Bodrum Yarımada Çevre Koruma Platformu üyeleri, RES türbinlerinin kurulacağı Geriş dağlarında bir araya gelerek hem tanışma hem de son durum hakkında bilgilendirme kahvaltısı düzenledi. Kahvaltıya, RES davasının avukatı Remzi Kazmaz’ın yanı sıra Milas’tan çevreciler de katıldı. Çeşme’deki RES’lerle ilgili alınan ‘yürütmeyi durdurma’ kararını değerlendiren Av. Remzi Kazmaz, Foça, İzmir Karaburun ve Çeşme’de kurulan RES’lerin Valiliklerden alınan ÇED kararlarıyla hayata geçirildiğini anlatarak, bu kararın Danıştay’dan döndüğünü belirtti. Danıştay 14. Daire’nin İzmir kararını değerlendiren Kazmaz, “Bütün RES şirketleri, ’10 ila 15 direk’ kuracaklarını belirttiklerinde Bakanlık bu işe karışmıyor ve topu Valiliklere atıyor. Bugüne kadar RES’lerin tamamı bu şekilde kuruldu. Ancak Danıştay, sadece RES’lerin ürettiği elektrik gücüne değil, çevreye yarattığı tehlikelere de bakacağını belirterek Çeşme’deki mevcut RES’lerin ilçenin silüetini bozduğu yönünde karar verdi. Bu karar Çeşme’yi kurtardı. Biz de buna istinaden davamıza devam edeceğiz” diye konuştu.
Çeşme’de 80 adet RES türbininin bulunduğunu ve bu direklerin karardan sonra öylece kaldığını söyleyen Remzi Kazmaz, “Şimdi o direklerin akıbetini merak ediyoruz. Biz de Bodrum yarımadasının RES çöplüğü olmasını istemediğimiz için mücadelemize devam ediyoruz” dedi.
RES şirketlerinin, doğal ve arkeolojik SİT alanları ile doğada yarattıkları tahribatın telafisinin imkansız olduğunu hatırlatan Avukat Remzi Kazmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz Bodrum halkına seslenmek istiyoruz. Türkiye’ye seslenmek istiyoruz. Bodrum, dünyaya açılan bir pencereyse, bir kültür şehriyse, bu kadar önemli bir şehre bu sanayi direklerini dikmek için bu çabayı gösterenlere karşı Bodrum ve Muğla yerel yöneticileri, bu işlere lisans verenler bir kez daha düşünsün. Sadece uyarmak ve dikkat çekmek için bu yağmurun altında mesaj veriyoruz. Diyoruz ki, kıymayın bu dağlara, kıymayın bu kente, bu Bodrum’a. Yazıktır. Bir tarafta kültür, doğa, bir tarafta sadece iki tane oteli işletebilecek enerji. Bir tarafta milyarlarca dolar girdisi olan bir kent, bir tarafta sadece 900 milyon dolar karşılığında elde edilen elektrik. Yapılacak tek şey var, Bodrum sevdalılarına sesleniyoruz. Duyarlı olun ve bu RES’leri bu dağlara kurdurmayın.Yürekli olun, yoksa başımıza bu türbinleri dikecekler, Bodrum’u da RES mezarlığına çevirecekler.”
Geriş tepelerindeki kahvaltıda buluşan Bodrum Yarımadası Çevre Koruma Platformu üyeleri de RES’lere karşı başlattıkları mücadeleyi hiçbir zaman bırakmayacaklarını dile getirdiler. Çevreci Nazan Yılmaz, “Bodrum’da Yalıkavak’t ayaşıyorum. Bu dağların sevdalısım, Bütün arkadaşlarımız gibi. Bildiğim bir şey daha var. Dünyadaki bütün eylemleri bir kişi başlatır, diğer insanlarla birleştikleri zaman sonuca varırlar. Biz de bu davayı başlatanların arkasındayız, sonuna kadar da gideceğiz” diye konuştu.
Öğretmen Kazım Arlı da, RES şirketlerine farklı bir proje önererek, “Bu RES inşaatlarını yapan insanlar kaynaklarını Bodrum yarımadasına bisiklet yolu için harcasalardı, daha fazla enerji elde ederlerdi. Bodrum’a da yakışan budur. Hem enerji hem de doğal çevre temizliği açısından çok daha önemli bir projedir diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.