Arena Bodrum Haber – CHP İl Kadın Kolu ve 13 İlçe Kadın Kolu Başkanlıklarınca eş zamanlı olarak yapılan basın açıklamasında, CHP Bodrum İlçe Kadın Kolu Başkanı Umut Özdoğan, “Ve bir kadın daha öldürüldü. Okulda, kantinde, evinde, yurtta, pavyonda ya da yolda. Ne fark eder ki? Çocuk yaşında evlenmek istemediğinden ya da okula gitmek istediğinden, özgür taleplerinden ya da özgür hissettiğinden. Hiç fark etmiyor. Eğer ki kadınsan ve bu taleplerde bulunduysan ölmeyi hak etmiştir diyor bazı siyasilerimiz” dedi.
Oysa ki ne zor bu ülkede bir kadın olarak yaşamak. Sosyal medya da bazı koca profesörler dikizliyor bizi. “Saklanmamız mümkün değil” diyen CHP Bodrum İlçe Kadın Kolu Başkanı Umut Özdoğan açıklamasına şu sözlerle devam etti;
“15 yaşında cinsel olgunluğa eriştiğimizi söylüyorlar, ancak kendi kararlarımızı verecek kadar büyümemiz mümkün değil….
Büyüyüp evlensek boşanmamız mümkün değil, hatta bazen yaşamak bile mümkün değil,, Döverek terbiye etmeye çalışırlar ve her defasında pişman olduğunu söylerler, inanırız bazen. Çoğu zaman da çaresizlikten.
Her geri dönüş ise tekerrürden ibarettir. Af adı altında yüzlerce kadına şiddet ve kadın cinayetinden yargılanan mahkumların serbest bırakılması gibi, İbretlik sonuçları olan ama ibret alınmayan geri dönüşler. Sonuç hep aynıdır. Bir kere kalktı mı öfkenin eli hiç inmeyecektir oysa ki.
Zordur kadın olmak bu ülkede…
Korkak, küçük, alçak erkekler öldürür bu ülkede koca yürekli kadınları. Sonra hiçbir şey olmamış gibi devam eder hayat..
O yüzden sen, sen ol! Ne sana kalkan eli, nede bunu destekleyenleri, arkasında duranları, gizlice onaylayanları, ima bile edenleri asla affetme!
Son 10 yılda en fazla kadının öldürüldüğü 2019 yılında 474 kadın erkek şiddeti sonucu hayatını kaybetti. Son 4 ayda da 98 kadın.
Kadınların en çok öldürüldüğü, şiddet tehdidi altında, evlerde kalmak zorunda olduğu korona günlerinde, 6284 sayılı kanunun ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasının önemini bir kez daha vurgulamak istiyoruz. . Kadın cinayetleri durmuyor, bitmiyor, kadın düşmanlığını körükleyen, erkeğe cesaret veren politikaların uygulanmaya devam etmesi, işlenen cinayetlerin yargıda titizlikle ele alınmaması ne yazık ki sayının artmasına neden oluyor. Artık eşitsizliğe, ayrımcılığa, kadına karşı şiddete, kadın cinayetlerine karşı daha güçlü çözümler ortaya koymak gerekiyor.
Zeynep Şenpınar için içimiz acıyor, canımız yanıyor. Çok üzgünüz. Kederli ailesine, sevenlerine, arkadaşlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz, mekanı cennet olsun. Sonuna kadar Zeynep’in davasının takipçisi olacağız. Kadın cinayetleri politiktir. Başka Zeynep’ler ölmesin”