Arena Bodrum Haber – “Zamlar geri alınsın” çağrısında bulunan Girgin, “Zam değil adeta kaynak transferi yapıldı” diyerek eleştirilerinin 12 başlık altına topladığı açıklamasında “Aslında bunun adı zam değil, halkın cebindeki paranın doğrudan doğruya özel şirketlere transferidir” dedi.
4 kişilik bir ailenin 230 kilovatsaat elektrik tüketimi için faturası aralık ayında 210 liraydı. Ocak ayında 370 lira oldu. Şubat ayında 330 lira olacak. Ne değişti? Zam yine zam olarak kalmış oldu.
İktidar bir indirim yapmış gibi görüntü vererek yaptığı zamların üstünü örtmeye çalışıyor. İşin aslı şubat ayında faturalar geldiğinde ortaya çıkacak. Zamlar geri alınsın, 2021 tarifelerine geri dönülsün. Tahsil edilen zamlı tüketim bedelleri iade edilsin. KDV ve ÖTV en azından kış aylarında sıfırlansın.
Sanayide yüzde 125, ticarette yüzde 125 ve tarımsal sulamadaki yüzde 92 zamlar geri çekilsin.
Girgin, Elektrik Mühendisleri Odası’ndan aldığı bilgiler ışığında, gelinen durumu 12 maddede şöyle özetledi:
1) 1 TL tasarruf etmek için kar yağışı altında saatlerce ekmek kuyruğuna giren, pazar yerlerinden yiyecek toplamak zorunda kalan çaresiz vatandaşlarımızın ekonomik sıkıntılar içinde yaşam mücadelesi verdiği bir dönemde, mesken abonesi olan dar gelirli vatandaşlarımızı sözüm ona korumak adına, acımasızca ve insafsız oranlarda yapılan zamların kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur.
2) Mesken aboneleri için geçerli olmak üzere kademeli (düşük ve yüksek) tarife uygulaması getirilmiştir. Günlük tüketimi esas alan ve Ocak ayı için 5 kWh/gün, Şubat ayı için 7 kWh/gün ile sınırlandırılan tüketimlerde zam oranları da farklıdır.
Örneğin, sayaç okuma tarihleri arasında 32 gün olan bir abonenin Şubat ayı için 32 günx7 kWh/gün=224 kWh ve altındaki tüketimleri düşük kademeden, 224 kWh üstü tüketimleri de yüksek kademeden ücretlendirilmektedir.
Sayaç okuma tarihleri arasında 28 gün olan abonelerde Şubat ayı için bu sınır 28 günx7 kWh/gün=196 kWh olmaktadır.
(NOT: Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin “Sayaçlar, en az 25 en fazla 35 günlük dönemlerle dağıtım şirketi tarafından her takvim ayında bir defa okunur. Bu okuma aylık okuma olarak değerlendirilir.” hükmüne göre okuma gün sayısında değişiklik olabilmektedir.)
3) Kademeli tarife sadece Meskenler için geçerli olup, diğer abone grupları için bu yönde bir uygulama söz konusu değildir. Elektrik tarifelerine önceki döneme göre yapılan zam oranları aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
01.01.2022 TARİHİNDEN GEÇERLİ OLAN TEK TERİMLİ TEK ZAMANLI ELEKTRİK TARİFELERİ (Vergiler Dâhil) | |||
TARİFE GRUBU | 01.10.2021 – 31.12.2021
Birim Fiyatı (kr/kWh) |
01.01.2022 – 31.03.2022
Birim Fiyatı (kr/kWh |
DEĞİŞİM (%) |
MESKEN (AG) 7 kWh/Gün ve altı | 91,56 | 137,33 | 50 |
MESKEN (AG) 7 kWh/Gün üstü | 91,56 | 206,00 | 125 |
MESKEN (OG) | 86,88 | 195,47 | 125 |
TİCARETHANE (AG) | 121,75 | 273,95 | 125 |
TİCARETHANE (OG) | 115,63 | 260,17 | 125 |
SANAYİ (AG) | 101,45 | 228,26 | 125 |
SANAYİ (OG) | 91,50 | 205,87 | 125 |
TARIMSAL SULAMA (AG) | 107,30 | 206,00 | 92 |
TARIMSAL SULAMA (OG) | 102,28 | 196,36 | 92 |
NOT: AG: Alçak Gerilim, OG: Orta Gerilim Tablodan da görüleceği üzere önceki döneme göre; Mesken abone grubuna düşük kademe için yüzde 50 ve yüksek kademe için yüzde 125, Sanayi ve Ticarethane abone grubuna yüzde 125 ve Tarımsal Sulama abone grubuna yüzde 92 oranında zam yapılmıştır.
