arena haber arena bodrum haber arena bodrum gazetesi bodrum haber bodrum haberleri bodrum gazeteleri bodrum yerel haber bodrum güncel haber bodrum gündemi bodrum haber siteleri bodrum kent haberleri bodrum sağlık bodrum eğitim bodrum asayiş bodrumspor bodrum güncel bodrum yerel gazeteleri bodrum belediyesi bodrum kaymakamlık bodrum devlet hastanesi bodrum kültür sanat haberleri bodrum ekonomi bodrum turizm bodrum gazeteleri
DOLAR
34,5363
EURO
36,1970
ALTIN
2.964,09
BIST
9.367,77
Bodrum Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bodrum
Hafif Yağmurlu
16°C
Bodrum
16°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Yağmurlu
14°C
Cumartesi Açık
6°C
Pazar Açık
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
12°C

ALDAN VE ÜSTÜNDAĞ BkMM’DE KONUŞTU…

ALDAN VE ÜSTÜNDAĞ BkMM’DE KONUŞTU…
5 Mart 2017 13:45
A+
A-

Bodrum Küçük Millet Meclisi (BkMM) Mart ayı toplantısında, referandum süreci ve anayasa değişikliği konuları görüşüldü

Bodrum’da gazeteci-yazar Ayhan Ongun’un yönetiminde gerçekleşen Bodrum Küçük Millet Meclisi toplantısı, Cumhuriyet Halk Partisi Muğla Milletvekilleri Akın Üstündağ ve Ömer Süha Aldan’ın konuşmacı olarak katılımı ile yapıldı. Toplantıya, CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, sivil toplum örgütü temsilcileri ve Milas’dan ve Bodrum’dan görevinden ihraç edilen iki  Eğitim-Sen üyesi öğretmen ile  vatandaşlar katıldı. Anayasa değişikliği ve referandum sürecinin masaya yatırıldığı toplantıda, Milletvekilleri Üstündağ ve Aldan, önce vatandaşların görüşleri ve sorularını dinledi. Vatandaşların görüşlerini ve sorularını not alan vekiller, daha sonra açıklamalarını yaptı.

 

Muhalefet partisi olarak görevinden ihraç edilen öğretmenler, akademisyenler ve diğer insanlar ile ilgili çalışmaları olup olmadığını soran bir katılımcıya Aldan, “Yıldırım Kaya Bu işle özel olarak ilgileniyor, hukukçularla ben ilgileniyorum. Dursun Çiçek arkadaşımız asker olan kişiler ile ilgileniyor. Elimizden geldiğince çaba gösteriyoruz. Ne gerekiyorsa hükümet kanadı ile de görüşmelerimiz devam ediyor. Avrupa Birliği nezdinde de çok tepkiler oluşmaya başlayınca yeni bir komisyon oluşturdular mağdurlarla ilgilenmek üzere. Üç tanesi hukukçu 7 tane üyeden oluşan. Fakat onları bir türlü hayata geçiremediler. O komisyon bir türlü hayata geçemedi. Şu anki yaptığımız başvurularda da hep o komisyona atıfta bulunuyorlar. Son olarak bu akademisyenlerin ihracı çok yankı yarattı çok ses getirdi. En son bir pilot bölge tayin etmişler Muğla’yı ve bir deneme yaptılar. Muğla’da bazı Eğitim-Senli arkadaşları il dışına sürme yönünde bir karar almışlar. Fakat biz uyandık, arkadaşlar uyardılar ve biz vali bey ile görüştük. Böyle bir şeye izin veremeyeceğimizi söyledik. Vali bey gerekli yerlere aradı ve bunu geri çektiler. Örgütlü eğitimciler Türkiye’de hala ses getiriyor ve bunu kısmak istiyorlar. Bu konuda duyarlıyız ve ciddi anlamda takip edeceğiz” dedi.

“ORTAK DEĞERİ HEPİMİZ ORTAKLAŞA YOK ETTİK”
Bir katılımcının ortak bir değer olmadan anayasa değişikliğinin yapılmasının mümkün olmayacağını söylemesi üzerine Aldan, “Ortak değeri hepimiz ortaklaşa yok ettik. Bence burada hepimizin sorumluluğu var. Ama belli bir anda çoğu zaman bu iktidar insan kitle kitlenizi müthiş derecede büyüledi. İş başına geldi üç şey ile uğraşacağım dedi. Yasakları kaldıracağım dedi, Avrupa Birliğine üye olmak için her türlü çabayı göstereceğim dedi ve o noktada Türkiye’nin yerleşik bir ortak değerler manzumesi vardı. Dediler ki ortak değerleri tarihe gömelim yerine herkes şunu düşündü benim değerim ortak değer olur diye hayal etti. AKP aslında beyinlerde bir koalisyon oluşturdu.  Öyle bir noktaya getirdiler ki bu ülkeyi değersiz kıldılar. Evet bu ülkenin bugün ortak bir değeri yoktur. Ama bunu yakalamak elimizde şimdi var işte demokrasiye hukukun üstünlüğüne sahip çıkmak. Bence ortak değerimiz bu olmalı. Onun için de parlamenter sistemimizde iyi kötü sahip çıkacağız. Bence yola buradan başlayacağız. Eğer 16 Nisan’da biz o Hayır oyunu alabilirsek işte Türkiye’nin ortak değeri o olacaktır. Biz demokrasi ile yönetilmek istiyoruz. Biz tek adam istemiyoruz. Biz başına buyruk her dediğini yapmaya kalkışan bir zihniyeti istemiyoruz. Madem anayasalar toplumsal sözleşmelerse bu toplumun sorunlarını gidermekte de ortak duygu içinde olmalıyız” dedi.

