemşireler ve gönüllü hasta bakıcılar aracılığıyla savaş alanında yaralanan ve hastalanan yüz binlerce askerin yardımına koştu.
1.Meşrutiyetin ilanından sonra İstanbul’da görülen büyük kolera salgınından bu yana, yurdumuzda meydana gelen doğal afetlerde ihtiyaç sahiplerinin bakımını, yerleşim ve beslenmelerini sağlayan Kızılay, koronavirüs salgınından etkilenenlere de yardımlarıyla destek oldu.
1957 yılında kan merkezlerini kurmaya başlayan ve 2005 yılında Güvenli Kan Temini programını hayata geçirdiği günden bu güne kan bağış oranını artıran Kızılay, ülke geneline yayılmış hizmet birimlerinde görevli yaklaşık 3 bin 500 personel ile 300 noktada kan bağışı alıyor. Her gün 1500 hastanenin kan bileşeni ihtiyacını karşılayan Kızılay, Türkiye’nin yıllık kan ihtiyacının tamamını gönüllü ve güvenli kan bağışçılarından sağlamayı hedefliyor. İlik nakli ve kök hücre tedavisi bekleyen hastalar için de 2013 yılından bu yana Sağlık Bakanlığı ve Türk Kızılay iş birliğiyle “Türkök Projesi” yürütülüyor.
Koronavirüs salgını döneminde İmmün Plazma Yöntemiyle Tedavi de katkılar sağlayan Kızılay, bu tedavi yönteminin yaygınlaşması, toplumumuz tarafından benimsenmesi için çalışmalar yaptı. Kızılay, binlerce hastanın bağışlanan immün plazmalarla iyileşmesine katkı sağlarken yaşanabilecek yeni salgın dalgalarına yönelik de biobankalar oluşturdu.
Kurulduğu ilk günden bu yana bilgi, deneyim ve operasyonel güç bakımından kendini donatan, insani yardım serüveninde baş aktör olarak yer alan Türk Kızılay’ın, bugün 9 Bölge Afet Yönetim Merkezi, 19 Yerel Afet Yönetim Merkezi, Acil Haberleşme Sistemleri, tam donanımlı haberleşme araçları ile olası bir afete en geç 2 saat içinde ulaşma kabiliyeti, yüzbinlere acil barınma ve beslenme imkânı verebilecek kapasitesi bulunuyor.
Toplumsal dayanışmayı sağlamak, sosyal refahın gelişmesine katkıda bulunmak, yoksul ve muhtaç insanlara barınma, beslenme ve sağlık yardımı ulaştırmak gibi önemli görevler üstlenen ve birçok konuda da öncü olan Türk Kızılay; sağlık, sosyal yardım, gençlik ve eğitim alanlarında da hizmetler sunuyor.
Kızılay, yardım elini ülke sınırlarının dışına da uzatıyor. Balkanlar’dan Orta Asya’ya, Orta Doğu’dan Afrika’ya, Güney Asya’dan Kafkaslar’a kadar dünyanın neresinde bir insan acısı varsa onu dindirmek için çaba gösteriyor. Uluslararası arenada gerçekleştirilen bu yardım çalışmaları Türkiye’nin tanıtılmasına da kuşkusuz büyük katkı sağladı.
Bugün Suriye’de, Irak’ta, Somali’de, Endonezya’da, Yemen’de, Gazze’de ve daha birçok ülkede başarılı insani yardım operasyonu yürüten Türk Kızılay, ülke sınırları içinde ise her yıl milyonlarca insana yardım eli uzatmayı sürdürüyor
Ülke genelindeki şubeleri, temsilcilikleri, yüz binlerce üyesi ve gönüllüsü ile Türk Kızılay, tüm bu çalışmaları yardımsever halkımızdan aldığı güç ile gerçekleştirdi ve gerçekleştirmeye devam ediyor.