Bodrum’da yapılacak İslam Tanıtım merkezi ile ilgilide açıklama yapan Bodrum İlçe Müftüsü Dr. Ali Ünal; Geçtiğimiz günlerde hamd olsun ilk kazmayı vurduk bazı çevreler bu tesisimize karşı olsa da inşallah en geç 3 yıl içerisinde bitirmeyi planlıyoruz. Burada yapılacak tesisi hem eğitim hem de kültür merkezi konumunda Amerika’da yapılan tesisi ile aynı özeliklere sahip çok kişi tarafından bu tesisin maliyeti nasıl karşılanacak denildi. Buradan ifade etmek istiyorum toplam maliyeti 30 milyon TL nasıl toplanacak bu para denildiğinde bir hayır sever vatandaşımız bu tesisi yapmak için gönüllü oldu ve kaç liraya mal olacaksa kendisinin karşılayacağını ifade etti hamd olsun bu konuda bir sıkıntımız yok ifadelerini kullandı.
Bodrum İlçe Müfütülüğünce Herodot Kültür Merkezinde Bodrum’da 18 kurs’da toplam eğitim gören 450 öğrenci için yıl sonu etkinliği düzenledi. Bu yıl ilk kez açılan 4-6 yaş Kuran Kursu öğrencilerinin hazırladığı gösteriler duygulandırdı. Herodot Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe Bodrum İlçe Müftüsü Dr. Ali Ünal konuşmacı olarak karılan Diyanet İşleri Başkanlığı Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanı Doç. Dr. Huriye Martı Şube Müdürü Ercan Kaya din görevlileri öğrenci ve velileri katıldı.
İmam hatip Muhammet Şirin’in okuduğu Kuranı Kerim Tilaveti ile başlayan programda Açılış konuşmasını yapan Bodrum İlçe Müftüsü Dr.Ali Ünal eğitimin önemine dikkat çekerek etkinlikte emeği geçenlere teşekkür etti. Müftü Ünal Bodrum yarımadasında toplam 18 Kuran Kursun’da 450 öğrencinin eğitim gördüğünü gösterilen bu ilgiden dolayı mutlu olduklarını ifade ederek. Bu yıl ilk kez uyguladığımız 4-6 yaş Kuran kursumuz da Allaha şükür güzel bir atmosfer yakaladık. Buradan bu minik öğrencilerimizin ailelerine ve hoclarımıza çok teşekkür ediyorum. Müftülük olarak hizmet eğitimlerine ara vermeden gayretle devam ediyor ve din gönüllülerinin bu kurslardan memnun olduğunu görüyorum. Verimli olduğunu gördüğümüz bu kurslarımız devam edecek
İLK KAZMAYI VURDUK
Bodrum’da yapılacak İslam Tanıtım merkezi ile ilgilide açıklama yapan Ünal; geçtiğimiz günlerde hamd olsun ilk kazmayı vurduk bazı çevreler bu tesisimize karşı olsa da inşallah en geç 3 yıl içerisinde bitirmeyi planlıyoruz. Burada yapılacak tesisi hem eğitim hem de kültür merkezi konumunda Amerika’da yapılan tesisi ile aynı özeliklere sahip çok kişi tarafından bu tesisin maliyeti nasıl karşılanacak denildi. Buradan ifade etmek istiyorum toplam maliyeti 30 milyon TL nasıl toplanacak bu para denildiğinde bir hayır sever vatandaşımız bu tesisi yapmak için gönüllü oldu ve kaç liraya mal olacaksa kendisinin karşılayacağını ifade etti hamd olsun bu konuda bir sıkıntımız yok ifadelerini kullandı. 4-6 yaş Kuran kursu öğrencilerinin hazırladığı program duygu dolu anlar yaşattı. 4-6 yaş kuran kurs öğrencileri ayet şiir ve ilahiler okuyarak salonda bulunanların bol alkışını aldı ve çoğu katılımcı göz yaşlarını tutamadı. Öğrenciler tarafından ayet hadis,ve peygamberlerin ismi okundu.
Öğrenciler tarafından topluca Hadis ve Peygamberlerin ismi okunmasının ardından Kabe maketi eşliğinde tavaf yapıldı yapılan gösteriler ardından Diyanet İşleri Başkanlığı Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanı Doç. Dr. Huriye Martı tarafından din ve kadın konulu konferans verildi.
Doç .Dr. Hüriye Martı Çağlar boyu zihinleri yönlendiren olumsuz kadın imgesi, Allah Resûlü’nün tebliği ile olumlu bir anlama doğru evrilmiştir. Hz. Âdem’in cennetten çıkarılışını eşinin hatasına bağlayan,1 dolayısıyla dünyadaki ilk adımdan itibaren kadını erkeğin yanında değil karşısında konumlandıran bir inanış, öncelikle Kur’ân tarafından reddedilmiştir. Hz. Âdem’i aldatanın Şeytan olduğunu ısrarla yineleyen Kur’ân,2 iki eşin Şeytan’a birlikte kandıklarını ve hatayı birlikte işlediklerini,3 sonuçta da birlikte cezalandırıldıklarını4 anlatmaktadır. Yaratılışa kadar uzanan böyle bir aslî günah suçlamasının önüne geçmekle Kur’ân, kadının hangi konumda var edildiğini doğru olarak anlamamıza da imkân hazırlamaktadır.
