arena haber arena bodrum haber arena bodrum gazetesi bodrum haber bodrum haberleri bodrum gazeteleri bodrum yerel haber bodrum güncel haber bodrum gündemi bodrum haber siteleri bodrum kent haberleri bodrum sağlık bodrum eğitim bodrum asayiş bodrumspor bodrum güncel bodrum yerel gazeteleri bodrum belediyesi bodrum kaymakamlık bodrum devlet hastanesi bodrum kültür sanat haberleri bodrum ekonomi bodrum turizm bodrum gazeteleri
DOLAR
32,3849
EURO
35,0576
ALTIN
2.326,64
BIST
9.097,26
Bodrum Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bodrum
Parçalı Bulutlu
26°C
Bodrum
26°C
Parçalı Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
26°C
Pazar Parçalı Bulutlu
27°C
Pazartesi Az Bulutlu
27°C
Salı Az Bulutlu
24°C

YILMAZ ÖZDİL: ŞEHRE SAYGI DUYARSAN SENİ KORUR…

YILMAZ ÖZDİL: ŞEHRE SAYGI DUYARSAN SENİ KORUR…
22 Temmuz 2017 14:58
A+
A-

Gazeteci/Yazar Yılmaz Özdil, 21 Temmuz tarihinde yaşanan Bodrum depremiyle ilgili “6,6” başlıklı yazısı adeta süreçte sorumsuz gazetecilik örneği gösteren ulusal basın temsilcilerine ders verecek nitelikte.

Yaşanan depremin sonuçlarını ülkeye ve dünyaya yansıtırken adeta bir bardak suda fırtına değil “tsunami” koparan sorumsuz muhabirlerin, oluşturdukları sonuca ders verecek nitelikte yazdığı makaleyle Bodrumlunun gönlünü kazandı.

Deprem sonrasındaki 24 saat içerisinde yaklaşık 2oo bin kişinin tatillerini yarıda keserek Bodrum’dan ayrılmalarına neden olan ulusal basının habercilik felsefesi, magazincileri aratır düzeydeydi. Özellikle muhabir Merih Ak’ın Gümbet’ten yaptığı yayın tam bir fiyaskoydu. 70-80 km hızla ters esen bir rüzgarda meydana gelebilecek tekne hasarlarını saatlerce anlattı da anlattı. Anlattıkça büyük bir tsunami algısını yarattı.

Konunun muhatapları da hayır durum bu değil demeyi ertesi günün öğlen saatlerine bırakınca, berbat geçen sezonun son duasını geç yaptıkları açıklamalarla okudular. Binlerce insanın Bodrum’u terk etmesine neden olan bu sorumsuz yayıncılığa yerel basında, sokakta yatan bir avuç tedirgin vatandaşın fotoğraflarını servis edince, tüy de dikilmiş oldu.

Sorumsuzca yapılan bazı yayınların, geç kalan açıklamaların açtığı yaralara merhem olacak nitelikteki mesajı, 256 sözcüğe sığdıran Yılmaz Özdil’e teşekkürler…

“6,6”

Şöyle uzaktan bir bak…
Kesme şeker gibidir Bodrum.
Evler bembeyaz, küp küp’tür.

*

Çünkü… 70’li yıllarda sahillerimiz vahşi şekilde yağma edilmeye başlandığında, Bodrum’da müthiş bir zeka gösterildi, galiba Hasan Reşat Öncü’nün belediye başkanlığı dönemiydi, imar planı yapıldı, evlere “beyaz” mecburiyeti getirildi. Böylece, hem görsel bir ahenk sağlandı, hem de coğrafyanın mantığına uygundu, kavurucu güneşin etkisi azaltılmış oldu, evlerin nispeten serin kalması sağlandı.

*

Peki hiç düşündünüz mü, bembeyaz Bodrum evlerinin kapısı penceresi neden mavidir? Beyaza uyumlu olsun diye mi? Hayır… Yörenin karakterine, yörenin gerçeklerine uyumlu davranma alışkanlığının sonucudur. Mavi renk, akrepleri uzak tutar.

*

Fesleğen mesela, sadece süs olsun diye koymazlar pencerenin kenarına… Sivrisinek kovar. İstersen aerosol banyosu yap, hiçbir kimyasal, mis gibi kokan fesleğen kadar koruyamaz.

*

Yazlık konutlara rol model olan en yaygın bina tipi, Sakız evidir Bodrum’da… 200 yıldır aynı mimari şekilde inşa ediliyor, usta çırak ilişkisiyle bugüne kadar geldi, iki katlı, en fazla üç katlıdır, gömme giriş kapısı vardır, cumbalı veya daracık balkonludur, gösterişsiz, sadeliğin güzelliğidir, 200 yıldır eskimeyen modadır.
Ve, binaların kat sınırı da yine 70’lerdeki imar planının ruhuna dayanır. Elbette herkes gibi parayı çok sever Bodrumlular ama, her şeye rağmen, Bodrum’u paradan daha çok severler. “Beyaz” hakimiyetini bozmadıkları gibi, “ortak akıl” göstermeyi başardılar, tarlalara bahçelere yayıldılar ama, yükselmediler, kat sınırını delmediler.

*

İşte bu nedenle, Bodrum’u önceki gece ne kurtardı derseniz?
Son dönemlerdeki bütün vandallığına rağmen, Bodrum’u Bodrum olarak koruyanlar kurtardı… Bodrum’da yüksek yapılaşmaya izin verilseydi, bugün en az bin kişinin cenaze töreni vardı.

*

Kimsenin burnunun kanamadığı 6.6 ibrettir.

*

Şehre saygı duyarsan, seni koruyor.
Şehre saldırırsan, canınla ödüyorsun.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.