Arena Bodrum Haber – Bodrum’un elde kalan son doğal alanları için aksiyon almak gerektiğine dikkat çeken Başkan Kocadon, işletmeleri bu konuda duyarlı olmaya davet etti.
“Bodrum yarımada olması itibariyle çok özel bir doğaya, iklime ve güzelliğe sahip. Bodrum bu güzelliği ile bugüne kadar herkesi kendine aşık etti. Ancak bir şey unutuldu, çiçeği sevmek demek onu koparmak demek değil, ona değer vermek ve bakmak gerek. Bizler ise Bodrum’u bir çiçek gibi koparmaktan çekinmedik, ona bakmayı unuttuk.
Buna rağmen henüz hiç yapılaşmamış doğal alanlara sahibiz. Bu alanlar da olmasa nefes almamız mümkün değil. Bodrum Leleg Yolu bu yapılaşmamış alanlardan geçen eşsiz bir rota. Biz BODTO olarak bu projeyi yaparken en büyük misyonumuz Leleg Yolu’nun geçtiği alanların korunarak gelecek nesillere aktarılmasıydı. Elde kalan son doğal alanlarımızı tahrip edecek her türlü projenin her zaman karşısındayız!
Kötü gidiş hatlarda bazen son bir çıkış kapısı olur, işte Bodrum’da şu an bu dönüm noktasında. Ya sıradan bir sahil kenti olacak ya da butik ve özgün işletmeleri, gastronomik rotaları, dünya çapında ancak çevreye saygılı markaları ile gelecekte Dünyanın sayılı destinasyonları arasında olacaktır. Bu aşamada önemli iki konu vardır. Biri çevremizi ne pahasına olursa olsun korumak, bir diğeri de turizmde, ticarette ve her alanda kaliteden ödün vermemektir!
Ben hem BODTO Başkanı hem de Bodrum’u gönülden seven bir Bodrumlu olarak
Bodrum’un kazanacağını düşünüyorum. Hep beraber ele ele vererek gelin Bodrum’u değerleri ile yaşatalım. Gelecekte kavurucu sıcaklarda beton arasında sıkışmak mı mantıklı yoksa zefir rüzgarlarının yalayıp geçtiği bir doğal bahçede oturmak mı?
Küresel ısınma etkisi ile ekstrem doğa olaylarını hesaba katmalı, özellikle susuzluğa karşın akılcı projeler geliştirmeliyiz. Yapılarımızı doğayla uyumlu hale getirmeli, butikleştirmeli, yenilebilir enerjiden en yüksek seviyede faydalanmalı, doğal kaynaklarımızı hunharca tüketmemeliyiz. Üyelerimize en önemli çağrım ve Dünya Çevre Gününde hatırlatmak istediğim konu işletmelerini çevreye saygılı, duyarlı hale getirmelerdir.
5 Haziran Dünya Çevre Günümüzün farkındalık dolu olması dileklerimle.
Bu dünya bizim yuvamız. Ona iyi bakalım…”
