Arena Bodrum Haber – 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın on ikinci duruşmasına sanık Cemal Metin Avcı, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Tutuksuz yargılanan Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.
Gültekin’in annesi Şefika Gültekin duruşmada yer alırken baba Sıddık Gültekin ise adliye binasında bekledi.
Mahkeme heyetinin yerini almasıyla başlayan duruşmada, sanık Mertcan Avcı birleştirilen dosyada yeni açılan dava ve iddianameye karşı savunmasını yaptı.
Daha önce verdiği savunmaların geçerli olduğunu ifade eden Avcı, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirtti.
Olayla ilgisi olmadığını savunan Avcı, beraatını talep etti.
Mahkemede, Adli Tıp Kurumundan müzekkereye gelen cevap okundu. Raporda, Gültekin’in yangına ne kadar maruz kaldığı ve ölüm saatinin ne zaman olduğunun belirlenemeyeceği ifadesi yer aldı.
Cemal Metin Avcı ise duruşmada söz alarak, 20 Temmuz gecesi mekan sahibi K.M’nin whatsapp yazışmalarını paylaşarak bu yazışmalarda maddi gerçeğin ortaya çıkabileceğini savundu.
Avcı’nın avukatı Ali Abdullah Erinan ise müvekkilinin önemli bir hususu delilleri ile mahkemeye anlattığını iddia etti.
Erinan, tanığın huzura getirilerek dinlenilmesini, elindeki belge ve bilgileri mahkemeye sunması gerektiğini ifade ederek, “Bugüne kadar dosyaya 3 adli tıp raporu girdi ve bu raporların hepsinde çelişki var. Adli Tıp Kurumundaki heyetin SEGBİS ile mahkemeye bağlanmasını talep ediyoruz.” dedi.
Erinan, daha önce duruşmada ifade veren Mehmet Yusuf Özten hakkında da yalancı tanıklıktan suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.
Gültekin ailesinin avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu ise delillere ilişkin beyanında, dokuz celse boyunca sunulmayan evrakın bu celse sunulmasının inandırıcı olmadığını, bunun da bir tasarlama olduğunu savundu.
Adli Tıp raporlarına yapılan itirazların da yersiz olduğunu savunan Koçoğlu, son gelen raporların üst kurul raporları olduğuna dikkati çekti.
Anne Şefika Gültekin ise kızını hayattan koparanların en ağır cezayı almasını istediğini, bunun için adalete güvendiklerini söyledi.
Cumhuriyet Savcısı mütalaasında, Cemal Metin Avcı’nın “canavarca hisle eziyet çektirerek ölüme sebebiyet vermesi” nedeniyle ağırlaştırılmış müebbet hapisle, Mertcan Avcı hakkında ise olay yerine gelip yangını gördüğü ve bir süre olay yerinde olduğu, savunmasının inandırıcı olmadığı, savunmalarının çeliştiği ve iştirak suçunu işlediği gerekçesiyle tutuklamasını ve sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, ara kararında, sanık Cemal Metin Avcı’nın tutukluluk halinin devamına, Mertcan Avcı’nın tutuklanmasına ilişkin talebin reddine, uygulanan adli kontrol tedbirlerinin devamına hükmetti. Heyet, sanıklar Ayten ve Selim Avcı, Eda Karagün ile Şükrü Gökhan Orhan’ın tutuklanmasına ilişkin taleplerin reddine, sanıkların mütalaaya ilişkin savunmalarını hazırlamak üzere gelecek celseye kadar süre verilmesine karar vererek duruşmayı 20 Haziran’a erteledi.
Duruşma öncesi Muğla Adliyesinin önünde toplanan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve bazı kadın derneklerinin üyeleri, Pınar Gültekin’in fotoğrafları ile kadın cinayetlerini protesto etti.
Gültekin ailesinin avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu, duruşma sonrası adliye önünde yaptığı açıklamada, gelinen aşamada duruşma savcısının dosya hakkındaki tüm görüşlerini açıkladığını, Cemal Metin Avcı ve Mertcan Avcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istediğini, sanığın annesi, babası, eski eşi ve iş ortağı hakkında ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunduğunu kaydetti.
Bu celse sanık ve müdafilerinin yeni delilleri olduğu iddiaları bulunduğunu hatırlatan Koçoğlu, bunların yargılamayı uzatmaya yönelik çabalar olduğunu, bu nedenle itiraz ettiklerini ve mahkemenin de itirazlarını kabul ettiğini dile getirdi.
Koçoğlu, 20 Haziran’daki duruşmada yeni bir gelişme olmaması durumunda karar çıkmasını beklediklerini ifade etti.
Gültekin ailesinin avukatlarından Kübra Deniz Çelik ise Avcı ailesinin Cemal Metin Avcı’nın cinayeti itiraf etmeden önce avukatla görüştüğünü, suç delillerini gizlediğini, avukatlarıyla yaptıkları uzun konuşmaların da bunun açık göstergesi olduğunu iddia etti.
Meslektaşlarının daha önce duruşmaya gelerek tanıklıktan çekilme hakkını kullandığını hatırlatan Çelik,”Bu sebeple onun beyanına başvuramadık. Savcılığın son verdiği mütalaa bizim yargılamanın başından beri bu cinayetin tek başına işlenemeyeceğine dair iddialarımızı destekler nitelikte. Cemal Metin Avcı, Pınar Gültekin’i katletti. Bunu tek başına yapmadı. Bizim açımızdan mütalaa çok yerinde oldu. Umuyoruz ki adalet tecelli eder ve mütalaadaki şekilde ceza alırlar.” diye konuştu.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz 2020’de Akyaka Mahallesi’nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Ailesinin Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin’i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.
Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de deliller ortaya konunca bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin’i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmiş ve tutuklanmıştı.
Cemal Metin Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı da soruşturma çerçevesinde telefon sinyallerinin ağabeyiyle aynı zaman diliminde olay yeri ve yakınlarında tespit edilmesi üzerine jandarma ekiplerince gözaltına alınmış, “delil karartmak” suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Cemal Metin Avcı’nın “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı’nın da “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. Yargılama sürerken Mertcan Avcı’nın tutuksuz yargılanmasına karar verilmişti.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ek iddianamede ise sanık Avcı’nın anne ve babası ile eski eşinin de aralarında olduğu bazı yakınlarının suç delillerini yok edip gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğu kanaatiyle ayrı ayrı cezalandırılmaları istenmişti.
Yargılama sırasında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca “canavarca hisle eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme suçuna iştirak” suçundan Mertcan Avcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince savcılığa iade edilmişti.
Başsavcılığın itirazını kabul eden üst mahkeme, Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesinin “iddianamenin iadesi” kararının kaldırılmasına ve evrakın gereğinin yapılması için Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesine iadesine hükmetmişti. Üst mahkeme, verilen karar kesin olduğundan kanun yollarına başvurma olanağının da bulunmadığına oy birliğiyle karar vermişti.
Pınar Gültekin’in annesi Şefika Gültekin hakkında da duruşmada söylediği sözler nedeniyle tehdit ve hakaret suçlamasıyla 4 yıl 4 aya kadar hapis istemiyle iddianame düzenlenmişti.
MUĞLA (AA)