4) Dar gelirli vatandaşlarımızı korumak adına getirilen kademeli tarifede, düşük kademeye yüzde 50 oranında zam yapılmıştır. Bir önceki dönemdeki faturasını ödemekte zorluk çeken veya ödeyemediği için elektriği kesilen milyonlarca vatandaşımız, aylık tüketimlerinin 210 kWh ve altında kalması şartıyla yüzde 50 zamlı faturalarını nasıl ödeyecektir?
5) AKP’nin iktidara geldiği dönemin ilk aylarında da sınırı günlük 5 kWh (aylık 150 kWh) olan kademeli tarife uygulaması mevcuttu. O tarihlerde de 150 kWh olan kademe sınırı 2002 yılı için 1.479 kWh (2003 yılı için 1.581 kWh) olan kişi başı net tüketiminin yaklaşık onda biri kadardı.
2003 yılındaki kademeli tarife uygulaması Sn. Hilmi Güler’in Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olduğu dönemde kamuoyuna bir anlamda müjdeli haber olarak sunularak kaldırıldı. Ocak-2022 tarifelerinde de dar gelirli vatandaşlarımızı korumaya yönelik olarak yine müjdeli bir haber olarak kamuoyuna sunulmaya çalışılmaktadır.
6) Kesinleşmiş verilerine göre 2020 yılında kişi başına net tüketim 3.142 kWh olarak gerçekleşmiştir. Fakat kademeli tarifede 2022 yılı Ocak ayı için sınır 2003 yılında olduğu gibi yine günlük 5 kWh (30 gün üzerinden aylık 150 kWh) olarak belirlenmiş ve kamuoyu tepkisi ile Şubat ayı itibarıyla günlük 7 kWh/gün (aylık 210 kWh) olarak revize edilmiştir. AKP iktidarı 2003 yılında müjde vererek kaldırdığı kademeli tarifeye 2022 yılında geri getirmiştir.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından yapılan değerlendirmede 4 kişilik bir ailenin standart yaşam koşulları içinde aylık ortalama elektrik tüketiminin 230 kWh olduğu bilinmektedir. Söz konusu kademeli tarifenin, 2020 yılı kişi başı net tüketimi olan 3.142 kWh değerinin onda biri oranında yani günlük sınırın 10 kWh/gün (aylık 300 kWh) olması esas olmalıdır.
7) Meskenlerde kademeli tarife uygulaması ile yüzde 50 zamlı ilk kademedeki tüketimler için ikinci kademeye göre bir iyileştirme söz konusudur. Ocak ayı tarifesine göre 210 kWh tüketimi olan bir vatandaşın ödemesi gereken ücret 329,60 TL iken Şubat ayı tarifesine göre 210 kWh olan tüketime ödenecek bedel 288,40 TL olacaktır. Yani yaklaşık 41,20 TL tutarında bir iyileştirme söz konusu olmuştur. Ancak zam oranlarında bir değişiklik söz konusu değildir. Meskenler için ilk kademedeki yüzde 50 zamlı tarife ile düzenlenecek faturalarını ödemekte zorlanacak veya ödeyemeyecek vatandaşlarımızın sıkıntılarını gidermenin yolu kademeli tarife uygulaması değildir. Kaldı ki gerek mesken abonelerindeki ikinci kademe, gerekse ticarethane ve sanayi abonelerine reva görülen zam oranları yüzde 125’tir ve tarımsal sulama abonelerine yapılan zam oranı da yüzde 92’dir. Bu gruplardaki aboneler faturalarını hangi koşullarda ödeyecektir. Bu nedenle zamların geri alınması, mesken abonelerinden KDV’nin tamamen kaldırılması, diğer abone grupları için de KDV oranlarının tekrar değerlendirilerek makul seviyelere indirilmesi kaçınılmazdır.