“GERİLİMDEN EVET OYUNU DAYATANLAR FAYDALANACAK”
Referandum sürecinde çok dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Aldan, “Gerilimden yararlanma çorbası var. Kutuplaşmak bizim için en büyük dezavantajdır. Hayır oyunu düşünenler hiç kimseyle kavgalı olmamalıdır Evet düşüncesinde olanlar da bu ülkenin bir insanı bu şu anki yönetimin oylaması değil. Bu torunlarımıza bırakacağımız bir miras. O anlamda gerilimden Kesinlikle evet oyunu dayatanlar yaratacaktır Evet oyu verenler demiyorum dayatanlar. İster evet oyu versin ister hayır oyu versin insanların mutlaka sandık başına gitmesi lazım. Çünkü biz torunlarımıza vereceğimiz mirasın kararını vereceğiz. Eğer hayır oyu verirsek yeniden bu bahçeyi düzenleme olanağımız olur. Evet oyu geldiği zaman Türkiye bir seçime gidecek bu belli. O zamana kadar ne olacak 2000 dolayında yasa değişecek bu Türkiye’nin önümüzdeki iki yıl içerisinde yapısal hiçbir şeye el sürmemesi demek” dedi.

“BU TAMAMEN BİR HİLEDİR”
Daha sonra konuşmasına başlayan Akın Üstündağ ise, “Diyorlar ki yargıtayı değiştirmiyoruz, danıştayı değiştirmiyoruz, Anayasa Mahkemesi’nin değiştiremiyoruz. Bu tamamen bir hiledir. Çünkü Yargıtay’ın üyelerinin tamamını HSYK seçiyor. Yargıtay Cumhuriyet başsavcısını Cumhurbaşkanı seçiyor. Yargıtay Cumhuriyet başsavcı vekilliğini Cumhurbaşkanı seçiyor. HSYK’ya sahip olarak dolaylı yönden yargıtaya da hakim olmuş oluyor. Danıştay üyelerinin 4’de 3’ünü HSYK seçiyor de birini de Cumhurbaşkanı seçiyor anayasa mahkemesinin de 15 üyesinin 12’sini dolaylı olarak Cumhurbaşkanını seçiyor. Yani sonuç olarak bir yargı sistemini HSYK üzerinden tamamen bir kişinin hegemonyasına girmiş oluyor” dedi.
Partili Cumhurbaşkanı konusuna da değinen Üstündağ, “Cumhurbaşkanı partili olduğu zaman Türkiye Büyük Millet Meclisi içerisindeki milletvekillerini belirleme noktasına geliyor. Bu Partili Cumhurbaşkanlığı hem yargı üzerinde bir hegemonya oluşturuyor dolaylı olarak hem de yasama organı üzerinden meclis üzerinde bir hem belirleyici bir güç hem de yönlendirici bir güç haline geliyor. İşte burada partili cumhurbaşkanlığı olmasa sistem belki bu kadar zehirlenmeyecek. Çok kötü bir sistem ama bu sistemin her tarafını zehirleyen bir unsur partili cumhurbaşkanlığı sistemi” dedi.

“BİZLERE DÜŞEN GÖREV ÇOK”
Muhalefet partisi olarak referandum sürecinde üzerlerine düşenleri de anlatan Üstündağ, “Bizlere düşen görev çok yanı başımızdaki alışveriş yaptığımız bakkalı, komşumuzu, iş arkadaşlarımızı toplumun temas edebileceği ve bu imkanları olan bütün herkese ulaşıp bunları anlatmamız gerekiyor. Daha kısa ve sade anlatmamız gerekiyor. Bunu anlattığımız zaman vatandaşımız kesinlikle evet vermiyor.  Tek adamı getirme noktasını kısaca anlatıldığı zaman çeşitli örneklerle çok etkili olduğunu görüyorum” dedi.

“İNSANLAR UMUTSUZLUĞA OY VERMEZ”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaptığı kampanya ve kampanya yöntemlerinin Ak Parti’yi ciddi anlamda sıkıştırmış durumda olduğunu belirten Üstündağ, “Alışılagelmiş bir CHP propagandası yapmıyoruz. Bütün toplum kesimlerini içine alan bu konunun sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir problemi olmadığını, herkesi ilgilendiren bir konu olduğunu ortaya konarak çalışıyoruz. Parti kampanyası dışında bir halk kampanyası şeklinde yürütüyoruz. Kampanyanın olumsuz renkler içermemesi ve devamlı umuda yönelik olması çok önemli. Çünkü insanlar umutsuzluğa oy vermez. Hep umuda oy vermek ister. Biz burada yeni bir gelecek inşa etmeyi vatandaşımıza izah etmeye çalışıyoruz” dedi.

“MİTİNG GİBİ TOPLANTI YAPMIYORUZ”
CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen ise, ilçe örgütü olarak yaptıkları çalışmaları anlatarak, “Biz toplu bir yürüyüş yapmıyoruz. Kadınlarımız sokak sokak dolaşıyor ev ev dolaşıyorlar. Analiz yaptık Bodrum’da bizim oyumuzun daha az olduğu AKP’nin bizden biraz daha fazla olduğu sokaklara giriyoruz. Belki bunlar toplumda hissedilmiyor olabilir ama biz kahvelerde miting gibi toplantı yapmıyoruz bütün kahveleri dolaşıyoruz” dedi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.