Kendisinden başka 54 tane alt sektörü besleyen turizm endüstrisi içinde yer almaya çalışan Bodrum’da 2023 yılı itibariyle Kültür ve Turizm Bakanlığı denetiminde bulunan İşletme Belgeli yaklaşık 15 bin olan yatak sayısının yanında sayısal büyüklüğünü bilemediğimiz Belediye Belgeli tesisler de var.
Ayrıca internet üzerinden yapılan satışlarla konaklama hizmeti veren ancak herhangi bir şekilde kayıt altında olmayan “Kısa Dönem Kiralık Konut” yapıları bulunmakta. Özellikle kayıt altında olmayan bu tür konaklama hizmeti sunan konutlar denetim dışında olduğundan, bir yandan vergi kaybı oluşmakta, diğer yandan da güvenlik sorunları başta olmak üzere çok sayıda sakınca oluşturmakta.
Bodrum’un ülke turizmi içindeki bu gücünü sağlayan 234 km’yi bulan kıyı varlığı ve muhteşem koyları, kökleri 3 bin yıla dayanan kültürel mirası, ılıman iklim koşulları ve sezon uzunluğuna bir de “moda” kavramını eklersek, yerli ve yabancı turistlerin tercih ettiği turistik merkez olma niteliği, yani “Marka Değeri” ortaya çıkıyor (Lahmacun fiyatı marka değerine dahildir).
Bunların hepsi doğru. Peki sürdürülebilir bir turizm için acaba bunlar yeter mi ?
Bodrum’a gelen 2 milyona yakın turisti; “Su temini ve altyapısının, kanalizasyon altyapısının, çöp toplama ve depolama sistemlerinin, arıtma sistemlerinin, kentsel ve görsel kirliliğin, ulaşım sorunlarının, spor, kültür sanat, sağlık tesislerinin, nitelikli işgücünün, esnaf ve yerel halk konukseverliğinin, otopark sistemlerinin, yapısal mimarinin, güvenliğin, turistik danışma sisteminin, kurumsal muhatap bulma gücünün, turizm ürünlerindeki fiyat istikrarını” ilgilendirebileceğini düşündük mü ?
Sadece “Tanıtım” konusunda yaşanan enteresanlıkları saysak, turizmden hasbelkader fayda elde ettiğimiz ortaya çıkacaktır.
Örneğin son zamanlarda birden “Mega Festival Projesi” ile titredi Bodrum gündemi. Nedir ? Ne zaman planlandı ? Nasıl ve nerede yapılacak ? Kent ekonomisine olan etkileri neler olacak ? Paydaşlar ve hedef kitle belli mi ? Sanki bir akıllının bir anda ortaya atıverdiği ve sırf ümit yaratsın diye sunduğu bir gündem gibi geldi bana.
Zamanlaması da manidar tabi. Dikkat ediyorsanız yerel seçimlerin gündeme girmesiyle Bodrum Belediyesini yönetenler, noktasal hizmet reklamlarını sosyal medyada ciddi olarak artırdı. Ama hala halkın gerçek gündemine cevap verilebiliyor mu kaygılarım var.
Neyse biz yine, yeterli doluluğu bulamayan konaklama sektöründe işten çıkarmaların yaşandığı Bodrum Turizmine dönelim.
“Arama Konferanslarında” hiç arandı mı ve Bodrum Belediyesinin haberi var mı bilmiyorum ama Bodrum Ticaret Odasının 2018-2023 Strateji Planında yer alan hedef çalışmalar için politikaları şunlarmış;
Elbette uygulayıcı bir kimliği olmayan Bodrum Ticaret Odasının oluşturduğu bu hedeflerin hangilerinin, hangi kamu yönetimi organıyla ve ne oranda gerçekleştiğini merak ediyoruz.
Önümüzdeki süreçte Bodrum kamuoyunun bu konuda başını elinin arasına alarak sorgulaması gerekmektedir. Özellikle son 10 yılda değişen yerel yönetim kimliği ile bu stratejilerin hangilerine yönelik çalışmalar yapıldığını da merak ediyoruz.
En azından Bodrum Ticaret Odasının emek verip oluşturduğu bu hedefler, yerel yönetimlerin ilgi alanına giriyor mu, bu yönde nasıl bir çaba sarf ediliyor, hangi projeler gerçekleştiriliyor ?
Ama örneğin üst ölçekli planlarda yer almasına rağmen Bodrum Belediyesine “Eko Turizm” odaklı bir proje sunarsanız reddedileceğini biliyoruz.
Yoksa turizm endüstrisinin içinde yer alan sivil toplum örgütleri ve derneklerinin çabalarıyla oluşturulan “Tanıtım Fuarları”na katılıp fotoğraf vermek, yabancı ülkelerdeki fuarlara sponsorlar aracılığıyla gidip turistik gezi yapmak, bir anda ne olduğu belli olmayan “Mega Festivaller” ortaya atmak yeterli olur mu ? Ne dersiniz ? Bu arada acaba ilçemize gelen turistleri “sağ salim” ve ne kadar “memnun” gönderebiliyoruz düşünen var mı ?