Hz. Peygamber’in (sav) kadının konumu hakkında genel çerçeveyi belirleyen değerlendirmelerine geçmeden önce, onun sünnetinde bu konumun tedirginlik veren bir boyut taşımadığına dikkat çekmek isteriz. “Bana dünya nimetlerinden kadın ve güzel koku sevdirildi. Namaz ise, gözümün nuru kılındı.” 5 diyen bir Peygamber, kadının Allah (cc) ile erkek arasında bir engel değil, bir bağ olduğuna işaret etmektedir. Dinin doğru anlaşılması ve yaşanması noktasında kadının yaratılışı gereği özel imkânlar oluşturduğunu söyleyen de yine Hz. Peygamber’dir: “Allah, kime iyi huylu bir hanım lütfetmişse, ona dininin yarısında yardım etmiş demektir. Artık diğer yarıyla ilgili olarak da Allah’a karşı kendisine çeki düzen versin.”
Kadın, soyun devamlılığını mümkün kıldığı, günlük gereksinimleri karşılamada özveri ile çalıştığı, erkeğin yaşamını kolaylaştırdığı ve onun tekâmülüne imkân hazırladığı için mi değer taşır? Yoksa değerini, insan oluşundan ve bununla bağlantılı bir misyon yüklenişinden mi alır? İnsan gerçekliğinin kadın ve erkek olarak iki farklı ama birbirini tamamlayan boyutta yaratıldığını hatırlayarak soruyu yeniden şekillendirmek gerekirse; kadını dikkate almadan insan hayatını okumak, insanı anlamlandırmak ve onun varoluşsal-teolojik dünyasını kavramak ne kadar mümkün olabilecektir? İşte bu noktada, Allah Resûlü’nün kadını tanımak ve tanıtmak üzere attığı adımları, sadece haklar ve sorumluluklar ilişkisi üzerinden okumanın yetersizliği ortaya çıkmakta; insanın bütünlüğü ve amacı düzeyinde bir bakış açısı olmaksızın kadının konumunu kavramak imkânsızlaşmaktadır. İnsan hayatını ve temel dinî metinleri anlarken kadının kendine özgü bir anlam alanı oluşturduğu ve böyle bir alanın başka hiçbir varlık tarafından doldurulamaz bir nitelik taşıdığı gözden uzak tutulmamalıdır.
Yeniden yaratılışın başlangıcına baktığımızda Allah’ın, insana atıfta bulunarak, meleklerine “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım” 7 buyruğunda ve insanları “yeryüzünün halifeleri” kıldığına dair âyetlerinde 8 herhangi bir cinsiyetten bahsetmediğini görürüz. Bu, hem erkeğin hem de kadının Allah’ın rızasına uygun bir biçimde dünya hayatını şekillendirmekle görevlendirilmiş olduğu anlamına gelmektedir. Halife sıfatıyla yaratılmış olması, kadının değerini bizzat kendi varlığından alması için yeterlidir. Bir başka deyişle İslâm, kadına erkek üzerinden ya da erkek dolayımında değer vermeyi değil, insan merkezli düşünerek yaklaşmayı tavsiye etmektedir. Kur’ân’ın, kadın ve erkeğin aynı davranışı sergilediklerinde aynı karşılığı alacaklarını, yani mükâfatta da cezada da birbirlerine denk olduklarını belirtmesi; her ikisinden de aynı iffetli duruşun beklendiğini, buna karşılık Allah katındaki önceliğin ise, cinsiyet ve benzeri özelliklere göre değil takva duygusundaki derinliğe göre elde edildiğini ifade etmesi, hep bu ilkeyi güçlendirir niteliktedir. “İman eden erkekler ve iman eden kadınlar birbirlerinin dostudurlar” Allah Teâlâ, “Münafık erkekler ve münafık kadınlar birbirlerindendir.” diye başlayan âyetlerde ise, kötülükte işbirliği yaptıklarında cehennemde de bir arada ceza göreceklerini ve aynı lâneti hak edeceklerini haber vermektedir.dedi. konfreansın ardından Bodrum İlçe Müftüsü Dr. Ali Ünal tarafından Doç Dr Huriye Martı’ya çiçek takdim edildi.
Daha sonra Kuran kurslarında eğitim gören kursiyeler arsında tyarışmada dereceye giren kurs öğrencilerine altın Kuranı_ı Kerim ve kitaplardan oluşan hediye takdim edildi.
Bodrum Yarımadasında yapılan Kuran kursları arası bilgi yarışmasında birinci Gündoğan, ikinci Merkez üçüncü İslamhaneleri dördüncü Bitez Kuran kurs öğrencileri hediyeler verildi.