Arena Bodrum Haber – bodrumgundem.com ve dergisi genel yayın yönetmeni olan Fatih Bozoğlu, gazetecilik yaşantısından kesitleri paylaştığı adaylık açıklamasında şunları söyledi;
“Yasama, Yürütme ve Yargıdan sonra dördüncü kuvvet olarak tanımlanan Medyanın bir mensubu olarak onurla yürüttüğüm gazetecilik mesleği sadece güzel ve yalnız ülkemde değil, bütün dünyada çeşitli nedenlerden dolayı büyük bir travma yaşamaktadır. Bu süreçte yerel gazeteciliğin önemi daha çok anlaşılmıştır. Lakin bin bir zorluk ve yoğun emek harcayarak yaptıkları haberlerle ülke gündemini ve hatta dünya gündemini belirleyen meslektaşlarımıza gereken destek ve önemin maddi, manevi verilmediğini düşünmekteyim.
Gazetecilik zor zanaat, ama bir o kadar da zevkli bir meslektir. Gazetecilik aslında sadece sorumlu bir yurttaş olmaktır. Biz gazeteciler yaşadığımız sokakların, mahallemizin, kasabamızın, ilimizin, bölgemizin, yurdumuzun ve elbette dünyamızın sorunlarına duyarlı ve bu sorunlara karşı da sorumlu birer yurttaşız.
Öncesini saymazsam, 25 yıldan bu yana kesintisiz ekmeğimi sadece medya sektöründen kazandım. Çok paralar kazanmadık, evlerimiz, lüks arabalarımız olmadı ama mütevazi bir aile yaşantımız oldu ve çocuklarımı gazetecilikten kazandıklarımla okuttum.
Mesleğimin gereği olan yazıp çizmenin dışında, uluslararası yüzlerce gazete ve derginin okurlarına zamanında ulaşabilmesi için dağıtımda da görev aldım. Bir gazete ve dergi sahibi olarak asla masamda oturup haberin gelmesini beklemedim, her zaman haberin peşinde, olayın içinde oldum. Adliye önlerinde suçluların küfürlerini de, tekmelerini de yediğim, kaçak inşaatların haberlerini yaparken tehdit edildiğimde oldu. Kimi zaman siyasilerin de hedefi olurken, Cumhurbaşkanlarına, bakanlara, iş insanlarına ve ünlü sanatçılara da mikrofon uzattığım da oldu. Bodrum-Kos arasında yaşamlarını yitiren mültecileri ve Kardak kayalıklarında Türk ve Yunan hücumbotlarının it dalaşlarını da izledim sıcak soğuk demeden. Turizm Bakanı ile birlikte ilk defa gün yüzüne çıkan lahitin kapağı açılırken ya da kaçak binalar yıkılırken o toz duman altında da fotoğraf çekip, canlı yayın yapan meslektaşlarımla bir arada olduk.
Sokaklarda canla başla çalışan meslektaşlarımla beraber darbeciler aranırken ve yargılanırken de oradaydık. Ülkemizde zaman zaman yaşanan ekonomik krizlerde gazetemi-dergimi baskıya gönderebilmek için matbaaya ödenecek parayı denkleştirmeye çalışırken, vergi ödeyen meslektaşlarım gibi kimi zamanlar ben de vergimi ve personel maaşlarını nasıl ödeyeceğim diye kara kara düşündüm…
Dün olduğu gibi bu gün de sokakta, haberin tam ortasında yaşama tanık olmaya devam ediyorum ve ömrüm yettiği sürece olmaya da devam edeceğim. Çünkü gazeteci asla emekli olmaz.
Yani demem odur ki; hem gazete sahibi olmanın zorluklarını, hem de sokakta muhabirlik yapmanın zorluklarını her gün yaşayarak görmekteyim.
Sizlerin de bildiği üzere Muğla Gazeteciler Cemiyetinde tüzüğümüz gereği üç yılda bir genel Kurul yapılmaktadır ve 28 Nisan 2021’de yapılacağı duyurulan Genel Kurul toplantımız İç İşleri Bakanlığı genelgesi uyarınca Covit-19 önlemleri kapsamında ileri bir tarihe ertelendi. Umuyorum ki tam kapanmanın bittiği 17 Mayıs 2021’in hemen ardından, uygun olan en kısa sürede ertelenen ilk Genel Kurul toplantımızı yapabiliriz.”
