Aydın’ın Karacasu ilçesine bağlı Alemler Köyü’nde dünyaya gelen Hüseyin Saymaz, hayatı boyunca laik Cumhuriyet’e ve Atatürk devrimlerine gönülden bağlı bir aileden gelmiştir.
Alemler Köyü, Türkiye’nin köklü Tahtacı kültürünü yaşatan nadide yerleşim yerlerinden biridir. Hüseyin Saymaz da bu kültürün samimi ve dürüst insanlarından biri olarak yaşamını sürdürmüş, yaklaşık 25 yıl boyunca Bodrum’da site bahçıvanlığı yapıp emekli olmuştur. Ancak onun hikâyesini eşsiz kılan, bir döneme damga vuran Başbakan Bülent Ecevit’e duyduğu derin sevgi ve adanmışlıktır.
1977 Erzincan Refahiye Geçidi: Yiğit Bir Askerin Öyküsü…
1977 yılı genel seçimlerinde, Türkiye’nin dört bir yanında siyasi gerilimler yaşanıyordu. O yıllarda Hüseyin Saymaz, askerliğini yaparken, Erzincan Refahiye Geçidi’nde faşist saldırıya uğrayan Bülent Ecevit’i koruyan askerlerden biri oldu. Ecevit’in aracına ateş açıldığında, Hüseyin Saymaz ve diğer askerler, onu korumak için hayatlarını tehlikeye attılar. Bu olay sırasında Ecevit’in yere düşen fotoğrafını yerden alıp cebine koyduğunu anlatan Hüseyin Saymaz, komutanı tarafından bu hareketinden dolayı fiziksel işkenceye maruz kaldı. Ancak bu işkence, onun Ecevit’e olan bağlılığını daha da güçlendirdi. Hüseyin Saymaz’ın bu cesur duruşu, onun insanlık onuruna olan inancını ve Ecevit’e duyduğu sevgiyi bir kez daha ortaya koyuyordu.
Yoksulluğun Fedakârlığa Dönüştüğü An: Ecevit’in Cenazesi…
Yıllar sonra, Bülent Ecevit 5 Kasım 2006’da vefat ettiğinde, Hüseyin Saymaz köyünde yaşıyordu. Bu haberi aldığında, liderine son görevini yapmak için Ankara’ya gitmek istedi. Ancak ne yazık ki yol parası yoktu. Düşük gelirle geçinen, hayatını emekle kazanan Hüseyin Saymaz, bu engeli aşmak için elinde kalan tek varlığına yöneldi: dağdan odun taşımakta kullandığı eşeği. Eşeğini 200 liraya satan Hüseyin Saymaz, elde ettiği parayla Ankara’ya gitmek üzere yola çıktı.
Cenaze günü yanında getirdiği dört beyaz güvercinle Bülent Ecevit’in tabutunun başına geldi. O güvercinler, Ecevit’in dürüstlüğünü, halk sevgisini ve laik Cumhuriyet değerlerini simgeliyordu. Hüseyin Saymaz, güvercinleri gökyüzüne salarak liderine veda etti. O an, yalnızca bir insanın sevdiği bir lidere olan bağlılığını değil, aynı zamanda insanlık onurunun ve fedakârlığın en saf halini temsil ediyordu.
Bodrum’a Uzanan Bir Hayat…
Ecevit’in vefatından sonra Hüseyin Saymaz, Bodrum’a yerleşerek burada yaşamını sürdürdü. DİSK Emekli-Sen’in kıymetli bir üyesi olarak, çevresine ilham veren kişiliğiyle tanındı. Onun hikayesi, sadece Ecevit’e duyulan hayranlıkla değil, aynı zamanda inandığı değerlere olan sadakati ve mücadelesiyle de unutulmazdır.
Bir Örnek İnsan: Hüseyin Saymaz…
Hüseyin Saymaz’ın hayat hikayesi, Ecevit gibi liderlerin nasıl halkın gönlünde taht kurduğunu ve onların dürüstlüğünün nasıl yüreklerde derin bir iz bıraktığını gösterir. Hüseyin Saymaz, yüreği güvercinler kadar temiz bir insan olarak, hayatı boyunca laik Cumhuriyet’e ve Atatürk devrimlerine bağlı kalmış, fedakârlığı ve insan sevgisiyle örnek bir şahsiyet olmuştur.
Bu eşsiz hikâye, DİSK Emekli-Sen’in bir üyesi olarak gurur duyduğumuz Hüseyin Saymaz’ı tanıtmaktan onur duymaktadır. Onun hikayesi, bizlere insanlık onurunun ve dürüstlüğün asla unutulmayacağını hatırlatıyor. Hüseyin Saymaz’ın bu eşsiz hikayesini tüm kalbimizle selamlıyor, değerli abimizi sevgiyle anıyoruz.
Bülent Ecevit’i saygıyla anıyor, Hüseyin Saymaz’a selam olsun!