8) MESKEN aboneleri için bir diğer önemli husus ise ÇOK (üç) zamanlı tarife seçeneğindeki zam oranlarıdır. ÇOK zamanlı tarifenin TEK zamanlı tarifeden farkı, Tek zamanlı tarifede günün 24 saati geçerli olan tarife yerine çok zamanlı tarifede günün 24 saati; Gündüz (06.00-17.00), Puant (17.00-22.00) ve Gece (22.00-06.00) olmak üzere üç zaman dilimine ayrılarak, üç zaman diliminde farklı tarifelerin uygulanmasıdır. ÇOK (üç) zamanlı tarifeyi seçen aboneler için kademeli tarife söz konusu değildir. ÇOK zamanlı tarifenin her bir zaman dilimine yapılan zam oranı da yüzde 125’tir. Vergi ve Fonlar hariç olmak üzere aşağıdaki tarife tablosunda bu durum açık olarak görülmektedir.
9) ÇOK (üç) zamanlı tarifede abone aleyhine olan bir başka uygulama da EPDK tarafından 2018 yılı Ağustos ayı tarifesi ile başlatılan uygulamadır. Bu uygulama ile daha önce TEK terimli tarifeye göre belli oranlarda daha ucuz olan GÜNDÜZ ve GECE tarifelerinde yapılan değişikliklerdir. Bu süreç içinde, ÇOK zamanlı tarifede GECE tarifesi yüksek oranda zamlanmış ve GÜNDÜZ tarifesi de TEK zamanlı tarifeye göre daha pahalı hale getirilmiştir.
Kısaca ifade etmek gerekirse, ÇOK zamanlı taifede sadece GECE tarifesi TEK zamanlı tarifeye göre sözde ucuzdur. ÇOK zamanlı tarifeyi tercih abonelerimizin gün içindeki tüm aktivitelerini GECE (22.00-06.00) saat dilimine kaydırsalar bile TEK zamanlı tarifeye göre daha pahalı elektrik enerjisi kullanmak zorunda kalmaktadırlar.
ÇOK zamanlı tarife abonelere tuzak bir tarife yapısı içermektedir.
10) Aboneler Aralık-Ocak dönemine ait faturalarını gördüklerinde, faturaların Ocak ayı tarifelerine göre düzenlendiği konusunda yoğun şikâyette bulunmuşlar ve EPDK bu konuda inceleme başlatıldığı açıklamasını yapmak zorunda kalmıştır. Bu açıklama tamamen toplumsal tepkiyi yatıştırmak için yapılmış bir açıklamadır. Nitekim yapıldığı açıklanan incelemeden de ortaya hiç bir sonuç çıkmamıştır.
Ancak vatandaşlarımız kendilerine gelen fatura bedelleri üzerinden yorum yaptıklarında haklı olarak isyan ettiler. Çünkü fatura bildirimlerinde hangi hizmete ne kadar bedel ödediklerini görmeleri mümkün değildir. EPDK tarafından çıkarılan ikincil mevzuat ile 2016 yılının başından itibaren fatura bileşenleri içinde yer alan (iletim, dağıtım, kayıp/kaçak, perakende satış, sayaç okuma gibi) hizmet bedelleri, ENERJİ ve DAĞITIM bedellerinin altında gizlenerek abonenin bilgi edinme hakkı kısıtlanmıştır.
11) Vatandaşlarımız, serbestleştirme ve özelleştirme politikalarının sonuçlarını her geçen gün bir önceki günü ararcasına ağır koşullarda yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Faturalarına karşı gösterdikleri tepkinin ardında da gerek dağıtım şirketlerine ve gerekse sorumlu kamu idarelerine olan güvenlerinin kalmaması en önemli etkendir.
12) AKP iktidarının elektrik üretim ve dağıtım faaliyetlerine ilişkin özelleştirme politikalarının sonuçları vatandaşlarımıza zam, pahalılık ve tasarruf adı altında karanlık olmuştur. Toplumun tüm kesimlerinde elektrik enerjisi kullanımı artık LÜKS İHTİYAÇ haline girmiştir. Oysa elektrik enerjisi günümüz koşullarında toplumun olmazsa olmaz ihtiyacı olup üretiminden tüketimine kadar yürütülen tüm faaliyet alanları ile kamusal hizmeti zorunlu kılmaktadır. Bu nedenledir ki toplumsal faydayı gözeten, merkezi planlama anlayışını önceleyen kamusal bir yapıya daha fazla zaman kaybı olmadan dönülmelidir.