Salmakis Otel’de gerçekleşen sempozyumun açılış oturumuna, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bayram Akça, Ege Üniversitesi İzmir Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Akif Erdoğru, Ege Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ahmet Özgiray, İşadamı Tuncay Karakaya, öğretim görevlileri, basın mensupları ile Bodrum Cumhuriyet dönemi ilk belediye başkanlarından Dr. Mümtaz Ataman’ın kızı Mine Çimen ile eşi Halil Çimen, kızı Yonca Döğerli ile eşi Ali Döğerli, torunlarından Pınar Döğerli, Burcu Döğerli, eşi Ali Gül, torunu Hilmi Gül ve vatandaşlar katıldı.
Ege Üniversitesi İzmir Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Akif Erdoğru sempozyum açılış konuşmasında: “2007 yılında dönemin Ortakent-Yahşi Belediye Başkanı Mehmet Kocadon Başkanımızın büyük destekleriyle ilkini düzenlediğimiz ‘Her Yönüyle Bodrum Sempozyumları’ dizisi, 2011-2013 yılında yapılan ikinci ve üçüncüsünü gerçekleştirdikten sonra da bugün 4. Uluslararası Her Yönüyle Bodrum Sempozyumu ile karşınızda. Şu an bunun heyecanını yaşıyoruz. İlk üç sempozyumda sunulan tebliğler kitaplaşarak, belli başlı üniversite ve halk kütüphanelerine ulaştırıldı ve Bodrum araştırmacılarının istifadesine sunuldu. Bu sempozyumda, daha önce değinilmeyen konulara ağırlık vermeye çalıştık. 2 gün sürecek sempozyumda toplam 37 tebliğ sunulacak. Bu tür sempozyumlar, yerel değerlerin tanıtılması ve kayda geçirilmesi açısından hayati bir öneme sahiptir. Bu anlamda desteğini ve katkılarını her daim yanımızda hissettiğimiz Bodrum Belediye Başkanımız Mehmet Kocadon başta olmak üzere, Ahmet Giray hocama, Ege Üniversitesi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesine, buraya kadar gelen akademisyenlere ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunarım.” şeklinde konuştu.
Akif Erdoğru’nun ardından söz alan Prof. Dr. Ahmet Özgiray, yoğun belediye işleri arasında vakit ayırarak sempozyuma katılan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’a ve katkı sunan tüm bilim insanlarına teşekkür ederek başladığı konuşmasında, kültür ve politikanın birbiriyle paralel gitmesini, günümüzde kültürün politikanın gerisinde kalıp gerilemeye başladığını dile getirerek; bu tür sempozyumların kültür ve sanatın gelişmesine katkı sunarak, yerel değerleri ön plana çıkarmasında büyük rol oynadığını dile getirdi.
Prof. Dr. Ahmet Özgiray’ın ardından söz alan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ise “Bodrum’un tarihine, kültürüne ve sanatına katkı sunmak için burada bulunan değerli öğretim görevlilerine teşekkür ederim. Şu an burada az kişiyiz ancak iki gün boyunca sunulacak bildiriler, kitaplaştırılarak yüz binlerce kişiye Bodrumumuzu anlatacak, tanıtacak. Bodrum’da sizlerle birlikte daha birçok toplantılar, sempozyumlar düzenleyeceğiz ve dolayısıyla Bodrum’a daha çok gelip gideceksiniz. Dünya tarihi Bodrum’da başladı. Tarihin babası olarak bilinen Herodot da bildiğiniz gibi Bodrum doğumludur. Daha önceki sempozyumlarda, Osmanlı’dan günümüze kadar olan tarihi süreç etraflıca anlatıldı, tartışıldı. Bizler de sizlerin sayesinde tanıdık, öğrendik. Bundan sonraki sempozyumların antik dönem Bodrum tarihi üzerine yoğunlaşmasını, hikayesinin tam anlamıyla öğrenilmesini canı gönülden siz değerli akademisyenlerden beklentimdir. Dünya’nın 7 harikasından biri olan Mausoleum, sadece bir anıt değil; aynı zamanda aşkın, gücün ve sadakatin de bir sembolü olmuştur. İşte bunları, siz akademisyenlerin yazarak insanlara anlatmasını diliyorum. Turizm alanında Bodrum’a olan ilgiyi ve merakı arttırmada sizlere de büyük görevler düşüyor. Fikirlerinizi, görüşlerinizi önemsiyoruz; sizlere her zaman ihtiyacımız var. Sadece sempozyum için değil, istediğiniz her zaman Bodrum’a, makamıma gelip beni ziyaret edebilirsiniz. Bodrum, ülke ekonomisine yılda 2 milyar dolarlık bir katkı sunmakta. Bu anlamda, Bodrum bizim göz bebeğimizdir. Onu korumamız ve geleceğe koruyarak miras bırakmamız şart. Ülkenin yedi bölgesinden gelip, Bodrum’da huzur içinde yaşamlarını sürdüren insanların bu huzurunu tüm Türkiye’ye yaymamız gerekiyor. Onlar burada, hiçbir ayrıma maruz kalmadan birlik ve beraberlik içinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Bu birlik ve beraberliğe de özellikle bu günlerde her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Buradaki tebliğleriniz bizlere, Bodrumumuzun kültür ve tarihini öğrenmede, geniş kitlelere ve sonraki nesillere ulaştırma adına bizlere ışık olacaktır. Bunun için sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum.” dedi.
İki gün boyunca devam edecek sempozyumda; Bodrum yarımadasının tarihi, kültürü, sanatı, yerel değerleri, mimarisi, kurum tarihçeleri, arkeolojisi, turizmi ve halk kültürü hakkında bildiriler sunulacak.
