Mahkeme heyeti, ilk duruşmada Yargıtay’ın, sanıklar yönünden bozma kararına uyulmasına oy birliğiyle karar vererek, sanık ve sanık avukatlarından da bununla ilgili beyan aldı. Ali Yazıcı, Cenk Bahadır Avcı ve Hüseyin Yılmaz’ın SEGBİS ile katıldığı duruşmaya, sanık avukatları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın’da katıldı.
Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar Eski Başyaver Ali Yazıcı, Dalaman Deniz Hava Eski Üs Komutanı Albay Cenk Bahadır Avcı ve Eski Yarbay Hüseyin Yılmaz, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Duruşmaya, Ankara Sincan F Tipi Cezaevinden SEGBİS ile bağlanan Eski başyaver Ali Yazıcı; “Ben sadece geçtiğimiz hafta karara bağlanan Genelkurmay çatı davasında, ‘anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum oldum. Yargılandığım diğer tüm suçlardan berat ettim. O cezayı başyaver olduğum için aldım. Onu da almak zorundaydım. Bu dava için verilen bozma kararını kesinlikle reddediyorum. Devlet terbiyesi almış biri olarak devlete sesleniyorum. Devlet bana ‘Ey Ali Yazıcı sen birçok konu gördün ama hiç konuşmadın. Cumhurbaşkanına en yakın isimsin. En az bir ağırlaştırılmış müebbet cezası alman lazım’ diyorsa ben de eyvallah derim.” dedi.
Yazıcı’nın savunmasını kesen Muğla 2. Ağır Ceza Mahkeme Başkanı Abdulkadir Ergül ise; “Sen bizim için sadece bir sanıksın. Bizim adımıza konuşamaz, bizim niyetimizi okuyamazsın. Bizim adımıza da karar veremezsin” dedi.
Eski Başyaver Ali Yazıcı “suça yardım”dan verilen 18 yıl hapis cezasını az bulan Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin kararı bozarak asli fail olarak cezalandırılması talebini kabul etmediğini dile getirdi.
Dalaman Deniz Hava Eski Üs Komutanı Albay Cenk Bahadır Avcı, kararın ellerine ulaştığını, Yargıtay kararının doğru olduğunu ve kabul ettiğini, bununla ilgili savunmasını gelecek duruşmalarda yapacağını söyledi.
Sanık Eski Yarbay Hüseyin Yılmaz ise, Yargıtay’ın bozma kararına katılmadığını ve kabul etmediğini söyledi.
Duruşmada İddia makamı adına söz verilen Duruşma Savcısı Ali Cenk Düzgün, sanık Hüseyin Yılmaz hakkındaki dosyanın Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dosya ile birleştirilmesini, sanık Ali Yazıcı hakkında Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince toplanan delillerin ve kararın mahkemece istenmesini, Cenk Bahadır Avcı ile birlikte olay tarihinde Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığı’nda görev yapan ve halen Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması süren Emin Keskin’in dosyası ile bu dava dosyasının arasında fiili ve hukuki irtibat olduğu görüldüğünden her iki davanın birleştirilmesi yönünden karar verilmesini talep etti.
Savcı Düzgün, sanıklar Cenk Bahadır Avcı ile Ali Yazcı’nın suçların işlendiğine dair varlığını gösteren somut delillerin bulunması, suç bakımından adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalması ve sanıkların kaçma şüphesi bulunması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamını istedi.
İddia makamının açıklamasının ardından söz alan sanık Ali Yazıcı, Cumhurbaşkanının en yakınında olmasına ve 20 milyon 190 bin kez Cumhurbaşkanına suikast yapabileceğine rağmen bunu hiç düşünmediğini iddia ederek, “Eğer Ali Yazıcı ismi manşetlerde olacaksa davayı sürdürün ve bana en ağır cezayı verin.” diye konuştu.” dedi.
Daha sonra söz alan Cumhurbaşkanlığı avukatı Hüseyin Aydın ise Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince yürütülen ve Akıncı Üssü davasını da takip ettiklerini anlatarak; “Yargılaması orada da devam eden sanık Hüseyin Yılmaz’ın izlediğimiz görüntü ve elde edilen delillere göre her iki dosyada irtibatlı olduğunu düşünüyoruz ve bu nedenle bu dosyadaki eylemler ile Akıncı dosyasındaki eylemlerin bir parçası olduğunu değerlendiriyoruz. Bu nedenle dosyanın birleştirilmesini istiyoruz. Ali Yazıcı hakkında ise vasfı yönünden önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle Ankara’daki ilgili dosyada bulunan delillerin getirilmesini talep ediyoruz. Cenk Bahadır Avcı yönünden ise diğer dosya ile birleştirilme yapılmadan mahkemenin sonucu varmasını talep ediyoruz.” Dedi.
Savunmaların ardından ara kararını açıklayan Mahkeme Başkanı Abdulkadir Ergül, Ali Yazcı’nın savunma kaydının bilirkişiye gönderilerek deşifre edilmesine, Hüseyin Yılmaz’ın dosyasının tefrik edilmesine, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkamesi’nde Ali Yazıcı ile ilgili toplanan delil ve kararın istenmesine, Cenk Bahadır Avcı ve Ali Yazcı’nın kuvvetli suç şüphesinin mevcut oluşu ve kaçma şüphesi bulunması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 23 Eylül 2019’a erteledi.
Haber: Muğla Gazetesi / Ferdi Yavuz
