31 Mart yerel seçimleri sonucunda Bodrum Belediye Başkanlığı seçimini CHP adayı Ahmet Aras kazandı.
CHP İlçe Başkanının aday belirleme sürecindeki başarısız yönetimine rağmen Ahmet Aras’ın kampanya süresince gösterdiği başarılı performans CHP’yi toparladı ve daha önde görülen Mehmet Tosun’a karşın seçimi aldı.
2018 seçimlerine göre oy oranında yaklaşık 6 puanlık bir düşüş olsa da sonuçta 20 meclis üyeliğiyle yerel iktidarı koruyan CHP, Osman Gürün’e de gerekli desteği vermiş oldu.
Muğla genelinde baktığımızda eskiye oranla daha az belediye kazanan CHP, Muğla genelinde oylarında çok büyük düşüş yaşadı.
Büyükşehirde Bağımsız aday Behçet Saatçı, oy pusulasındaki adaletsiz yer dağılımına karşın çok iyi bir yarış çıkardı.
Bu seçimlerin en dikkat çeken, en iddialı adayı Mehmet Kocadon için 31 Mart tam bir hayal kırıklığıydı. 11 bini Bodrum’dan olmak üzere toplam 22 bin oy alan Kocadon, siyasi geleceğini tehlikeye atmış oldu.
Aslında sosyolojik olarak en fazla üzerinde durulması gereken İYİ parti adayı Mehmet Tosun’un durumuydu. Son günlere kadar gerek kamuoyu yoklamaları, gerekse saha analizlerinde önde görünürken 12 puan gibi bir farkla geride kalmasının nedenlerini iyi analiz etmek gerekiyor.
Yarın yapacağı basın açıklamasıyla belki de yerel siyasetten çekileceği düşünülen Mehmet Tosun, bu sonuçlarla bile İYİ Partinin 2018 seçimlerinde aldığı oydan 20 bin daha fazla oy alarak çok başarılı bir performans gösterdi.
Öte yandan AK Parti Büyükşehirde 2018 de Mansur Harmandar’ın 8.5 olan oyunu 28 e çıkararak oylarını yükselttiği gibi bir önceki yerel seçimlerde aldığı oyu, Tahir Ateş’le ikiye katladı ve meclise 3 üye sokmayı başardı.
Bu seçimin Muğla ayağında Behçet Saatçı en başarılı sonucu alırken, Bodrum da kişisel olarak Ahmet Aras ve Mehmet Tosun’un halkta karşılık gördüğünü söylemek mümkün.
Muğla için HDP ye de bir parantez açmak gerekiyor.
Muğla Büyükşehir adayını çekerek Osman Gürün’e, Bodrum’da belediye başkanlığına aday göstermeyerek CHP ye önemli bir destek sunan HDP, meclis üyeliği seçimlerinde kendi oylarını toplayamadı.
Seçim sonuçlarıyla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından, yeni dönem belediye çalışmalarına ilişkin de bazı tespitlerimi paylaşmak istiyorum.
Yeni dönem için Bodrum Belediye Başkanlığını yürütecek olan Ahmet Aras hem Bodrum’a, hem de CHP ye bir nebze olsun nefes aldıracak yeni bir yüz.
Kısa sürede siyasette çıkılabilecek en büyük sıçramayı yapması bir yana, yıpranmamış kişiliği, sempatik tavırları, pozitif enerjisi ve halka sıcak gelen mesajlarıyla CHP tabanında bir heyecan ve umut yarattığı bir gerçek.
Ancak CHP örgütünü yeterince tanımadığı, örgütlü bir yapıyla yola çıkmadığı ve belediyecilik deneyimi olmadığı için zorlanacağı da bir gerçek.
Her ne kadar Harbiye’de sistem mühendisliği dersleri almış olsa da Bodrum da öyle siyaset mühendisleri! Var ki; nereden saldıracağını kestiremezsiniz.
Bodrum belediyesindeki mevcut hantal yapı, Kocadon tarafından yerleştirilmiş yerli siyaset baronları ve yine Kocadon kontenjanından meclis listesine monte edilmiş alaylı kesimi öyle sistem mühendisliği ya da askeri disiplinle yola getirmek kolay değil.
Birkaç gün önce yazdığım gibi Bodrum belediyesinin gayrimenkullerinin kimlere, nasıl, hangi koşullarda verildiğini, ne kadar tahsilat yapıldığını incelerse, Sayın Aras benim ne demek istediğimi daha iyi anlayacaktır umarım.
Gerçekten kolay işi zora çeviren CHP örgütüne rağmen seçimi kazanmakla çok zor bir işi başarmıştır. Ancak siyaseti bir rant aracı olarak gören siyaset bezirganlarına rağmen belediyeyi yönetmek seçimi kazanmaktan çok daha zor olacağa benziyor.
Bodrum da yaşayan, yaşadığı kente karşı sorumlu bir yurttaş ve ayrıca bir medya mensubu olarak Bodrum’un yararına olacak her projede, yapılacak her hizmette sonuna kadar destek olacağımdan kuşkunuz olmasın.
Ama geçmiş alışkanlıklarla, rantiyecilere, arazi mafyasına, betonculara, yatırımcı geçinen finans çevrelerine en küçük bir avantaj sağlanması halinde en sıkı muhalefeti yapmaya da devam ederiz.
Bir dönem Bodrum siyasetini kilitleyen, tüm örgütlü yapıları dizayn etmeye çalışan Kocadon faktörünün ortadan kalkmasıyla belki de Bodrum siyaseti özgürleşecek, kendi içindeki safraları atacak, temiz siyasetten yana, dürüst, bilinçli, birikimli insanların yeniden siyasete kazanılmasına neden olacaktır.
Bodrum gibi insan potansiyeli zengin bir kentte siyasette kadro kısırlığı olacak şey değildir. Reel siyasetin dışında kalmış gerçek demokratların siyaset yapmaları aslında Bodrum için önemli bir şans ve fırsat olacaktır.
Bodrum’un yitirilecek ne zamanı, ne de tahammülü vardır. Yeni dönemde görev yapacak yerel yöneticilere başarılar diliyorum.
AYHAN ONGUN (Gazeteci-Yazar) 1 Nisan 2019/BODRUM
